Dışişleri Bakanı José Manuel Albares, “UNRWA ile olan ilişkimizi değiştirmeyeceğiz, ancak iç soruşturmayı ve ajans için çalışan 30,000 kadar kişiden bir düzinesinin eylemlerinin sonucunu yakından takip ediyoruz” dedi.
İspanyol hükümeti, Filistin’e yönelik işbirliği ve insani yardımların üç katına çıkarılması kararının ardından, geçtiğimiz Aralık ayında onaylanan 10 milyon Avro da dâhil olmak üzere, 2023 yılında UNRWA’ya 18,5 milyon Avro tutarında gönüllü katkıda bulundu.
Norveç de ülkenin ajans aracılığıyla Filistinlilere destek vermeye devam edeceğini açıkladı:
“Norveç olarak UNRWA aracılığıyla Filistin halkına desteğimizi sürdürüyoruz. Filistin’e yönelik uluslararası desteğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Bireylerin yapmış olabilecekleri ile UNRWA’nın temsil ettiği şey arasında ayrım yapmamız gerekiyor.”
Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide, “Böyle bir olaya sıfır tölerans gösteriyoruz ama 30 bin çalışanı olan ve çalışanlarının neredeyse tamamı Filistinlilerden oluşan bir yapıda böyle risklerin olabileceğini” söyledi.
İrlanda da diğer Batılı ülkeler gibi fonlarını kesmeyeceğini açıklayan ülkelerden oldu.
İrlanda Dışişleri Bakanı Micheal Martin X’e yazdığı mesajda “@UNLazzarini’nin (ajans başkanı Philippe Lazzarini) 7 Ekim’deki menfur saldırılara karıştığından şüphelenilen @UNRWA personelini derhal açığa alma, kapsamlı bir şekilde soruşturma ve teröre sıfır tolerans gösterme kararına tam güven duyuyoruz” dedi.
Martin, BM Filistinli mülteciler ajansının 2.3 milyon insana hayat kurtarıcı yardım sağladığını ve son dört ayda 100’den fazla personelin öldürülmesiyle inanılmaz bir kişisel maliyete neden olduğunu söyledi.
Martin, “İrlanda’nın UNRWA’nın hayati önem taşıyan Gazze çalışmalarına yönelik finansmanı askıya alma gibi bir planı yoktur” dedi.
İrlanda’nın UNRWA’ya 2023 yılında 19.5 milyon dolar sağladığını ve 2024 yılında da desteğini sürdüreceğini sözlerine ekledi.
BM Genel Sekreteri António Guterres de soruşturma sürerken BM mülteci ajansının çalışmalarına devam etmesi çağrısında bulundu.
Guterres, “ajansın 12 çalışanı ile ilgili iddia edilen korkunç eylemlerinin sonuçları olması gerektiğini” söyledi ama “ajans için çalışan ve cezalandırılmaması gereken on binlerce insan yaklaşık 30.000 olduğunu” hatırlattı.
İsrail’in iddiaları ve bir düzine çalışanın UNRWA’dan çıkarılmasının ardından (diğer ikisinin öldüğü bildiriliyor), birçok ülke BM ajansına yaptığı yardımı önce ABD, ardından İngiltere, Kanada, Avustralya, Finlandiya, Almanya, İtalya, İsviçre ve Hollanda askıya almıştı.
Bu ülkelerin neredeyse tamamı BM Genel Kurulu’nda önerilen ateşkeslere de karşı çıkmış, ABD, İngiltere ve Almanya Güney Afrika’yı İsrail’e karşı soykırım iddialarını Lahey’deki Dünya Mahkemesi’ne götürdüğü için suçlamıştı.