Ana SayfaHaberlerKommersant: ‘Rusya, Türkiye’yle iyi ilişkilere bağımlı hale geldi’

Kommersant: ‘Rusya, Türkiye’yle iyi ilişkilere bağımlı hale geldi’

Rusya’nın en etkili gazetelerinden Kommersant’ta Marianna Belenkaya imzasıyla yayımlanan analizde, Rusya’nın Akdeniz, Kafkaslar ve Ortadoğu’daki çıkarları için Türkiye’yle mecburen ortak hareket ettiğini, fakat bunun Moskova'yı Ankara ile iyi ilişkilere gereğinden fazla bağımlı hale getirdiği öne sürülüyor.

Moskova’dan yayın yapan turkrus.com sitesinde bugün (30 Aralık) yayımlanan haberde, Kommersant’ta Marianna Belenkaya imzasıyla yayımlanan, Türkiye-Rusya ilişkilerinin değerlendirildiği analizin geniş bir özeti yer alıyor. Bu özeti Serbestiyet okurlarının dikkatine sunuyoruz.

(Batılılar) Moskova ile Ankara’nın Akdeniz’de etki alanlarını paylaşacaklarından şüpheleniyor. Aynı zamanda Washington, Rusya ve İran’ın Türkiye’nin doğal düşmanları olduğundan emin.

Donald Trump’ın yönetiminde ABD bu kartı oynayamadı. Burada soru, Başkan Joe Biden’ın yönetiminde durumu kendi lehlerine değiştirip değiştiremeyecekleri. Moskova için bu, en olumsuz senaryolardan biri.

Zira Türkiye ile yakın koordinasyon, bir yandan Rusya’nın çatışma bölgelerinde etkisini artırmasına olanak sağlarken, diğer yandan Moskova’yı Ankara ile iyi ilişkilere gereğinden fazla bağımlı hale getirdi.

Ankara ile Moskova’nın Suriye, İdlib ve Kürtler konularında önceki anlaşmaları gibi, Mart ayındaki anlaşmaları da hâlâ tam anlamıyla hayata geçirilemedi.

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya ile Türkiye’nin Akdeniz’deki “oyunundan” endişe duyduğunu ifade etti.

Borrell, Moskova ile Ankara’nın Suriye, Kafkasya ve Libya’da etki alanlarını paylaşmak konusunda anlaştıklarını söyledi.

Ancak Moskova, Ankara’nın çıkarlarının Rusya’nın sınırlarına oldukça yakın olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Rusya ve Türkiye için yeterli alan olup olmadığı sorusunu sormadan edemez.

Ankara, Kırım’ın Rusya’ya bağlanmasını tanımadığını Kiev ile ikili temaslarında sıkça ifade ediyor ve Kırım Tatarlarının durumundan duyduğu endişeyi sürekli dile getiriyor.

Ukrayna ile Türkiye arasında askeri-teknik işbirliği alanında artan temas da Moskova’nın öfkesine neden oldu.

Aralık ayında iki ülke (Türkiye ve Ukrayna) Ukrayna ordusunun ihtiyaçları için korvet ve SİHA üretimi konusunda anlaşma imzaladı.

Kommersant’a bir değerlendirmede bulunan Moskova Devlet Üniversitesi Asya ve Afrika Ülkeleri Enstitüsü öğretim görevlisi Pavel Şlıkov, Erdoğan’ın yakınlaştığı Pantürkizm fikirlerine dikkat çekti.

Rusya ile Türkiye’nin yakınlaşmasının itici gücünün Batı karşıtlığı ve AB ile ABD’nin yaptırımları olduğunu belirten uzman, diğer yandan Ankara’nın bölgesel gündemle ilgili kendi vizyonunu dayatmaya çalışmasının üzücü olduğu, ancak Rusya’nın şu ana kadar bu durumu lehine çevirmeyi başardığı değerlendirmesini yaptı.

Fakat bu durumun her an tersine dönebileceğini belirten Şlıkov, ‘Erdoğan’ın, özellikle erken seçim durumunda seçmenlerden puan toplamak için ne kadar ileri gidebileceğini bilmiyoruz’ ifadesini kullandı.

Şlıkov, uçak krizinin ardından Moskova ile Ankara’nın bölgesel güvenliğe ağırlık verilen yeni bir işbirliği modeli geliştirdiğine işaret ederek, iki ülkenin bu alanda birçok konuda uzlaşma sağlayamamasını ise ‘paradoks’ olarak değerlendirdi.

Moskova Devlet Diplomasi Enstitüsü (MGİMO) öğretim görevlisi Maksim Suçkov ise, ABD’deki yeni yönetim sonrası Ankara ile Washington arasında yakınlaşma girişimleri olacağına dikkat çekerek, Batı’nın Rusya’ya, radikal İslâma ve Orta Doğu’dan mülteci akışına karşı duran bir Türkiye’yi tercih edeceği yorumunu yaptı.

- Advertisment -