Ana SayfaDış HaberSuriye Ulusal Diyalog Konferansı: “Resmi kurumlar dışındaki silahlı oluşumlar yasa dışı gruplar...

Suriye Ulusal Diyalog Konferansı: “Resmi kurumlar dışındaki silahlı oluşumlar yasa dışı gruplar olarak görülmeli”

Suriye'de yeni Anayasa hazırlanması sürecini konuşmak için farklı kesimlerden 600’ü aşkın temsilcinin davetli olduğu Suriye Ulusal Diyalog Konferansı Şam’da yapıldı. Cumhurbaşkanı Ahmed Eş-Şara, konferansın açılışında "Silahın tek elde toplanması bir lüks değil, farzdır" dedi.18 maddelik sonuç bildirgesinde geçici yasama konseyinin kurulması, anayasanın hızlandırılması, ifade hürriyetinin garanti altına alınması istendi, İsrail’e tepki gösterildi, “Resmi kurumlar dışındaki silahlı oluşumlar yasa dışı gruplar olarak görülmelidir” dendi.

Suriye’nin başkenti Şam’da dün başlayan ve ana bölümü bugün yapılan Ulusal Diyalog Konferansı tamamlandı.

Konferansa Suriye’nin farklı kimliklerini temsilen 600’den fazla isim katıldı.

Konferansta, Suriye’de geçiş döneminde adalet sistemi, siyasi reform, özgürlükler, anayasa, ekonomi ve sivil toplum olmak üzere çeşitli konular ele alındı.

 Halk Sarayı’ndaki tarihi Suriye Ulusal Diyalog Konferansı’nın açılış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, “Silahın tek elde, yani devletin elinde toplanması bir lüks değil, zorunluluk ve farzdır.” dedi.

Suriye’nin yaşadığı acılara ve çektiği sıkıntılara değinen Şara, ülkenin birlik içinde iyileşmesi gerektiğini vurgulayarak, “Sizleri, Suriye’nin iyileşmesi, yaralarının sarılması ve teselli edilmesi için birlik olmaya, birlikte çalışmaya çağırıyoruz.” diye konuştu.

Suriye halkının, vatanına olan bağlılığını ve sorumluluğunu yerine getirme zorunluluğu olduğunu hatırlatan Şara, “Suriye, sizlere güveniyor. Onu bir daha hayal kırıklığına uğratmayacağınızdan, onu ihmal etmeyeceğinizden ve onu koruyup inşa etmek için uykusuz kalacağınızdan eminim.” ifadesini kullandı.

Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani de “Geçtiğimiz yıllarda Suriye, rejimin yarattığı sistematik bir savaşla, sınırlı olmayan istisnai koşullarla karşı karşıya kaldı ve özgürleşmenin ardından baskılara boyun eğmedik, açıklık ve etkili diplomasi üzerinde çalıştık.” dedi.

Konferansın ardından yayınlanan sonuç bildirgesini komite konferansın tertip komitesi üyesi Hüda Atasi okudu. 

Bildiride, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması, İsrail’in derhal ve koşulsuz olarak Suriye topraklarından çekilmesi, profesyonel ve düzenli bir ulusal ordunun kurulması ve resmi devlet kurumları dışında faaliyet gösteren silahlı grupların yasa dışı örgütler olarak kabul edilmesi vurgulandı.

Bildiride şu ifadelere yer verildi:

“Ulusal Diyalog Konferansı bugün Şam’daki Halk Sarayı’nda toplumun tüm kesimlerinin katılımıyla ve üstün ulusal çıkarlar konusunda uyum ve isteklilik ortamında gerçekleştirildi. Konferansın Cumhurbaşkanı tarafından açılmasının ardından katılımcılar diyalog salonlarına dağıtılarak muhtelif meseleler üzerinde şeffaf ve kapsamlı bir tartışma süreci başlatıldı ve konferans 18 sonuçla tamamlandı.

1-Suriye Arap Cumhuriyeti’nin birliği, tüm toprakları üzerindeki egemenliği korunmalıdır. Her türlü parçalanma ve bölünme ya da vatanın herhangi bir parçasından taviz verilmesi reddedilmiştir.

2-İsrail’in Suriye topraklarına girmesini kınanmıştır, bu Suriye devletinin egemenliğinin açık bir ihlali olarak değerlendirilmiş, İsrail’in derhal ve koşulsuz olarak geri çekilmesi talep edilmiştir. İsrail başbakanının kışkırtıcı açıklamaları reddedilmiştir. [Konferans] uluslararası toplumu ve bölgesel örgütleri Suriye halkına karşı sorumluluklarını üstlenmeye, saldırganlık ve ihlallerin durdurulması için baskı yapmaya çağırır.

3-Silahlar devletle sınırlandırılmalı, profesyonel bir ulusal ordu kurulmalı ve resmi kurumlar dışındaki silahlı oluşumlar yasa dışı gruplar olarak görülmelidir.

4-Geçiş döneminin gereklilikleriyle uyumlu ve anayasal boşluğun doldurulmasını sağlayacak geçici bir anayasal deklarasyonun yayınlanması hızlandırılmalı, böylece Suriye devlet aygıtının çalışmaları hızlandırılmalıdır.

5-Yasama makamının görevlerini üstlenecek, yetkinlik ve adil temsil standartlarına göre oluşturulacak olan geçici yasama konseyinin kuruluşu hızlandırılmalıdır.

6-Ülke için kalıcı bir anayasa taslağı hazırlamak üzere bir anayasa komisyonu oluşturulmalıdır. Bu anayasa, güçler arasında bir denge kurmalı; adalet, özgürlük ve eşitlik değerlerini pekiştirmeli, bir hukuk devletini ve kurumlarını tesis etmelidir.

7-Suriye halkının uğruna kanlarıyla bedel ödediği kıymetli bir kazanım olan özgürlük toplumda üstün bir değer olarak teşvik edilmeli, fikir ve ifade özgürlüğü sağlanmalıdır.

8-İnsan haklarına saygı gösterilmeli, kadınların her alandaki rolü desteklenmeli, çocuk hakları korunmalı, özel ihtiyaçları olan kişiler gözetilmeli, gençlerin devlet ve toplumdaki rolü etkin hale getirilmelidir.

9-Vatandaşlık ilkesi tesis edilmeli; ırk, din veya mezhep temelinde her türlü ayrımcılık reddedilmeli, etnik ve dini kotalardan uzak bir şekilde fırsat eşitliği ilkesi sağlanmalıdır.

10- Geçiş dönemi adaleti sağlanmalıdır. Bu; suç ve ihlallerden sorumlu olanların hesap vermesi sağlanarak, yargı sisteminde reform yapılarak, adaletin sağlanması ve hakların iadesi için gerekli mevzuat ve uygun mekanizmalar yürürlüğe konarak yapılmalıdır.

11-Suriye halkının tüm bileşenleri arasında barış içinde bir arada yaşama ilkesi tesis edilmeli, toplumsal istikrar ve iç barışı güçlendirecek şekilde her türlü şiddet, kışkırtma ve intikam reddedilmelidir.

12-Toplumun tüm kesimlerinin siyasi hayata katılımını garanti altına alan ilkeler doğrultusunda siyasi gelişim sağlanmalı, bu amaçla uygun yasalar çıkarılmalı, siyasi azil prosedürleri adil ilke ve standartlara göre uygulanmalıdır.

13-Büyümeyi artıran, yatırımı teşvik eden ve yatırımcıları koruyan, halkın ihtiyaçlarına cevap veren ve ülkenin refahını destekleyen teşvik edici ekonomi politikaları benimsenerek ekonomik kalkınma başlatılmalı, tarım ve sanayi sektörleri geliştirilmelidir.

14-[Konferans] Suriye’ye uygulanan uluslararası yaptırımların kaldırılması çağrısında bulunur. Ki bu yaptırımlar rejimin devrilmesinden sonra Suriye halkı üzerinde doğrudan bir yük haline gelmekte, acılarını artırmakta, yeniden inşa sürecini ve yerinden edilenlerin ve mültecilerin geri dönüşünü engellemektedir.

15-Kurumların verimliliğini ve etkinliklerini artırmak, yolsuzluk ve idari gevşeklikle mücadeleye yardımcı olmak için kamu kurumları reforme edilmelidir. Dijital dönüşüm süreci başlatılmalıdır. İstihdam kriterleri vatanseverlik, dürüstlük ve yeterlilik olmalıdır.

16-Sivil toplum kuruluşlarının toplumun desteklenmesine katılması gerekmektedir. Sivil toplum kuruluşlarının hükümetin yeniden yapılanma çabalarını destekleme rolü etkin hale getirilmelidir. Devlet, sivil toplum kuruluşlarını, kalkınma ve istikrarın sağlanmasında etkin bir rol oynamalarını garanti edecek şekilde desteklemelidir.

17-Eğitim sisteminin geliştirilmesi, müfredatın yeniden düzenlenmesi ve eğitimdeki boşlukların kapatılması için planlar geliştirilmeli, kaliteli eğitim sağlanmalıdır. Yeni iş fırsatları yaratmak için mesleki eğitime odaklanılmalı ve gelecek nesillere daha iyi bir gelecek sağlamak için eğitim teknolojiyle ilişkilendirilmelidir.

18-Suriye toplumunda diyalog kültürü güçlendirilmeli, çeşitli düzeylerde diyaloglar sürdürülmeli ve bunun için uygun mekanizmalar bulunmalıdır. Şeffaflık ilkesine bağlılık çerçevesinde, Hazırlık Komitesi tarafından Ulusal Diyalog Konferansı’na katılanların katkı ve görüşlerini sunan ayrıntılı bir rapor hazırlanacaktır.

Son olarak, özgürlüğümüze kavuşabilmemiz için hayatlarını feda eden şehitlerin anısına, tüm yaralılar, tutuklular, kayıplar, yerinden edilenler, aileleri ve yakınları ile Suriye halkından fedakarlık yapan herkes için bu bildiri, tüm etkin güçlerin bağlı olduğu ulusal bir sözleşme ve tüzüğü temsil etmektedir. Bu bildiri; özgürlük, adalet ve kanun devleti olan yeni Suriye devletinin inşası sürecinde önemli bir adımdır.”

- Advertisment -