Brüksel’de yapılan Avrupa Birliği (AB) Zirvesi’ne katılan devlet ve hükümet başkanları, Türkiye ile AB arasındaki mülteci mutabakatının güncellenmesi ve Gümrük Birliği’nin modernizasyonu konularında uzlaşma sağladı.
Zirvede liderler, Türkiye’de yaşayan Suriyeli sığınmacıların bakımı için üç milyar euroluk paket tasarısını da kabul etti.
Zirve’de ilk günün ardından gazetecilere değerlendirmelerde bulunan Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Bugün Türkiye ile ilişkiler konusunda kapsamlı bir tartışma yürüttük. Komisyon bize burada mülteci anlaşmasını ne şekilde uzatabileceğimiz konusunda bir rapor sundu. Bunlar şimdi resmen onaylanacak. Biz bu raporu kabul ettik. 3 milyarlık ek bir kaynak aktarımı söz konusu” ifadelerini kullandı.
Merkel ayrıca, Türkiye ile ilgili olarak Gümrük Birliği çalışmalarına da devam edileceğini ve bunun karşılığında da Türkiye’den yapıcı tutumuna devam etmesini istediklerini dile getirerek, “Şu an Akdeniz’deki ilişkilerde de bir iyileşmenin olduğunu görüyoruz” dedi.
Zirveye katılan liderler, ilk günün ardından AB Komisyonu’na çağrıda bulunarak mülteci paketi ile ilgili nihai önerilerini “hiç gecikmeden” sunmasını talep etti. Komisyon, Zirve öncesinde yaptığı çalışmada, 2024 yılına dek olan süreyi kapsayan toplam 5,7 milyar euro ebatında bir tasarı hazırlamıştı. Bu kaynağın 3,5 milyar euroluk kısmının Türkiye’ye aktarılması öngörülüyor. Ancak 500 bin euroluk bölüm halihazırda 2021 için onaylanmış durumda.
2016’dan bu yana 6 milyar euro aktarıldı
AB ile Türkiye arasında 2016 varılan mutabakat gereği, Türkiye’de yaşayan 3,7 milyon Suriyeli sığınmacının bakımına harcanmak üzere geçen beş yıllık süre zarfında 6 milyar euro maddi kaynak aktardı. Ankara ise uzun süredir Brüksel’den yeni bir kaynağın karara bağlanıp Türkiye’ye gönderilmesini talep ediyor.
Birlik, Türkiye’ye sunduğu maddi desteğin karşılığında Yunan Adaları’na ulaşan sığınmacıların Türiye’ye geri alınmasını talep etmiş, bu da uygulamada anlaşma öncesindeki döneme göre Yunanistan’a ulaşan sığınmacı sayısında hissedilir bir azalmaya neden olmuştu.
İlişkilerdeki olumsuz gelişmeler
Ancak geçtiğimiz yıllarda Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerde zaman zaman ciddi sorunlar yaşandı. Ankara’nın Doğu Akdeniz’de doğal gaz arama çalışmaları, Birlik üyesi Kıbrıs Cumhuriyeti ve Yunanistan ile Türkiye arasında gerginliklere neden olmuş, Kıbrıs konusunda da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Brüksel tarafından desteklenen yeniden birleşme hedefini sorgulamıştı.
AB Zirvesi’ne katılan devlet ve hükümet başkanları doğal gaz geriliminin azalmasından duydukları memnuniyeti dile getirirken, Birleşmiş Milletler öncülüğünde geçen nisan ayında, İsviçre’nin Cenevre kentinde yapılan gayriresmi Kıbrıs görüşmelerinin “resmi görüşmelere yeniden başlanmasının yolunu açmadığı için” üzüntü duyduklarını iafde etti.
2016 yılında varılan mutabakatın maddelerinden biri Gümrük Birliği’nin modernize edilmesine yönelik AB’nin taahhüdü idi. Ancak bu vaat, Erdoğan’ın iç siyasette muhaliflere karşı sert uygulamaları gerekçe gösterilerek, Brüksel tarafından hayata geçirilmedi. Öte yandan iki taraf arasında konu ile ilgili görüşmeler geçen aylarda yeniden başlamış durumda.
Sığınmacıların siyasi amaçlara alet edilmesi
Brüksel’deki Avrupa Birliği zirvesinde AB Konseyi, sığınmacıların üçüncü ülkeler tarafından siyasi amaçlar için araç olarak kullanılmasına yönelik her türlü girişimi de kınayıp reddetti.
AB üyesi 27 ülkenin hükümet ya da devlet başkanlarından oluşan Konsey ayrıca, sığınmacı akınının kaynağı veya transit ülke konumundaki öncelikli devletlere verilen somut desteğin bir an önce artırılması için Avrupa Komisyonu ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’e çağrıda bulundu.
AB Konseyi, sığınmacı akınının kaynağı veya transit ülke konumundaki öncelikli devletler için uygulanacak olan ve hem daha fazla destek hem de somut zaman çizelgeleri içeren eylem planlarının 2021 sonbaharında ortaya koyulması için de Komisyon ve Borrell’e çağrı yaptı.
Kaynak: Deutsche Welle Türkçe