Nakşibendi tarikatının Türkiye’deki en büyük kollarından İsmailağa Cemaati’nin son şeyhi Hasan Kılıç iki gün önce hastaneye kaldırılmıştı. Kılıç, 94 yaşında vefat etti.
İsmailağa Vakfı’ndan yapılan açıklamada, “Şeyhimiz Hasan Efendi Hazretlerimiz (Kuddise Sirruhû) rahmet-i Rahmân’a kavuşmuştur. Ümmet-i Muhammed’in başı sağ olsun!” ifadeleri kullanıldı.
Hasan hocanın şeyhliğini kabullenmeyen Cübbeli Ahmet cemaatten atılmıştı. Cübbeli Ahmet Hasan hocanın çevresindeki bir yapılanmanın şeyhin yaşlılığından yararlanarak yönetimi ele geçirdiğini iddia ediyor. Suçlamalarının hedefinde ise Mahmud Eren hoca var. Mahmud Eren, Mahmud Ustaosmanoğlu’nun oğlu Ahmet Ustaosmanoğlu’nun damadı.
Kılıç posta oturmuştu
Uzun yıllar İsmailağa cemaatine liderlik yapan Mahmud Ustaosmanoğlu kendisinin yerine Hasan Kılıç’ı şeyh olmasını vasiyet etmişti. Ustaosmanoğlu’nun 22 Haziran 2022’de vefat etmesi üzerine Kılıç tarikatın başına geçti.
Ustaosmanoğlu yaşarken cemaat içerisinde başlayan “post kavgası” Kılıç’ın şeyhliğinde alevlenmiş, kamuoyunda ‘Cübbeli’ lakabıyla tanınan Ahmet Mahmud Ünlü Kılıç’ın şeyhliğine karşı tavır almıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 31 Mart yerel seçimleri öncesinde Hasan Kılıç’ı İsmailağa’da ziyaret etmişti.
Cübbeli, Mehdi gelene kadar sadece Mahmud Efendi’ye rabıta yapılması gerektiğini savunuyor. İsmailağa’nın yeni şeyhi Hasan Kılıç ise Mahmud Efendi’ye yapılan rabıtaların artık kendisine yapılması gerektiğini açıkladı.
Tarikatta kime rabıta yapılırsa onun dini otoritesini/mürşidliğini kabul etmek anlamına geldiğinden Cübbeli Ahmet’in görüşleri İsmailağa’nın vefat eden yeni şeyhine itaatsizlik olarak görülüyor.
Son dönem Halidi Nakşiliğinin kurucusu sayılan Halid-i Bağdadi 1820’lerde tüm Ortadoğu’da ve Anadolu’da temsilcilikler açarak Nakşibendiliğin hakim kolu olmayı başardı. Onun Hindistan’dan getirdiği “râbıta” bugün Türkiye’deki tüm Nakşilerde zorunlu bir uygulama.
Yeni Şeyh kim olabilir?
Cübbeli Ahmet Mahmud Ustaosmanoğlu’nun damadı Mahmud Eren’in Hasan Kılıç’ın yaşlılığından yararlanarak İsmailağa’yı yönettiğini iddia ediyor. Kılıç’ın ölümünün ardından Erenler Vakfı’nın da başkanlığını yapan Mahmud Eren başa geçebilir.
Ancak Eren’in yaşının genç olması dolayısıyla İsmailağa İstişare Heyeti yaşça ve konum olarak daha kıdemli bir ismi örneğin Ahmet Ustaosmanoğlu, Salih Topçu, Ahmed Fikri Doğan ya da Ramazan İlhan gibi bir hoca “muayyen Şeyh” olarak seçebilir.
Ahmet Ustaosmanoğlu, Cübbeli Ahmet’in cemaati böldüğünü belirtmiş “Cübbeli hoca babamdan intikam almak mı istiyor? Hiç kimse bu yorumu yapmıyor. Bu lafla beraber ihvanı ikiye böldün. Birçok insan cemaatinden koparılmaya mı çalışılıyor? Yanlış yaptılar. Efendi hazretlerini sevdiğini iddia ediyor. Sevdiğini iddia eden insan cemaati kendine mal etmez. Cemaat babamın malıdır. Zorun ne senin? Benim yakınlarından herhangi birisine bir şey olduğu takdirde azmettirici olarak onu göstereceğim” diye konuşmuştu.
Cübbeli Ahmet ise İsmailağa İstişare Heyeti’nden önce davranarak kendi Şeyhini ilan etti. Cübbeli’nin sabah saatlerinde yayınladığı bir videoda Mahmud Ustaosmanoğlu’nun Şeyhi Ahıskalı Ali Haydar Efendi ile bağlantılı olduğu belirtilen İbrahim Hocayı şeyh ilan etti.
Bu mesaj da Mahmud Efendi sonrası cemaatin iktidarını ele geçiremeyen Cübbeli Ahmet’in cemaati fiilen bölme girişimi olarak yorumlanıyor.
Açıklamaya göre Hüseyin Avni, Mustafa Özşimşekler ve Emre Altınkum Cübbeli ile ortak hareket edecek. Bu da İsmailağa cemaatinin Menzil gibi bölünmesi anlamına geliyor. Nakşi Menzil tarikatı da Şeyh Abdülbaki Erol’un ölümü sonrası üç kardeş arasında bölünmüştü.