Uluslararası anlamda 2005’ten beri İsrail’e yönelik boykota yön veren ‘İsrail’e Karşı Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar Hareketi (BDS)’, Zorlu Holding’e boykot çağrısı yaptı.
Zorlu Holding’in İsrail’deki en büyük Türkiyeli sermaye grubu olduğunu belirten BDS Türkiye, kuruluşun “İsrail işgal rejimiyle” işbirliği içinde enerji yatırımları yaptığını aktardı.
Zorlu Holding’in İsrail’in resmi kurumlarında ve sanayi tesislerinde kullanılmak üzere elektrik ürettiği ve bugün itibariyle Zorlu Holding’in İsrail’de ilki 2011’de üretime başlayan 3 farklı elektrik üretim santralinde ortaklığı bulunduğu bilgisini verdi. Ardından da şu açıklamayı yaptı:
“Zorlu Holding’in ortağı olduğu bu santraller, yıllık 1000 MW’ın üzerinde elektrik üreterek işgal rejiminin yıllık ihtiyacının en az yüzde 7’sini karşılıyor. Bu santrallerden üretilen enerji, işgalin yayılmasına ve güç kazanmasına hizmet ediyor. Bu santrallerden birisi Aşkelon yakınlarında, diğeri Necef Çölü’nde, bir diğeri de Aşdod yakınlarındadır.
Gazze’de yaşayan Filistinliler bugün elektrik ve yakıta erişemezken, hastaneler sağlık hizmeti veremeyecek duruma gelmişken, Zorlu Holding Gazze Şeridi’ni çevreleyen bu bölgelerde faaliyetlerini sürdürerek, işgal gücüne saldırılarını sürdürebilmesi için ekonomik ve lojistik destek sunmaya devam ediyor.
İsrail işgal gücünün uzun yıllardır Filistin halkına karşı yürüttüğü ırkçı, sömürgeci politikaya, süreklilik arz eden askeri saldırılarına ve savaş suçlarına karşı Zorlu Holding’in yöneticileri, yaşananların kendilerini ilgilendirmediğini, işgal topraklarındaki yatırımlarına devam edeceklerini açıklıyor. Zorlu Holding, işgal gücünün hizmetine sunduğu faaliyetleri nedeniyle, Filistin halkına karşı yürütülen soykırımın ortaklarından birisidir.
Filistin halkının çağrısı üzerine; Filistin halkının özgürlük mücadelesine el vermek isteyen herkesi, Zorlu Holding işgal rejimine güç veren yatırımlarını geri çekinceye dek, Zorlu Holding’e bağlı şirketleri boykot etmeye, hisselerini elden çıkarmaya, Zorlu Holding’e ait alışveriş ve kültür-sanat mekânlarına gitmemeye, sanatçı ve kültür-sanat emekçilerini de Zorlu PSM sahnelerine çıkmamaya çağırıyoruz.”