Ana SayfaHaberlerDünyaİspanya’da Sánchez’e güvenoyu şoku

İspanya’da Sánchez’e güvenoyu şoku

Haber analiz: Akın Özçer

 

İspanya, 20 Aralık genel seçimlerinden Türkiye’deki 7 Haziran seçimlerine benzer bir sonuçla çıktı. İktidar partisi Halkçı Parti PP birinci parti olmakla birlikte 350 sandalyeli Temsilciler Meclisi’nde sadece 122 milletvekilliği kazanabildi. PP Başkanı ve Başbakan Mariano Rajoy başkanlığındaki hükümete bazı koşullarla yeni partilerden liberal Ciudadans (C’s) destek vaat ederken, diğer partiler karşısında yer aldı. Bunun üzerine hükümet kurma görevini almayan Rajoy sırasını 90 milletvekiliyle ikinci sırada yer alan Sosyalist İşçi Partisi PSOE’ye bıraktı.

 

PSOE’nin genç Genel Sekreteri, kırmızıçizgisi olarak PP’siz hükümet formülünü benimsedi. İlk hedef olarak solundaki Venezuela ve İran’ın desteğine sahip Podemos’ la uzlaşma yolunu aradı. Ancak Podemos, daha önceki haber ve analizlerde de belirttiğimiz gibi kırmızıçizgiler ortaya koydu. Bu kırmızıçizgilerin başında Katalunya’da referandum şartı yer alıyordu. Bu şart aslında 1978 anayasasında Katalan ve Bask milliyetçilerin yıllardır istediği bir değişiklik yapılmasını gündeme getiriyordu: çok-uluslu İspanya.

 

Ne var ki 78 anayasasının mimarlarından olan ve kendi kaderini belirleme hakkının anayasaya yazılmasını reddeden sosyalistler için sistemi federalleşmenin ötesine taşımak mümkün değildi. Nitekim sosyalist baronlar Sánchez’i bu konuda sık, sık uyardı. Sánchez, uyarıyı göz önüne aldı almasına ama bu kez sosyal politikalarda uzlaşarak Podemos’u ikna edebileceğini düşündü. Bu düşüncesi aşırı iyimserlik olarak yorumlandı ama Sánchez PP’siz hükümet konusunda iddiasını yitirmedi. Katalan referandumuna ve bağımsızlığına karşı çıkan Katalan C’s’e yönelerek bir hükümet kurmayı denedi. 40 sandalyeli C’s ile anlaşmaya da vardı ama bu defa Podemos’ tan destek göremedi. Bu iki partinin birbirleriyle olmamak gibi bir kırmızıçizgileri var.

 

Sánchez ’in PP’siz hükümet kurması yönünde baskılar arttı. Birinci parti kenara çekilmeli, dünkü ilk oylamada güvenoyu vermese bile, basit çoğunluğun yeterli olacağı ikinci oylamada çekimser kalmalı gibi mantıksız bir görüşü savunanlar da ortaya çıktı. Bir başka görüş de Rajoy’un kenara çekilmesi ve PP’li başka bir isimle hükümet kurulmasıydı. Mariano Rajoy, haklı olarak, bu öneride bulunanları cesaretlendirmedi.

 

Dünkü oylama böyle bir ortamda gerçekleşti. Sánchez, tüm beklentilerine karşın kendi partisi ve C’s’ in “evet” oylarıyla 130’da kaldı. Daha önce anlaştığı bir üyeli Kanarya Adaları Partisi çekimser kalırken, diğer tüm partilerin oylarıyla Hayır’lar 219’a ulaştı. Bu sonuçlar, basit çoğunluğun yeterli olacağı yarınki ikinci oylamadan da olumlu bir sonuç çıkmayacağına işaret ediyor.

 

Dünkü oylamayla, tekrar seçim takvimi de işlemeye başladı. İspanyol anayasası güvenoyu alacak bir hükümet kurulamadığı takdirde, ilk güven oylamasından itibaren 60 gün sonra Kral’ın Meclis’i feshetmesini ve tekrar seçim kararı almasını hükmediyor. (madde 99) Cuma günü bir mucize olmazsa, tekrar seçim için zikredilen tarih 26 Haziran. İlginç olan şu ki bugüne kadar yapılan kamuoyu yoklamaları 26 Haziranda mevcut sonuçların keskin biçimde değişmeyeceğini gösteriyor.  

- Advertisment -