Albanese, bugün düzenlediği basın toplantısında bir gazetecinin, “Bazı ifadelerinizin, bazı insanları memnun etmeyebileceği göz önüne alındığında, herhangi bir tehdit aldınız mı?” sorusunu, “Göreve başladığımdan itibaren sürekli saldırıya uğradım. Bunun daha fazlası, yani acının çoğu, her gün gözlemlemek, izlemek ve araştırmak zorunda kaldığım yerden geliyor. Evet, tehditler alıyorum. Ekstra önlemlere ihtiyacım olduğunu düşündüm. Üzerimde baskı var mı? Evet var. Bu baskılar benim taahhüdümün ya da işimin sonuçlarının ne olduğunu değiştirmiyor” diye yanıtladı.
Albanese, üzerindeki baskı ve tehditlere rağmen görevini sürdüreceğini açıkladı.
BM İnsan Hakları Özel Raportörü Albanase, bugün düzenlediği basın toplantısında, uluslararası hukuka atıfta bulunarak soykırımın ulusal, etnik, ırksal veya dini bir grubu tamamen veya kısmen yok etme niyetiyle işlenen belirli bir dizi eylem olarak tanımlandığını söyledi.
Albanese, BM İnsan Hakları Konseyi’ne sunduğu son raporda yer alan soykırım suçu işlendiğine dair bazı iddiaları da düzenlediği basın toplantısında tekrarladı.
Özel raportör, İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı saldırıları beş ay boyunca izleyip analiz ettikten sonra raporu hazırladığını belirterek, “Raporum, İsrail’in Gazze’de bir grup olarak Filistinliler’e karşı soykırım suçu işlediğine inanmak için makul nedenlerin bulunduğunu ortaya koyuyor” dedi.
Francesca Albanese, İsrail’in spesifik olarak üç soykırım suçu eylemi gerçekleştirdiğini iddia etti. Bu eylemleri “bir grubun üyelerini öldürmek, ciddi bedensel veya zihinsel zarar vermek ve yaşam koşullarının tamamını veya bir kısmını fiziksel bir şekilde yıkıma yol açacak şekilde kasıtlı olarak hesap edilerek değiştirmek” diye açıkladı.
Albanese, Filistinli siyasilerin ve sivillerin sistematik olarak katledilmesi, yasadışı silahların konuşlandırılması, hayati önem taşıyan sivil altyapının tamamen yok edilmesi, hastanelerin kasıtlı olarak hedef alınmasını iddialarına örnek olarak gösterdi.
BM Özel Raportörü Albanese, komuta yetkisine sahip üst düzey yetkililer de dahil olmak üzere İsrail toplumunun en üst katmanlarından yayılan ve sıklıkla yansıtılan yaygın bir Filistin karşıtı söylem olduğunu kaydederek bunun Filistin topraklarında görülen savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlara karşı geliştirildiğini savundu.
BM İnsan Hakları Konseyi, Francesca Albenese‘i 1 Nisan 2022’de Filistin’de insan hakları ihlallerini araştırmak ve raporlamakla görevlendirdi. Albanese, BM Genel Kurulu ve BM İnsan Hakları Konseyi’ne şimdiye kadar dört rapor sundu.
İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz ve İçişleri Bakanı Moshe Arbel, BM Bağımsız Özel Raportörü Albanese’nin, 7 Ekim’deki Hamas saldırılarıyla ilgili yaptığı yorumların ardından ülkeye girişinin yasaklandığını duyurmuştu. Albanese, bu yasaklama kararının bir ilk olmadığını, Filistin topraklarındaki insan hakları durumuyla ilgili görevlendirilen tüm BM özel raportörlerinin İsrail’e girişinin engellediğini ifade etmişti.
İsrail, Albanese’nin raporunu tamamen reddettiğini belirten bir basın açıklaması yaptı. Raporda gerçeğin açıp bir şekilde tersine çevrildiği iddia edildi.