Ana SayfaHaberlerGündem"ABD Gülen'i iade etmezse kırılma olur"

“ABD Gülen’i iade etmezse kırılma olur”

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bazı gazetelerin Ankara temsilcileri ile bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, "Veriler, darbe girişiminde ana aktörün Fetullah Gülen olduğunu söylüyor. O zaman Türkiye’ye iade etmesi lazım." dedi ve ABD'nin Gülen'i iade etmemesi durumunda iki ülke ilişkilerinde bir kırılma olacağını ifade etti.

 

"Cumhuriyet tarihinin en kanlı darbe girişimine rağmen vermezse bir kırılma olur"

 

CHP Lideri Gülen'in iddia ettiği gibi masum olması durumunda Türkiye'ye gelip teslim olması gerektiğini söyledi:

 

"Hükümet FETÖ ile ilgili bütün bilgileri ABD’ye aktarmalı. ABD kendi hukuk sistemi içinde bunu Türkiye’ye teslim etmeli. Eğer ABD vermiyorsa, Fetullah Gülen kendisi Türkiye’ye gelmeli. Diyorsun ki ‘Ben masumum.’ O zaman gel Türkiye’ye, yargılan. Veriler, ana aktörün Fetullah Gülen olduğunu söylüyor. O zaman Türkiye’ye iade etmesi lazım. Edilmemesi bir kırılma yaratır. Umarım böyle bir kırılmaya ABD müsade etmez. 240 kişiye yakın insanın hayatını kaybettiği, Cumhuriyet tarihinin en kanlı darbe girişimine rağmen vermezse bir kırılma olur."

 

"Orduyla ilgili kararları düzeltme sözü"

 

Kılıçdaroğlu, Hükümet'in TSK ile ilgili yapılan düzenlemeleri yeniden ele alma sözü verdiğini de söyledi:

 

"TSK ile ilgili düzenleme doğru bir düzenleme değil. Bir genel müdür düşünün üç ayrı yerden talimat alıyor. Bir müsteşardan iki bakandan, üç başbakandan. Bu genel müdür hiçbir iş yapamaz. Askerde emir komuta temel kuralıdır. Siz orayı dinamitliyorsunuz. ‘Biz bunu 3 ay için yaptık’ derlerse ben bunu anlarım. Ama KHK’ya bakıyoruz. ‘OHAL için geçerlidir’ demiyor. Bu anayasaya aykırı. Hükümet ‘bu konuyu parlamentoda OHAL süresi içinde çözeceğiz’ dedi. Çözmezlerse evet biz bunu Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz."

 

"17-25 aklanamaz"

 

CHP lideri, AK Parti'ye yönelik ise şu eleştiride bulundu:

 

"17-25 Aralık olayı, bütün belgeleri, dokümanları, görüntüleriyle, eldeki ses kayıtlarıyla bir devletin nasıl soyulduğunu gösteren bir gerçek. Bunu ‘F’ tipi yapılanma mı gerçekleştirdiği tartışılabilir. 15 Temmuz ise bir yolsuzluk olayı değil, doğrudan demokratik parlamenter sisteme yapılan bir müdahaledir. 17-25 olayı, 15 Temmuz gerekçe gösterilerek aklanmak isteniyor, bu çok büyük bir hata."

 

"15 Temmuz’dan sonra oybirliğiyle bir araştırma önergesi verildi. Bizler 3 parti bu araştırma komisyonuna üyeleri belirleyip verdik. Ama üyeyi vermeyen parti Adalet ve Kalkınma Partisi. Eğer parlamentoda bu işe sağlıklı bakıp sağlıklı çözümler üretmek gerekiyorsa bu işin siyasal ayağının da ortaya çıkması lazım. Bu konuda iktidar partisinin ayak sürüdüğünü görüyoruz."

 

"Her şeyin hukuk içinde yapılmasına, her türlü desteği veririz. Ancak ‘Biz 17-25’i milat olarak alıp, öncesini aklayıp, sonrasına bakarız’ demek doğru değil. Kendiliğinden gelmedi bu noktaya Türkiye. Efendim, ‘alnı secdeye geliyordu, Allah bizi affetsin’… Yarın biri de çıkıp ‘Allah bizi de affetsin. Bu ülkenin Cumhurbaşkanını kandırdılar bizi de kandırdılar’ dese hâkim ne karar verir?"

 

"Atmosferi bozmak istemiyoruz"

 

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’nın ‘15 Temmuz öncesine dönemeyiz’ sözleri ile ilgili ise şunları söyledi:

 

"Umarım devam ettirir. Keşke bunu söylerken AKP’nin kuruluş yıldönümüne bağlanmasaydı. Bu mesaj verilirken bile tarafsızlık ortamında verilmiyor. Tarafsızlığını koruduğu sürece bizim özel bir eleştiri alanımız yoktur. 15 Temmuz sonrası yeni bir sayfa açmamız gerekiyor."

 

Kaynak: Hürriyet, Sabah, Habertürk

- Advertisment -