İstanbul'da Dünya Turizm Forumu'nun açılış törenine katılan Başbakan Binali Yıldırım, turizm faaliyetleriyle terör olayları arasındaki bağlantıya dikkat çekti. Başbakan Yıldırım, "Terörün olmadığı yer yok. Terörden korkmak, terörle korkutmak ancak ve ancak terörün işine yarar, teröristlerin işine yarar. Onun için ben gururla ve güvenle söylüyorum; Amerika ne kadar güvenliyse Türkiye de o kadar güvenli, Avrupa, Paris ne kadar güvenliyse İstanbul da o kadar güvenli, Saraybosna ne kadar güvenliyse Ankara da o kadar güvenli, Bakü ne kadar güvenliyse İzmir de o kadar güvenli" dedi.
Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Turizm barış için, kardeşlik için çok önemli bir sektördür, önemli bir faaliyettir. Bu yolda çaba gösteren herkesi aynı zamanda gönüllü bir barış elçisi olarak kabul ediyorum ve tebrik ediyorum."
"Hükümet olarak turizmi sadece ekonomik kalkınmaya katkı sağlayan bir sektör olarak görmüyoruz. Yalnızca ekonomik bir bakışla turizmi değerlendirmek eksik kalır, yetersiz kalır. Turizm bunların ötesinde öncelikle kültürlerin buluşmasıdır, medeniyetlerin buluşmasıdır. Kültürlerin buluşmasını tesis ettiğimiz ölçüde, kültürlerin kaynaşmasını ve karşılıklı ön yargıların da kırılmasını sağlamış oluyoruz. Turizmi kültürel etkileşime, milletlerin birbiriyle kaynaşmasına güç katan bir değer olarak görüyoruz. Uluslararası ilişkilerin pekişmesine, farklı toplumlar arasındaki güçlü dostlukların kurulmasına önemli bir araçtır turizm. Kültürel yakınlaşmalar, ekonomik ve siyasi ilişkilerin de ivme kazanması turizm faaliyetleriyle yakından ilişkilidir."
"Başkaları hakkında dedikodu üreterek…"
"Terörü, turizmi baltalamak veya turizmde avantaj sağlamak için lütfen kullanmayalım. İnsanların buluşmasına, kardeş olmasına, bölgesel ve küresel barışın tesis edilmesine destek olalım, köstek olmayalım."
"Bugün turizm sektöründe bir adım öne çıkmak için, üzülerek söylüyorum, başkaları hakkında dedikodu üreterek, oraları güvensiz ilân ederek iş yapmaya çalışanlar var. Bunlar doğru şeyler değil."
"Hicret Batı'dan Doğu'ya doğru olmaya başladı"
"70'li yıllarda havacılığın merkezi Amerika'daydı. 80'li yıllarda Avrupa'nın batısına doğru geldi. 90'lı yıllarda Avrupa oldu. 2000'li yıllarda artık doğuya doğru devam ediyor. Şu anda havacılığın merkezi Türkiye'ye kayıyor. Bu, tarihin tekerrürüdür. Bir zamanlar İpek Yolu'yla, Baharat Yolu'yla Doğu'dan Batı'ya zenginlik için göç vardı. Şimdi artık zenginlik doğuya tekrar döndü. Dolayısıyla da hicret Batı'dan Doğu'ya doğru olmaya başladı. İster Doğu'ya gidin ister Batı'ya gidin Anadolu'dan geçeceksiniz, başka yolu yok."
Sektör temsilcilerine çağrı
"Enerjimizi, kaynaklarımızı, imkanlarımızı savaşa değil, tanka topa, tüfeğe değil, insanların refahına, mutluluğuna ve çocukların aydınlık geleceğine ayırmamız lâzım. Tarih, gelecek, ecdat bizden bunun hesabını sorar."
"Turizm sektörünün temsilcilerine ve ülke yöneticilerine ortak bir sorumluluk düşüyor. Yarınlarımızı emanet edeceğimiz çocuklarımıza barış ve kardeşlik içinde daha güzel bir dünya bırakmak için daha çok gayret edeceğiz, bir araya geleceğiz ve birlikte çalışacağız. Şiddet kültürüne karşı insanlığı, evrensel değerleri savunmak hepimizin birinci derece görevidir, sorumluluğudur. İnsanlığın esenliğine giden yok, kültürlerin kaynaşmasından, birbirimizi doğru tanımaktan ve tanıtmaktan geçiyor. Korkmadan, korkutmadan ön yargısız bir şekilde birbirimizi anlamaktan geçiyor."
Kaynak: AA