Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Beştepe'deki kabine toplantısına ilişkin açıklama yaptı.
Kalın’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"HEM SAHADA HEM MASADA OLACAĞIZ"
Suriye'de biz hem sahada hem masada olmaya devam edeceğiz. ABD'nin Suriye'den çekilme kararında Erdoğan'ın diplomasi rolü etkili oldu. 14 Aralık'taki Erdoğan-Trump görüşmesi seyri değiştirdi. DEAŞ'la mücadele sekteye uğramayacak. DEAŞ'la mücadele söz konusu olduğunda Türkiye aynı kararlılığı gösterecektir. Türkiye PKK-PYD terörüyle mücadeleyi kararlılıkla sürdürecektir.
Doğu Akdeniz'i bir barış denizi haline getirmeyi hedefliyoruz. Bizim hukukumuzu ihlal eden adımlar atıldığı zaman bunlara tepkisiz kalmamız söz konusu olamaz.
İdlib bölgesinde 12 askeri gözlem noktamız bulunmaktadır. İdlib anlaşması çerçevesinde de buradaki askeri mevcudiyetimizi tahkim etmeye devam ediyoruz. Oradaki askerlerimiz de kalmaya devam edecekler. Böylece yerel unsunlarla birlikte İdlib civarında güvenliği ve istikrarı sağlayacaklar.
Piyasalarda belli bir sakinleşmenin ve olumlu manada bir hareketliliğin başladığını görüyoruz.
"NETANYAHU'NUN GİZLİ PKK SEMPATİZANLIĞI MI VAR?"
(Netanyahu'nun sözleri) Netanyahu'nun gizli bir PKK sempatizanlığı mı var? Ne zaman PKK ile mücadele olsa ses İsrail Başbakanı'nın ofisinden geliyor. PKK terör örgütüyle İsrail Başbakanı'nın başka gizli ilişkileri mi vardır? Türkiye, terörle mücadelesini en kararlı şekilde sürdürücektir. Bunun için ne İsrail'den ne başka bir ülkeden izin alması, onay alması diye bir şey söz konusu değil.
"ABD ASKERİ HEYETİ BU HAFTA GELECEK"
Bu hafta bir ABD askeri heyeti Türkiye'ye gelecek. Çekilme planının koordinasyonu yapılırken boşluk yaşanmaması için Cumhurbuşkanımız gerekli talimatları verdi. Rusya ile bir koordinasyon çalışması da başlatılacak. Herhangi bir boşluğun olmaması için gerekli bütün adımları atacağız. İlk planlanan askerler arasında çekilme süreciyle ilgili koordinasyon yapılacak. Çekilme devam ederken geride ne bırakılacağı silahların toplanıp toplanmayacağı gibi konular müzakere edilecek. Önümüzdeki haftalarda yoğun trafik göreceğiz.
"14 ARALIK TARİHİ BİR GÖRÜŞMEYDİ"
(Erdoğan-Trump görüşmesi) 14 Aralık'taki telefon görüşmesi tarihi bir görüşmeydi. Sayın Cumhurbaşkanımızın birçok kere söylediği hususun artık burada bir siyasi direktif ya da talimat haline gelmiş olması son derece önemli. Cumhurbaşkanımız, şunu açık ve net şekilde iletti; DEAŞ'ı yenmek bu bölgeden temizlemek için Türkiye ve ABD olarak bizim PYD/YPG terör örgütüne ihtiyacımız yok. Biz bunu Türkiye ve ABD olarak yapabiliriz, bölgeyi istikrara kavuşturabiliriz. Böylece hem Suriye'nin toprak bütünlüğü noktasında önemli bir adım atarız hem de ikili ilişkilerimizde bir sorun haline gelen PYD/YPG/PKK meselesini de çözmüş oluruz. Bu teklif, yeni değil daha önce de yapıldı. Ama ilk defa bu görüşmede bunun karşılık bulduğunu ve bir talimata dönüştürüldüğünü gördük. 18 Aralık'ta gün boyu bizim görüşmelerimiz devam etti. Çekilme kararının verildiğini bildirdiler. Bu mekanizmanın çalışmala başlaması 14 Aralık'ta Cumhurbaşkanımızın ikna edici argümanlarla Trump'ı bu karara sevk etmesi.
"TEK TİP ASKERLİK ÇALIŞMASI SÜRÜYOR"
(Tek tip askerlik çalışması) Çalışma tamamlandığında Cumhurbaşkanımıza arz edilecke. En uygun modeli üreteceklerdir.
"TRUMP 2019'DA TÜRKİYE'YE GELECEK"
Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Trump'ı davet etti. 2019 içinde Türkiye'ye ziyaret yapacağını ifade etti.
"MİZAHLA İFADE EDİLEBİLECEK TARAFI SÖZ KONUSU DEĞİL"
(Metin Akpınar-Müjdat Gezen'e soruşturma) Söylenen sözlerin kabul edilmesi mümkün değil. Müjdat Gezen mizah yapıyordum, kimseyi kastetmedim demiş, bu böyle ifade edilmez. Bunun mizahla ifade edilebilecek bir tarafı söz konusu değil. Savcılık soruşturma başlattı. Keşke bu kişiler bizim çocukluğumuzun masumiyet dönemlerinde izlediğimiz filmlerde hatırladığımız kahramanlar olarak kalsalardı. Biz de adli süreci takip edeceğiz.