Başbakanlık Resmi Konut’ta medya kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Gülen örgütüne yönelik başlatılan operasyonlar, çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler ve atılması planlanan yeni adımlarla ilgili olarak gazetecilerin sorularını yanıtladı.
"Bazı milletvekillerinin arasında bile çocuklarını FETÖ'nün okullarına gönderenler bulunduğu ve bu okulların kapandığı belirtilerek, bunlarla ilgili ne yapılacağının" sorulması üzerine Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
"Bu çok müşkül meseledir, yani samimiyetle söylüyorum ama burada biz ölçüyü şöyle koyuyoruz; 17-25 Aralık'tan sonra hala uyanmamış olanları masum kabul etmiyoruz. 17 Aralık, buranın bir terör yapılanması olduğunun ortaya çıktığı tarihtir. Ondan sonra bunlara verilen destek hiçbir şekilde masum görülemez. 'O masum' gibi muamele edilemez. Bunlarla ilgili peyderpey işte terfiler, atamalar yapıldı. Boşluk ortadan kalktıkça kısa sürede oradaki vatandaşın kendi refleksiyle aldığı tedbirler de ortadan kalkacak."
'Sürek avına çıkmayacağız'
Yıldırım, bu süreçte intikam duygusuyla değil, adaletle hareket edeceklerini söyledi.
"FETÖ'ye katılan, onlarla birlikte hareket edenlerin tespitinde de kılı kırk yaracağız, bir sürek avına çıkmayacağız, elimizdeki sağlam verilerle hareket edeceğiz. Yaşla kurunun birlikte yanmasına da asla izin vermeyeceğiz. Bu çok titiz bir çalışma gerektiriyor." diyen Yıldırım, bu dönemlerin karambol dönemleri olduğunu, birilerine karın ağrısı olanların bu dönemde piyasaya çıkarak birilerinin haksız yere mağdur olmasına sebep olabildiklerini söyledi.
Titiz bir çalışma yürütüleceğini ve bunun için Başbakanlıkta ve bakanlıklarda kriz merkezi kurulduğunu anlatan Yıldırım, "Açığa alınanlarla ilgili titiz bir çalışma yürütülüyor. Mutlaka bunlar içerisinde haksız yere işlem gören olmuş olabilir. 'Yoktur' diye iddia etmiyoruz. Onun için yeni baştan ele alınacak, haklıyla haksız, suçluyla suçsuz birbirinden ayırt edilecek" diye konuştu.
'Fetullah Gülen bu darbenin göbeğindedir'
15 Temmuz darbe girişiminde organizatör olarak rol alan isimler sorulan Yıldırım, "Elde bilgiler var ama bunları ortaya çıkarmak yargının işidir. Onların yerine kalkıp 'Darbeyi şunlar yaptı' dememiz doğru olmaz. Bildiklerimiz var ama bizim bildiğimizden daha ziyade yargının tespitleridir, ona itibar etmemiz lazım. Darbede artık Fetullah Gülen'in işin merkezinde olduğuna hiçbir şüphe yoktur. Orada bir tereddüt oluşturmaya çalışanlar, boşuna gayret gösteriyorlar. Fetullah Gülen bu darbenin göbeğindedir, merkezindedir. Bir numarası mıdır, yoksa bir a mıdır nedir onu bilemem" değerlendirmesinde bulundu.
'Adam darbe yapmaya kalktı hâlâ delil diyorsunuz'
ABD Genelkurmay Başkanı ile görüşeceklerini hatırlatan Yıldırım, "ABD stratejik ortağımız yani biz onların resmi açıklamalarına itibar ederiz. Bizim dostluğumuzu sorgulatacak bir pozisyona düşmesini istemeyiz. Fetullah Gülen konusundaki şu 15 Temmuz’a kadar ayak sürütme işine devam ederlerse, 15 Temmuz'dan sonraki olaylar ayan beyan ortadayken o zaman iş başka bir yere gider" dedi. "Bunu ABD Genelkurmay Başkanına da mesaj olarak iletecek misiniz?" sorusu üzerine Yıldırım, "Joe Biden'a söyledim, ona gerek yok daha. Söylediğim şu; 'Bu 15 Temmuz'dan sonra daha delil falan bunu bırakın' dedim. Ne delili? Adam darbe yapmaya kalktı, insanları öldürüyor hala delil diyorsunuz" ifadelerini kullandı.
"Genelkurmay sadece asli işiyle uğraşacak"
Silahlı kuvvetlerin elinde tersaneler, fabrikalar ve sanayi kuruluşlarının da bulunduğuna işaret eden Yıldırım, "Bunları Milli Savunma'ya devrediyoruz. Mesela İstanbul tersanesi, Gölcük tersanesi, İzmir Karşıyaka tersanesi. Genelkurmay sadece asli işiyle uğraşacak" dedi.
Milli Savunma Bakanlığının da yeniden yapılandırıldığını belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunun kapsamı çok geniş. Bir özel kalemi dahi alamayan bakandan tepeden tırnağa bütün askeriyenin personelini alan bir bakanlığa geldi. Dokuz genel müdürlük kuruluyor, müsteşar, 5 müsteşar yardımcısı. Bunların daire başkanlıkları, şube müdürlükleriyle Ulaştırma Bakanlığından daha büyük bakanlık haline geldi."
Askeri yargıda yapılan değişikliği de değerlendiren Yıldırım, "Askeri yargıda şimdilik yapılan değişiklik, askeri hakimlerin disiplin özlük işlemleri, Milli Savunma Bakanlığına geçti. Artık oradaki disiplin işleri Milli Savunma Bakanlığı yetkisine geçiyor. İkinci aşama diğer partilerle görüşülecek, Askeri Yüksek İdari Mahkemesi ve Askeri Yargıtay’ın kaldırılması konusu var. O yapılıncaya kadar disiplin, özlük işleri Milli Savunma Bakanlığına geçmiş oluyor. Yani askeriye disiplin işleri konusunda yargılama olacak" açıklamasında bulundu.
Yıldırım, Askeri Yüksek İdari Mahkemesinde görevli kurmay üyelerin yerine sınıf subaylarının da görevlendirilmesinin mümkün hale geldiğini bildirdi.
Bir diğer değişikliğin de komuta kademesiyle ilgili olduğunu dile getiren Yıldırım, "Kuvvet komutanları, Milli Savunma Bakanına bağlanıyor, bakanın kendisine bağlanıyor. Bu bağlanma işinde önemli not, kuvvet komutanlıkları diğer kanunlarla Genelkurmay Başkanlığına verilen görev ve yetkiler saklı kalmak şartıyla, diyelim ki askerlikle ilgili Genelkurmayın kanunları var, harekat, harbe hazırlık gibi bu tip görevlerde yine Genelkurmay ile birlikte hareket edecekler ama kuvvet komutanlarının atanması vesaire konularında müşterek kararname uygulanacak" dedi.
Kaynak: AA