Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısı bugün gerçekleştiriliyor.
YAŞ üyeleri, toplantı öncesi Anıtkabir'i ziyaret etti.
Başbakan Binali Yıldırım başkanlığındaki şura üyeleri, Anıtkabir'de görevli komutanlar tarafından karşılandı. YAŞ heyeti daha sonra Aslanlı Yol'dan yürüdü.
SAYGI DURUŞUNUN ARDINDAN DUA ETTİ
Başbakan Yıldırım'ın, Atatürk'ün mozolesine çelenk bırakmasının ardından, saygı duruşunda bulunuldu. Yıldırım, saygı duruşunun ardından dua etti.
Yıldırım başkanlığındaki heyet, mozoleye çıkan merdivenin önünde hatıra fotoğrafı çektirdikten sonra Misak-ı Milli Kulesi'ne geçti.
ANITKABİR ÖZEL DEFTERİNE 15 TEMMUZ MESAJI
Anıtkabir Özel Defteri'ni imzalayan Başbakan Yıldırım, deftere şunları yazdı:
"Güçlü temeller üzerine miras bıraktığınız Cumhuriyeti, muasır medeniyetler hedefine ulaştırmak için kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz. Daha müreffeh, daha güvenli, daha adil, daha özgür bir Türkiye en önemli hedefimizdir. Şehit kanlarıyla yoğrulan bu vatan topraklarını aynı azim ve kararlılıkla koruma, gelecek nesillere emanet etme inancımız her zamankinden daha fazladır.
15 Temmuz 2016 günü yaşanan melun darbe girişimi karşısında milletimizin gösterdiği diriliş ruhu bir kez daha kanıtlamıştır ki bu millet istiklalinden, istikbalinden asla vazgeçmeyecek, dün olduğu gibi bugün de canı pahasına bizi biz yapan değerlerini koruyacaktır. Milletimiz, 15 Temmuz'daki cesaretli ve kahraman duruşuyla tüm dünyaya asla esareti ve vesayeti kabul etmeyeceğini göstermiş ve vatanı namertlere çiğnetmemiştir. Millet iradesinin her türlü vesayetin üzerinde olduğunu bu aziz millet kanları ve canları pahasına kanıtlamıştır. 15 Temmuz, şanlı tarihimizin altın sayfalarına bir destan olarak yazılmıştır. Milli irade adeta tecessüm ederek demokrasiye ve ülkesinin bağımsızlığına sahip çıkmıştır.
Krizlerle boğuşan bölgemizde milletimizin işte bu azmi ve iradesi sayesinde ülkemiz bir istikrar adası olarak varlığını sürdürmektedir. Devletimiz kendisine yönelecek her türlü tehdidi bertaraf edecek kudrete sahiptir. Bu şuurla 2023 hedefleri doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz Yüksek Askeri Şura toplantısının ülkemize, milletimize, Türk Silahlı Kuvvetlerimize hayırlı olmasını diliyor, bize bağımsız bir devlet bırakan tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz."
Başbakan başkanlığındaki YAŞ heyetinde, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Başbakan Yardımcıları Bekir Bozdağ, Mehmet Şimşek, Fikri Işık, Recep Akdağ ve Hakan Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ile Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu ile Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal yer aldı.
Anıtkabir ziyaretinin ardından şura üyeleri, Çankaya Köşkü'ne geçti.
Şura üyelerinin toplantı için hazırlanan Çankaya Salonu'nda yerlerini almalarının ardından YAŞ toplantısı saat 11.15'te başladı.
YILDIRIM: TERÖRLE MÜCADELE ANLAMLI BİR SEVİYEYE GELDİ
Başbakan Yıldırım, YAŞ toplantısı açılışında bir konuşma yaptı.
Türkiye'nin, bulunduğu coğrafya bakımından önemli siyasi, toplumsal, güvenlik olaylarının cereyan ettiği bir bölgenin merkezinde yer aldığını belirten Yıldırım, "Bu zor coğrafyada güvenliğimize yönelik iç ve dış tehditler söz konusudur." dedi.
– "Üç terör örgütüyle mücadele sürmektedir"
15 Temmuz alçak darbe girişimiyle birlikte bölücü terör örgütleri yanında, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) de mücadele edilmesi gereken en önemli konu haline geldiğini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:
"An itibariyle Türkiye, üç terör örgütü ile aynı anda amansız mücadele sürdürmektedir. Bunlar bölücü terör örgütü, FETÖ ve DEAŞ terör örgütüdür. Şu hususu özellikle ifade etmek isterim. Bölücü terör örgütü ile mücadele, özellikle son bir yıl içerisinde çok başarılı bir şekilde sürdürülmektedir. Özellikle geçen yıl ağustos başında karar verdiğimiz taarruz amaçlı mücadele stratejisi ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile diğer güvenlik birimlerimizin tam bir koordinasyon içerisinde çalışmaları, beklenen sonucu vermiş ve bölücü terör örgütü ile mücadelede çok anlamlı bir seviyeye gelinmiştir."
Başbakan Yıldırım, son dönemde gençlerin dağa çıkışlarının önemli ölçüde azaldığına dikkat çekerek, teröre destek veren yerel yöneticilerin görevlerinden uzaklaştırılarak haklarında hukuki süreç başlatıldığını, diğer yandan bölücü terör örgütünün siyasi destekçilerine yönelik hukuki sürecin TBMM dokunulmazlıkları kaldırıldıktan sonra hız kazandığını, bu alanda elde edilen sonucun dikkat çekici olduğunu belirtti.
Bölgede proaktif mücadele devam ederken özellikle güney sınırlarından terör unsurlarının sızmalarının önlenmesine yönelik sınır güvenliği tedbirlerine de hız verildiğini vurgulayan Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
"Entegre sınır güvenliği programı süratle devam etmektedir ancak fiziki sınır güvenliği tamamen bitirilinceye kadar karadan Fırat Kalkanı Operasyonu ile güneyden bölücü terör örgütü ve DEAŞ unsurlarının sızmasını önlemeye yönelik tedbirler alınmıştır. Aynı zamanda hava ve kara harekatları marifetiyle terör örgütü unsurları ülke sınırlarına girmeden etkisiz hale getirilmektedir. Bütün bu tedbirlere rağmen mücadele henüz bitmemiştir. Güney sınırlarımızdaki ülkelerde mevcut olan istikrarsızlık, otorite boşluğu ve iç savaş, terörle mücadelemizin önündeki en büyük tehdittir. Güvenlik esaslı mücadele devam ederken aynı zamanda ekonomik sosyal rehabilitasyon projelerinin hayata geçirilmesi de hayati öneme sahiptir. Bu cümleden olmak üzere cazibe merkezleri programı başlatılmıştır. Ayrıca çukur siyaseti sonucu ortaya çıkan tahribatın giderilmesine yönelik çalışmalar süratle devam etmektedir."
15 Temmuz hain darbe girişimi ve 16 Nisan anayasa değişikliğinin, bu sürecin en önemli olayları olduğuna işaret eden Başbakan Yıldırım, "15 Temmuz hain darbe girişimi milletimizin cesareti, Cumhurbaşkanımızın liderliği, hükümetimizin kararlılığıyla püskürtülmüş ve ülkemiz büyük bir felaketin eşiğinden dönmüştür. Asker üniforması içerisindeki terörist caniler ne yazık ki vatansever şanlı silahlı kuvvetlerimizin silah ve mühimmatını gasp ederek ülkeyi işgale kalkışmışlar ancak bunu başaramamışlardır. Şehit ve gazilerimiz olmuş ancak bayrak inmemiş, ezanlar dinmemiştir" dedi.
Ülke savunmasında can veren bütün şehitlere Allah'tan rahmet dileyen Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sağlam siyasi irade ve vatan millet sevgisi ile bu yıkıcı süreçten hızlı bir şekilde çıkılması mümkün olmuştur. Bu vesile ile siz komutanlar başta olmak üzere bu kritik süreçte rol alan bütün TSK mensuplarına, jandarmamıza, polis teşkilatımıza, Bakanlar Kurulunda görevli arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum."
Yıldırım, Türkiye'yi ilgilendiren iç ve dış tehditlerin henüz bitmediğini, ve devam ettiğine değinerek, Yunanistan ile Ege'deki adalar konusu, Kıbrıs konusu, Kuzey Irak'ta referandum düşüncesi, Suriye'nin geleceği gibi konuların yakın vadede Türkiye'yi meşgul etmeye devam edecek sorunlardan sadece birkaçı olduğunu bildirdi.
Körfez krizi, Kuzey Kore'deki gelişmeler, Avrupa Birliği-Türkiye ilişkileri, Yemen, Libya, Filistin-İsrail konularının da bölgesel ve küresel sorunlar olarak önümüzdeki süreçte potansiyel riskler olarak varlığını sürdüreceğini vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bütün bu zor şartlar altında gerçekleştirdiğimiz anayasa değişikliğiyle 94 yıllık yönetim geleneğimizde köklü bir değişikliğe gidilmiştir. Parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş olarak adlandırabileceğimiz bu değişiklik ülkemizin gelecek yıllarını istikrar ve güven bakımından teminat altına alacaktır. Yeni sistem üniter yapıyı daha da tahkim etmiş, sürekli iktidar, kalıcı istikrarı garanti altına almıştır. Bu değişik ülkemizin bulunduğu zor coğrafyada karşılaşabileceği kritik iç ve dış gelişmelere karşı koyabilmek için çok önemli bir imkan sağlamıştır. Hedefimiz Gazi Mustafa Kemal'in işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesinin daha da ilerisidir.
Bölgede ve dünyada gelişen tehditlere göre kendisini yenileme, savunma ve caydırıcılık kabiliyetini tamamlamaya deruhte etmiş bir TSK, hepimizin ortak hedefidir. Cumhuriyetimizin 100. yılına giderken güçlü millet güçlü ordu anlayışımızın gereğini her alanda yapmanın gayreti içerisinde olacağız.
Bir yandan dostlarımızı arttıran, düşmanlarımızı azaltan dış politika eylemlerimize hız verirken diğer yandan savunma ve iç güvenlik ihtiyacımızı kendi kendimize yeterli olacak şekilde tahkim edeceğiz. Böylece sadece ülkemizin huzuru, milletimizin birliği ve kardeşliğini sağlamış olmayacak aynı zamanda da bölgesel ve küresel barış ile huzura da önemli katkı sağlamış olacağız. Bu düşüncelerle tekrar siz değerli şura üyelerimize teşekkür ediyor, şura kararlarımızın milletimiz, ülkemiz ve Türk Silahlı Kuvvetleri için hayırlı olmasını diliyorum."
ÇANKAYA'DAKİ ÜÇÜNCÜ TOPLANTI
Çankaya Köşkü'ndeki ilk şura toplantısı, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Başbakan Yıldırım'ın başkanlığında 28 Temmuz 2016'da gerçekleştirilmişti.
Yıldırım'ın başkanlığında köşkteki 2. şura toplantısı ise 23 Ağustos 2016'da yapılmıştı.
İLK DEFA KATILDILAR
Bazı bakanların ilk defa katıldığı şura toplantısında bazı isimler ise yeni görevleriyle masadaki yerini aldı.
Buna göre, daha önce Adalet Bakanı olarak YAŞ'a katılan Bekir Bozdağ, bu kez başbakan yardımcısı unvanıyla toplantıya kaldı. Fikri Işık da daha önce Milli Savunma Bakanı olarak katıldığı toplantıda başbakan yardımcısı olarak görev aldı. Başbakan Yardımcıları Recep Akdağ, Hakan Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise toplantıya ilk defa katıldı.
Daha önce Yüksek Askeri Şura toplantısına başbakan yardımcısı unvanıyla katılan Nurettin Canikli ise bu kez Milli Savunma Bakanı olarak masada yerini aldı.
ERDOĞAN'IN ONAYININ ARDINDAN DUYURULACAK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, toplantının ardından YAŞ üyelerine Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde saat 18.00'de akşam yemeği verecek.
YAŞ toplantısında alınan kararların, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın onayının ardından kamuoyuyla paylaşılması bekleniyor.
Öte yandan, toplantı dolayısıyla Çankaya Köşkü çevresinde güvenlik önlemleri alındı.
YENİ KOMUTA KADEMESİ BELLİ OLACAK
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak'ın görev süresi doluyor. Normal şartlarda emekliye sevk edilmesi gereken Çolak'ın görev süresinin bir yıl uzatılması ihtimal dahilinde. Orgeneral Çolak emekli olursa yerine en güçlü iki aday Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ümit Dündar.
Bu yıl Kara Kuvvetleri'ne atanacak ismin 2019'da Genelkurmay Başkanı olma yolu da açılmış olacak. Salih Zeki Çolak'ın görev süresinin uzatılması halinde ise Güler ve Dündar'ın mevcut görevlerine devam etmeleri bekleniyor.
DENİZ VE HAVADA EMEKLİLİK
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda ise daha önce görev süresi iki kez uzatılan ve dört yıldır bu görevde olan Oramiral Bülent Bostanoğlu'nun emekliye ayrılması bekleniyor. Bostanoğlu'nun emekliliği halinde yerine Donanma Komutanı Oramiral Veysel Kösele'nin getirilecek.
Emekli olması beklenen bir diğer Kuvvet Komutanı ise Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal. Abidin Ünal'ın emekli olmasi halinde yerine Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz'ün gelmesi bekleniyor. Henüz yaş haddine girmeyen Orgeneral Ünal'ın görev süresinin bir yıl daha uzatılabileceği de belirtiliyor.