CNN Türk'ün canlı yayında soruları yanıtlayan Yıldırım, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesine ilişkin şunları söyledi:
"(…) itirazlarımızı yapmaya başlayınca bazı anormal bulgulara rastladık, olağandışı. Bunları gördükten sonra burada seçimin bir şaibe ile karşı karşıya kaldığı fikri güçlendi. AK Parti teşkilatı ve şahsım olarak öncelikle biz iptal ya da seçimin tekrarı fikrine itibar etmedik. Bizim başlangıçtaki alternatifimiz değildi. İlk etapta oyların tamamının yeniden sayılmasını istedik.
"Seçim yenilemenin oy verecek insanların yaşamını olumsuz etkiliyor, programlarını değiştiriyor. Bir de maliyeti var. Öyle ya da böyle, kafalardaki soru işaretlerini ortadan kaldırmak hem oy verenin hem de kazanan ya da kaybedeni rahatlatmak adına buna ihtiyaç var dedik."
Yıldırım, CHP adayı Ekrem İmamoğlu ile arasındaki oy farkına ilişkin de "İşin sonunda yeniden sayılan 850 bin oyun sonucu bizim kazanımızız 15 bin. Aradaki fark 13 bin 729'a düştü. Önceden rakip adayının açıkladığı rakam 29 bin 408, YSK'nın açıkladığı rakam 27 bin civarındaydı. Sayımdan sonra fark 13 bin 729'a geldi. Oyların yarısı geri döndü demektir bu" dedi ve şöyle devam etti:
"İstanbullular ne olduğunu bilsin istiyorum. 850 bin oyda siz 15 binin üzerinde oy kazanıyorsanız, geri kalan yüzde 90, yani 8.5 milyon oy kullanılmış İstanbul'da… 850 bini düştüğümüzde geriye 7 milyon kalıyor. Bu oy yüzde 90'a geliyor. Hepsini say gerçek ortaya çıksın. Bu yol kapandıktan sonra, sonuç alamayınca önümüzde tek bir seçenek kaldı, YSK'ya olağanüstü başvuru hakkımızı kullandık."
YSK, seçimlerin yenilenmesine gerekçe olarak, bazı sandık kurullarında, kamu görevlisi olmayan sandık kurulu başkanı ve üyelerin görev yapmasını göstermişti.
YSK'nın açıklamasında, "bazı sandık kurullarının kanuna aykırı oluşturulduğu, bu hususun da seçim sonuçlarına müessir olması nedeniyle seçimin iptal edildiği, kanuna aykırı görevlendirme yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunulacağı" belirtildi.
Yıldırım, sandık görevlendirilmeleriyle ilgili de şu açıklamalarda bulundu:
"Görevlendirilen sandık başkanları 96 tane CHP'nin üyesi. Katiyen olamaz. Resmi üye. Ayrıca 3 bin 389 sandık kurulu başkanı birinci derece akrabaları sandık kurulunda görev almış. Daha başka bir sürü şey var. Yaklaşık 20 bin. 60 bin civarında görevlendirme var, bunun 3'te 1'i kanuna uygun olmayan. Kamudan ihraç edilen, görev almasında sakıncalı olmayanlar 42 bin. Geriye kalan 19 bin 742 sıkıntılı."
Bu durumun seçime 'şaibe getirip getirmeyeceğine' ilişkin bir soruya da Yıldırım, "Tek başına getirmiyor. Şaibeyi getiren şu; Gerek şart ve yeter şart bir arada gerçekleşmesi gerekiyor. Bu söylediğim gerek şart. Bu olmadan olmuyor. Yanlış yapınca işi sakatlamış oluyorsun. Bu yanlış görevlendirilen insanların yaptığı işlemler sonuca müesser ise o zaman kanunsuzluk olmuştur. 19 bin 700 küsür müracaat var. Seçim Kurulu bunların çoğunu dikkate almamış. Sadece 123 sandık belirlemiş. O 123 sandıktaki görevlilerin iş ve işlemlerine bakmış" yanıtını verdi.
'İlçelerde seçimin iptal edilmesine gerek yok'
Yıldırım, ilçelerde seçimlerin iptal edilmemesine ilişkin de şunları söyledi: "YSK, ilçe seçim kurulu, il seçim kurulu itiraza göre görev yapıyor. Biz itiraz etmişiz CHP itiraza karşı itiraz etmiş. Dolayısı ile hiç gündeme getirmemiş. 2 yerde ilçeleri gündeme getirdik. Maltepe'de MHP, Büyükçekmece'de de AK Parti. İncelendi ve YSK reddetti. Gerek şart, müracatınız olacak kardeşim. Bütün ilçelerde de seçimler iptal edilmeli diyecek ve gerçekleşecek. Nitekim, Büyükçekmece'ye bakmışlar. Bu usulsüzlüğün yaşandığı sandık 1 tane. Aradaki fark çok fazla. Yapacak işlem yok. Büyükçekmece'de sıfır, yok, iptale gerek yok. Sonucu değiştirecek iptale gerek olmadığı için iptale gerek yok."