Dün (28 Mayıs) yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turuna Türkiye genelinde katılım, 14 Mayıs’taki birinci tur seçimlerine göre yüzde 2,76 oranında düştü.
Birinci turda yüzde 86,98 olan katılım, ikinci turda yüzde 84,22’ye geriledi.
HDP’nin güçlü olduğu Doğu ve Güneydoğu illerindeki katılım oranı ise Türkiye ortalamasının üzerinde düştü. HDP’nin güçlü olduğu illerde, 14 Mayıs’taki birinci tur seçimleri ile 2018 seçimlerine katılım da Türkiye ortalamasının altındaydı.
Birinci turdaki yüzde 72,86 katılım oranıyla en düşük katılımın olduğu il olan Ağrı, yüzde 65,81 katılım oranıyla ikinci turda da en düşük katılımın olduğu il oldu. Ağrı’daki katılım oranı, birinci tura göre yüzde 7’nin üzerinde düştü.
Ağrı’dan sonra en düşük katılımın olduğu Iğdır’da da ikinci tur seçimlerine katılımda, birinci tura oranla yüzde 7’nin üzerinde düşüş yaşandı. Van, Muş ve Kars’ta ikinci tura katılım birinci tura göre yüzde 5’in üzerinde düştü.
Katılımın düştüğü HDP’nin güçlü olduğu illerde ikinci tur seçimlerinde Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun oy sayısı azalırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oyları ise arttı.
Katılımın düşüşü Kılıçdaroğlu’nun oylarını düşürürken, Erdoğan’ın oylarındaki artışa ise engel olamadı.
Kılıçdaroğlu’nun oyları birinci turla kıyaslandığında; Diyarbakır’da 39 bin 794, Van’da 25 bin 771, Şanlıurfa’da 22 bin 498 azaldı.
“Kılıçdaroğlu 2. Tur” ve “Erdoğan 2. Tur” haneleri adayların ikinci turdaki oy sayılarının, birinci tura göre olan artış azalış miktarını gösterir.
Ruhavioğlu: “Kılıçdaroğlu’nun kaybetmesini önleyemiyordu”
Rawest Araştırma Direktörü Reha Ruhavioğlu, sosyal medya hesabından “İkinci turda Kürt oylarının etkisi” başlıklı bir inceleme yayımladı.
Ruhavioğlu’nun paylaşımları şöyle:
“İki tur arasında seçime katılan kişi sayısı yaklaşık 2 milyon azalmış. Bu oyların en fazla 1/4’ü için Kürt oyları diyebiliriz. İllere tek tek bakmak yerine daha genel, resmî olarak Doğu ve Güneydoğu denilen bölgelerinin tümüne bakalım. Sandığa katılım Güneydoğu’da yaklaşık 232 bin, Doğu Anadolu’da yaklaşık 175 bin düşmüş. İki bölgede düşüş toplamı 406 bin. Bu oyların tamamı Kemal Kılıçdaroğlu’na gelmiş olsaydı seçimin sonucu şöyle olurdu: Erdoğan: %51,8; Kılıçdaroğlu: %48,2.
Dolayısıyla katılımın türkiye genelindeki düşüklüğü daha baskın bir etken olarak görülüyor, Kürt seçmenin katılımındaki düşüş daha zayıf bir etken (min:0,2/max:0,5 p).
Doğu’da ve Güneydoğu’da katılım her iki turda da türkiye ortalamasıyla aynı olsaydı ve firelerin hepsi Kılıçdaroğlu seçmeni olsaydı, ikinci turun sonucu şöyle olacaktı: Erdoğan: %51,2; Kılıçdaroğlu %48,8. Yani görünen o ki Kılıçdaroğlu’na esas kaybettiren faktör, ikinci turda katılımın Türkiye genelindeki düşüklüğü olmuş.
‘Doğu ve Güneydoğu’ genelinde, iki tur arasında Kılıçdaroğlu oyu yaklaşık 133 bin azalırken Erdoğan oyu yaklaşık 94 bin artmış. Sandığa katılım azaldığı için oransal olarak Kılıçdaroğlu 0,4 ve 0,2 artış yaşamış. Erdoğan’daki artış 3,7 ve 2,7.
Sonuç olarak şuraya varmak mümkün; Kılıçdaroğlu kazansa Kürt oylarıyla kazanmış olacaktı ama özellikle ikinci turda katılım Türkiye genelinde düşmüş olduğu için, Kürt oyları her iki turda Türkiye ortalamasına denk olsa bile kazanan-kaybeden dengesini değiştirmeye yetmiyor, Kılıçdaroğlu’nun kaybetmesini önleyemiyordu.
Çok uzatmamak için detayını yazmadım ama yukarıda ‘katılımın Türkiye genelindeki düşüklüğü daha baskın bir etken olarak görülüyor, Kürt seçmenin katılımındaki düşüş daha zayıf bir etken’ derken verdiğim aralık (max:0,5 puan) Türkiye’nin batı metropollerinde yaşayan Kürtleri de içeriyor.”