Denizbank eski şube müdürü Seçil Erzan’ın bir numaralı sanığı olduğu dolandırıcılık davasının 4’üncü duruşması, Erzan’ı Çağlayan Adliyesi’ne götüren cezaevi aracının camının patlaması nedeniyle gecikmeli olarak başladı.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen davanın geçtiğimiz duruşmasında Denizbank’ın dört yöneticisi Sermin Tekin, Cenk İzgi, Tanju Kaya ve Oğuz Atila’nın tanık olarak dinlenmesine karar verilmişti.
UYAP sisteminde yapılması gereken bakım nedeniyle davanın bugünkü celsesinde yalnızca daha önce duruşmada dinlenmeyen bir müşteki ile Denizbank Bölge Müdürü Sermin Tekin dinlendi.
Denizbank şubesinin maketiyle geldi
Sermin Tekin, duruşma başladıktan sonra tanık ifadesi vermesi için salona çağrıldı. Sermin Tekin’in mahkeme salonuna Denizbank Büyükdere Şubesi’nin maketiyle girmesi dikkat çekti.
Erzan’ın şube müdürü olarak görev yaptığı dönemde kendisinin sicil amiri olarak Denizbank Bölge Müdürü Sermin Tekin, olayın ortaya çıktığı 7 Nisan 2023 tarihinden itibaren tanıklıklarını anlattı. Tekin, tanık ifadesine şöyle başladı:
“7 Nisan saat 14.00 civarında bir telefon aldım. Büyükdere şubemizde İnci Çeviker adlı bir kişinin Seçil Erzan’a ulaşamadığı için şikayetçi olduğunu öğrendim. İnci Hanım’ın bana yönlendirilmesini söyledim, teftiş kurulumuza da haber verdim. Sonra ikinci bir telefon aldım ve Büyükdere Şubesi’nde futbolcuların olduğunu, Seçil Erzan’a ulaşmak istediklerini öğrendim.”
“Volkan Bahçekapılı, ‘şikayetimiz yok evrakları teyit ettirmeye geldik’ dedi”
İnci Çeviker’le görüştükten sonra Büyükdere Şubesi’ne gittiğini anlatan Sermin Tekin, şubede, Fatih Terim’in damadı ve davanın müştekilerinden Volkan Bahçekapılı ile karşılaştığını söyledi. Bahçekapılı’nın kendisine “Seçil Hanım’la ilgili şikayetimiz yok evrakları teyit ettirmeye geldik” dediğini belirten Sermin Tekin, şubenin üst katında Erzan tarafından dolandırıldığını beyan eden, şu anda davanın müştekilerinden olan Evrim Pınar Güzel, Burhan Taşpolat ve İbrahim Kocabaldır’la da görüştüğünü söyledi.
“Ses kaydı” cevabı: “Seçil’in rızası olmayan bir şey yapmadım”
Sermin Tekin, bir sonraki gün, 8 Nisan 2023’te Seçil Erzan’la irtibata geçtiğini ve onun “Gelmeye korkuyorum. Siz gelin” demesi üzerine Çorlu’daki adrese gittiğini ve 3 saat görüştüklerini söyledi.
Mahkeme Başkanı’nın “Seçil Erzan’la görüşürken kayıt aldınız mı” sorusuna şöyle cevap verdi:
“Beni bununla ilgili bir soruşturmaya dahil ettiler. Savcılığa da ifade verdim. Seçil’in rızası olmayan hiçbir şey yapmadım diyebilirim.”
Sermin Tekin, sonrakiler günler olan 9-10 Nisan 2023 tarihlerinde Seçil Erzan’ın Denizbank Genel Müdürlüğü’ne geldiğini ve kimden ne kadar para aldığıyla ilgili bilgiler verdiğini ancak dağınık bilgiler verdiğini anlattı.
“Seçil’in kayıtlarının olduğu not defteri, Göktürk’teki evde çarşafın arasından çıktı”
9 Nisan günü Seçil Erzan’ın kayıtları olan defterin bulunmasını şöyle anlattı:
“Seçil, Göktürk’te kayıtlarım var, onları alırsam iyi anlatırım dedi. Göktürk’teki eve gitmek istedi ama yalnız gitmek istemedi. Benimle gitmek istediği için beraber gittik. Ben eve girmedim dışarıda oyalandım, 45 dakika Seçil gelmedi. Evin girişinde beklerken Nilgün Hanım diye biri geldi. Seçil’in bulamadığını söylediği defteri 5 dakika sonra Nilgün Hanım buldu, ‘Çarşafın arasındaydı’ dedi.”
10 Nisan günü Denizbank Genel Müdürlüğü’ndeyken Seçil Erzan’a kendi isteği üzerine kurumdaki poliklinikten gelen bir hemşire tarafından vitamin takviyeli serum verildiğini söyledi.
“Banka şubesinde nasıl bir kaos yaşanırsa teftişe konu olur?”
Arda Turan’ın avukatı, tanık Sermin Tekin’e, “Denizbank Şube Müdürü’nün odasının önünde nasıl bir arbede, nasıl bir kaos yaşanması durumunda Denizbank Genel Müdürlüğü devreye girer? Şubede aylarca süren patırtılar ne boyutta olursa teftişe konu olur?” diye sordu.
Sermin Tekin, “Teftiş Kurulu’nun devreye girmesi için böyle bir şeyin bildirilmesi gerekir” diye cevap verdi.
“Bildirilmedi mi” diye sorulması üzerine, “Bir şey olsa güvenliğimiz müdahale eder. Arbedede zarar gören varsa bildirmeli, ‘şube müdürünün odasına geldiler’ diye bildirilmesi gerekir” cevabını verdi.
Mahkeme Başkanı’nın “Böyle bir şey olduğunu daha sonra öğrenseniz ne yaparsınız” sorusuna Sermin Tekin’in, “Neden böyle bir şey olduğunu sorarım” cevabı üzerine mahkeme salonunda gülüşmeler oldu.
Mahkeme Başkanı’nın, “Seçil Erzan da böyle bir olayın olduğunu kabul etti. Karşı taraftaki kişi de kabul etti, ‘Seçil’in kolundan saatini aldım’ dedi” demesi üzerine tanık şöyle cevap verdi:
“Bu olay çıkınca müfettişlerimiz şubede tüm çalışanlarla görüştü, soruşturma yaptı. BDDK da görüşmeler yaptı. Ben bilmiyorum. Ben şube çalışanlarıyla ayrı ayrı görüşme yapmadım.”
“Hakan Ateş, ‘Kızım, kimseyi mağdur etme’ dedi”
Sermin Tekin, bir müşteki avukatının, “8-9-10 Nisan tarihlerinde Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Genel Müdürlük binasında Seçil Erzan’la görüştü mü” sorusuna şöyle cevap verdi:
“Seçil’in bankada ifadesinin alındığı ilk gün 9 Nisan’da akşam 19.00 saatlerinde Hakan Bey geldi, kısa süre kaldı. Hakan Bey, geçmiş olsun dileklerini iletti. ‘Anlat kızım ne varsa ortaya çıksın, kimseyi mağdur etme’ dedi. Seçil’in o halini görünce de üzüldü. Kısa bir girip çıktı 9 Nisan saat 19.00 sıralarında sadece.”
“Şube müdürü kuaföre gidebilir, şubeye gelmeyebilir”
Fatih Terim’in kızı ve davanın müştekilerinden Buse Terim ile yine davanın müştekilerinden olan yeğeni Terim Arıcan’ın avukatlarından Okan Demirkan, Seçil Erzan’ın Denizbank Büyükdere Şube Müdürü olduğu dönemde şubede Operasyon Müdürü olarak görev yapan ve halen Denizbank’ta görev yapmakta olan, davanın tutuksuz sanıklarından Asiye Öztürk’ün önceki celselerde Seçil Erzan için söylediği “Bankaya gelmezdi. Kuaföre giderdi. Annesine giderdi. Şube’ye çok gelmezdi” gibi sözleri hatırlattı. Av. Demirkan, tanık Sermin Tekin’e bu durumun normal olup olmadığıyla ilgili sorular sordu.
Tekin şöyle cevap verdi:
“Şube müdürleri, diğer çalışanlar için geçerli mesai saatlerinin dışında kalabilir. Şube müdürü, kuaföre de gidebilir, şubeye de gelmeyebilir.”
“Tanık mı avukat mı?”
Demiralp, “Siz burada tanıksınız, burada bulunduğunuz sürece kamu görevi yapıyorsunuz. Denizbank’ın avukatı değilsiniz. Vefalı bir Denizbank çalışanı olarak harika bir ifade verdiniz. Lütfen arkanıza seyirciler kısmına bakar mısınız?” dedi.
Bunun üzerine Sermin Tekin, salona dönerek seyircilere doğru baktıktan sonra tekrar yüzünü müşteki avukatlarına doğru döndü.
Demiralp’in “Bu salonda, Denizbank’ta kurumsal iletişimden sorumlu kimse var mı? diye sorması üzerine Sermin Tekin, “Emek Bey var” dedi.
Bu sırada seyirciler arasında bulunan Denizbank Kurumsal İletişim ve Medya İlişkileri Müdürü Emek Kaplangil, eliyle avukatlara doğru selam verdi.
Müşteki avukatları ile Sermin Tekin arasındaki konuşmalar sırasında salonda bulunan Denizbank’ın avukatları “Tanık mı yoksa sanık mı? Tanığı yargılıyorsunuz” diye tepki gösterdi. Av. Demirkan, “Tanık mı yoksa avukat mı diye sormak lazım” diye karşılık verdi.
“Banka, ifadesine iyi çalıştırmış”
Sermin Tekin’in ifadeleri sırasında müştekiler arasından “Banka, ifadesine çok iyi çalıştırmış” dendiği duyuldu.
Mahkeme heyeti, UYAP’ın bakıma girmesi nedeniyle Tekin’in beyanlarının ardından yalnızca tutuklu sanık avukatlarına söz vererek, tutuklu sanıklar Seçil Erzan ve Ali Yörük’ün tutukluluk halinin devamına karar verdi ve duruşmayı 29 Mayıs Çarşamba gününe erteledi.