CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da, İyi Parti lideri Meral Akşener gibi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Türkiye’de İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi için çalıştıklarını söyledi.
Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, Türkiye’de kadınların anayasal haklarını hiçe sayan bir iktidar olduğundan yakınırken, İstanbul Valiliği’nin geleneksel 8 Mart yürüyüşünü yasaklayan kararının kabul edilemeyeceği mesajını verdi:
“Emeğiyle geçinen kadınlar, hayatın kahrını çeken kadınlar, üniversite mezunu çocukları, işsiz kadınlar. Yürüyüş yapan, haklarını savunan kadınlara yasak getiren, anayasal haklarını kullandırmayacağız diyen erkekler! Kadın erkek ayrımının olmadığı, hiç kimsenin ötekileştirilmediği bir ülkede yaşamak istiyoruz. Söz veriyorum: Mutlaka demokrasi gelecek. Mutlaka İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girecek.”
Kılıçdaroğlu, kadınların hayatın her alanında güçlü şekilde yer almalarını öngören bir yasa teklifi hazırladıklarını, ancak bu teklifin TBMM’de AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildiğini hatırlattı. Kılıçdaroğlu, CHP’nin AK Parti ve MHP’den 2019 yerel seçimlerinde aldığı tüm belediyelerde kadın çalışan sayısının arttığını söyledi. CHP’li 5 büyükşehirde kadın çalışan sayısının 20 binden 26 bin 731’e çıktığını anlatan Kılıçdaroğlu, kadınların siyaset alanındaki yerlerini genişletmek amacıyla kadın örgütleriyle çalışmalarını sürdüreceklerini dile getirdi.
İstanbul Sözleşmesi’nin tam adı Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi… Sözleşme; kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önlemede, mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirleyen en önemli uluslararası insan hakları sözleşmesi olarak biliniyor.
Türkiye, 2011 yılında kabul edilen İstanbul Sözleşmesi’ni ilk imzalayan ve onaylayan ülkeydi.
Ancak Türkiye, ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden Mart 2021’de çekildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmî Gazete’de yayımlanan karar gereği sözleşme feshedildi. Dönemin Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, kadın haklarının teminatının anayasa ve iç mevzuattaki düzenlemeler olduğunu dile getirirken, Türkiye’nin kadına karşı şiddete ‘sıfır tolerans’ politikasından ödün vermeyeceğini duyurmuştu. Ancak kadın örgütleri, kadına karşı şiddetle mücadelenin temel şartının İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönmek olduğunu savunuyor.