İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 23 Ağustos gecesi Meriç’e atıldıktan sonra bulunamayan mültecilerin yakınları ve avukatlarıyla birlikte basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısında konuşan İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, bu olayların sıkça yaşandığı ama daha önceki olaylarda mültecilerin paylaşmaya cesaret edemediği vurgulanarak, bu sefer olayın tanıklarının olayın duyurulmasını sağladığını belirtti.
Açılan soruşturmanın ve sorumluların görevden alınması için sürecin takipçisi olacaklarını vurgulayan Yoleri, “Bu hukuki süreç 2 dosyadan oluşuyor. Biri dosya faillerin bir önce tespit edilmesi ve cezalandırılması, ikinci dosya ise kayıpların bulunması. Dış etki olmadan devletin bunu aydınlatması gerekiyor.” dedi. Yoleri, kayıp yakınlarının kayıpların bulunmasıyla ilgili çalışmaların yavaş ilerlemesinden rahatsızlık duyduklarını da ekledi.
Kayıp mültecilerden 1992 doğumlu Muhammed İsmail’in babası Ali Ahmet İsmail, oğullarından bir aydır haber alamadıkları için 1 aydır çok zor günler geçirdiklerini, her gün ölümü yaşadıklarını söyledi.
Mültecilerin avukatlarından Vedat Çağırtekin, kayıpların bulunması çalışmalarında AFAD’ın yer alması için girişimde bulunduklarını belirterek, “AFAD ile görüşmemizde bize ‘İzin olmadan araştırma yapamayız’ cevabı gelince 54.Mekanize Tugayı ile yazıştık. Oradan izin almak için de Edirne Valiliği’ne gittik. Bürokrasi trafiğinde şu an Edirne Valiliği’nde tıkanmış durumdayız. Arama çalışmaların başlatılmasını istiyoruz. Bu olayın yargısal boyutunu sonuna kadar sürdüreceğiz.” dedi.
Mülteci avukatlarından Ahmet Baran Çelik, Suriye sınırında da mültecilerle ilgili faciaların yaşandığını söyleyerek, “Yaptığımız araştırmalara göre 2011 yılından 20 Ağustos 2021 yılına kadar Suriye sınırında 502 kişi askeri yetkililer tarafından öldürüldü. Tespit edebildiğimiz kadarıyla 502 kişinin 67’si kadın 92’si çocuk. Bunun yanı sıra 742 de yaralama olayı var. Bunlar sistematik hale dönüşmüş durumda. Buna ilişkin raporu gelecek hafta açıklayacağız.” dedi.