Dava ile alakalı tüm anlık gelişmeleri Twitter/X hesabımızdan takip edin.
Narin davasının 3. gününde, Askeri Üsse ait kamera görüntüleri izlenecek. Diyarbakır Ana Jet Üssüne ait ve Narin’in katledildiği köyü 360 derece açıyla gören kameraya ait görüntülerin izlenmesini avukatlar talep etmişti. Mahkeme başkanı, bugün yapılacak duruşmanın oturumunda görüntülerin ellerine ulaştığını ve izleneceğini açıkladı.
————-
Duruşmadaki ifadelerden bölümler
Salim Güran ile 15 yaşındaki işçisi R.A. arasındaki konuşmanın Kürtçe ses kaydı salonda dinletildikten konuştu:
“Bu dosyayla ilgili manipülatif haberler yapıldı. Biri de bu ses kaydıydı. Bu ses kaydında bir ölüden bahsedildiği söyleniyordu. Bu doğru değil. Ama bugüne kadar savunmalarında bir cihaz olduğunu söylüyordu. Şimdi bunun fıskiye olduğunu söylüyor. Bu çelişkiyi açıklasın. Ayrıca bilirkişi tarafından kaydın tekrar dinlenmesini istiyoruz.”
Salim Güran: “Kaçak elektrik için kullandığımız cihaz vardı. O da oradaydı. Bu son fıskiyenin düştüğünü söylediğim konuşma. O elektrik için olan cihaz da oradaydı.”
Ses kaydının Türkçe’ye çevirisinde hata olduğu tartışmaları var.
Diyarbakır Barosu eski Başkanı Nahit Eren’in talebi üzerine Nevzat Bahtiyar heyetin önüne getirildi.
Nahit Eren: “Adli Tıp Narin’in naaşının bulunduğundan 18-19 saat önce tespit edildiğini söyledi. Bu naaş tamamen su içinde değildi. Çünkü naaşın üzerindeki böcekler suyun içinde yaşamaz. Önce başka bir yere götürüp sonra bulunduğu yere getirmiş olabilir misin?”
Nevzat Bahtiyar: Hayır
Nahit Eren: Çuval tamamen suya mı gömülmüştü?
Nevzat Bahtiyar: Çuvalın birazı dışarıda kalmıştı.
Nahit Eren: Dışarıda kalan kısım, suyun üzerinde mi kaldı?
Nevzat Bahtiyar: Evet
Mahkeme Başkanı, üzerindeki cübbeyi çıkarttı ve Nevzat Bahtiyar’a sordu:
“Verdiğin beyanlar doğru mu? Beyanlarında birilerine iftira var mı?”
Nevzat Bahtiyar: Yok
“Yeni kamera görüntülerinde yeni deliller çıkınca bize söylediğinden farklı şeyler olacak mı?”
Nevzat Bahtiyar: “Bilmiyorum hatırlamıyorum”
“Hatırlamıyorum değil, dediklerin dışında bir şey çıkar mı?”
Nevzat Bahtiyar: “Hayır”
Narin’in cansız bedeninin bulunması sonrası Adli Tıp’ın önünde “Gidin yalan konuşun” diye bağırdığı görüntüsüyle gündeme gelen Oya Yorulmaz, tanık sıfatıyla ifade verdi:
“Narin’in ailesi dayımlar oluyor. Adli Tıp’ın oraya gittik. Basın arkamdan geliyordu. Basına, ‘Gidin yalan konuşun’ dedim. Kardeşim de ağzımı kapatırken vurduğu sanıldı. ‘Abla sus’ diye uyardı.”
Mahkeme Başkanı: “O lafı basına mı söylediniz gerçekten? Biz sanıklara dediniz sandık.” Yorulmaz: ” Basına dedim. Ferit Demir’e dedim.”
Nevzat Bahtiyar’ın avukatı konuşuyor: “Zorunlu müdafi olarak atandığımda kalıp kalmamak konusunda çok arafta kaldım. Narin kızımızın katilinin bulunmasına katkıda bulunmak için dosyada kalmaya karar verdim. Nevzat Bahtiyar, kızımızı öldürmediğini; öldürüldükten sonra dereye götürüldüğünü söylemiştir. Ancak burada hakaretler edilmiş ve medyada algı oluşturulmaya çalışılmıştır. Nevzat Bahtiyar, öldüren kişi algısı oluşturulmaya çalışılsa da buna izin verilmeden gerçek katilin ortaya çımasını istiyorum. Nevzat’ın itiraflarına ekleyecek bir şeyimiz yok. Tutuklulukla ilgili değerlendirmeyi mahkemeye bırakıyorum.”
Anne Yüksel Güran: “Tüm dünyadaki en acılı anneyim. Ben ne çektim bir Allah, bir ben biliyor. Beni kayınımla suçluyorlar. Bir şal ile suçluyorlar. Katili olsam söylemez miydim? Ankara’dan mafyalarla tehdit etti. Memur kadına ‘Enes’e ne yapacaklar?’ dedim.
Beni Enes’le suçluyorlar. Polis memuru yüzüme tükürdü defalarca. Benim yerimde Nevzat’ın ailesi olsaydı, onlar işkence görseydi belki itiraf edeceklerdi. Beni asın, öldürün, namusuma laf etmesinler. Güran ailesi limon gibi sıkılıyor. Kameralar çıksın, Nevzat değilse, biz hapiste kalalım.
Biz suçsuzuz, yemin ederim. ‘Kayınınla yatmışsın’ diyorlar. Niye kimse bize inanmıyor. Kime ne yapabiliriz biz?
(Ağlayarak anlatıyor. Salonda hıçkırık sesleri duyuluyor. Ali Rıza Güran sesli biçimde ağlıyor.) Nevzat biliyordu.
Güranların erkekleri davetiye dağıtmaya gidecek diye. Narin eve gelmedi. Narin eve gelmedi. Kızım biliyordu aile nasıl üzerine titriyordu. Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum. Çıkartılsın kameralar. Salim benim abim. Narin’in katili çıksın. Kanı yerde kalmasın. Allah’tan büyük müyüz?
Güran ailesi her şeyi yapar diyorlar. Bu kadar okumuş insan bunu söylüyor. Güran ailesi nedir? Bugüne kadar kime ne zulüm yapmış. Neden bize böyle yapıyorsunuz. (Nevzat’ı göstererek) Köye sonradan geldi, babası kime ne yaptı? Kendi çocukları burada büyüdü. Bunu Allah’a havale ediyorum.” Yerine geçerken: “Beni öldürdünüz, mahvettiniz bizi. Güran ailesi Allah’tan daha mı büyüktür?” diye seslendi.
Anne Yüksel Güran’ın avukatı: “Türkiye’nin Yüksel Güran’a özür borcu vardır. Toplumsal eşitsizliğin bu kadar derin olduğu bir coğrafyada, eğitim alamamış bir Kürt kadınına kendisini yeterli şekilde ifade edemeyen bir annenin jest ve mimikleri şeytanlaştırılmaya dönüştürülmüştür. Kızının mezarını görememiştir.”
Yüksel Güran’ın avukatı daraltılmış baz kaydı raporuyla ilgili çelişkiler olduğunu iddia ettiği örnekler anlattı: “Daraltılmış HTS kayıtları raporunda Salim Güran’ın 18.59’da Arif’in evinde olduğu yazıyor. Okulun kameralarına göre o dakikada Salim Güran arabayla okulun önünden geçiyor.”
Mahkeme Başkanı, Narin’in abisi Enes Güran’ın madde kullanımıyla ilgili raporun negatif olduğu bilgisini paylaştı.
Mahkeme Başkanı: “Bana mesaj geldi. Enes’le ilgili rapor çıkmış. Negatifmiş.”
Enes Güran, son beyanı için heyetin önüne getirildi: “Bana işkence yapan adamlar bu salonda, bana bakıyorlar. İfadelerinde çelişkiler var diyorlar. İl jandarmada nasıl işkence gördüler demiyorlar. Kardeşimi rüyamda gördüm intiharı düşündüm.
Son bir kez babamın sesini duyayım dedim. (Ağlayarak) Bana gelmiş annenle amcan arasında ilişki var mı diyorlar, bu nasıl soru?” (Aileden diğer insanlar ağlıyor.)
Yerinen dönen ağabey Enes Güran’ın “İçim dolu, konuşmak istiyorum.” demesi üzerine Mahkeme başkanı konuşması için geri çağırdı.
“Enes Güran: Kardeşimi bulsunlar diye abi dediklerim İl Jandarma’da bana ilk olarak amcanla annen arasında bir şey var mı diye sordu. İl Jandarma’da bizi ezdiler. Kolumdaki ısırığı ben gösterdim. Yarın görürlerse Narin mi ısırdı derler diye komutana kendim gösterdim. İl Jandarma’ya götürüp tokatlamaya başladılar.
Narin mi ısırdı dediler. İçeride getirdikleri çorbaya ilaç koyuyorlardı. Ağzımdan bir koku çıkıyordu. Bir kere içmedim. 6 kere geldiler. Uykun yok mu diye sordular. Sen değil başka biri yaptıysa itiraf et. Senin yaşın küçük cezaevine girmezsin dediler. Ben cezaevine gireyim katil bulunsun dedim. Bir haberci geldi kardeşinin cesedi bulundu dedi.
Ben inanmadım. Bir komutan başın sağ olsun dedi. Keşke kardeşim değil ben ölseydim diye ağlarken bi komutan gelip ‘Sen niye ölüyorsun çakal’ dedi. İki yıldızlı bir komutan geldi. Rapor çıktı annenin ilişkisi var. Ters kelepçeliyken vurdular. Niye vuruyorsun dedim “canım istedi” dedi.
Annemi dövdükleri videoyu izletip güldüler. Mahkum anneme hakaret ediyordu. Ben ona laf edince gardiyan gelip “Adam doğru söylüyor” diyordu. Beni gerekirse yıllarca hapiste tutun. Beni Narinimle suçlamayın. İşkence edenlerden 4-5 tanesi burada. Gözleri hep bende. Duvar arkasından bana bakıyorlar. Ben Narinim için ağlıyorum. Benim suçum varsa, annemin varsa amcamın varsa, susan olduysa Allah belasını versin.”
Ara karar verildi
Mahkeme Başkanı:
Dosyanın taraflarının kamera görüntülerini istediği, duruşma sırasında söz konusu görüntülerin hard disk ortamında mahkemeye gönderildiği anlaşıldığından ilgili hard diskin dosya arasına alınmasına, tarafların söz konusu hard diski istemeleri halinde bir örneğinin taraflara verilmesine;
görüntülerin yer aldığı flash belleğin dosya taraflarının taleplerini karşılamadığı tespitinin dosya taraflarının anlaşılması karşısında gelecek celse beklenmeksizin mahkeme heyetinin ivedi karar vererek eksikliği gidermesine, yine başka bir talep olması halinde duruşma günü beklenmeksizin ivedi bir şekilde değerlendirilmesine;
“daraltılmış baz olarak adlandırılan raporun içeriği dikkate alındığında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak raporu hazırlayanların hangi yöntem ile hangi baz verilerini kullanarak hangi cihazlarla, hangi kriterlere uyularak ve dayandıkları bilimsel tekniklerin neler olduklarını gösteren ayrıntılı ek rapor alınmasına;
sanık müdafilerinin talep ettiği Şahingöz adlı kameranın, kayıt yapmadığının belirtilmesi karşısında söz konusu kameranın 15.00-17.00 saat aralığını gösterir varsa kamera kayıtlarının yoksa neden kayıt yapılmadığını gösterir bilgi ve belgelerin Bağlar İlçe Jandarma’dan istenmesine;
duruşmanın 26 Aralık perşembe gününe ertelenmesine, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmiştir.