AK Parti’nin “hayati tehlike” oluşturduğu gerekçesiyle hazırladığı, sokak köpeklerinin uyutulmasını da öngören yasa teklifi siyaseti de, toplumu da ikiye böldü. AK Parti’ye Cumhur İttifakı’ndan destek yükselirken, uyutmayı öldürmekle eş tutan muhalefet yasa teklifinin meclise nasıl şekilde geleceğini merak ediyor.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in “Toplumda zıt talepler olmasına karşın önümüzdeki hafta meclise sunmayı planlıyoruz” dediği teklife Büyük Birlik Partisi’nden sonra Yeniden Refah Partisi de (YRP) destek verme kararı aldı.
Sokak köpekleri konusunda en radikal parti YRP Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Geyveli, pozisyonlarını Serbestiyet’e anlattı:
“Sokak hayvanları yüzünden mağdur olanlar seslerini duyuramıyorlar”
“Sokak hayvanları konusunda Türkiye ile Hindistan birbirlerine rakip olma yolundalar. Gelişmiş ülkelerin hiçbirinde sokak hayvanı diye bir tabir söz konusu değildir. Başıboş sokak hayvanı diye bir tabir asla yoktur. Hukuken de yok. Mama lobisi bazı milletvekilleri kanalıyla da güçlendi. İthalat yoluyla mevcut pazarı ellerinde tutuyorlar.
Mama sektörüne ek olarak bir de ayrı aşılama ve ilaçlar var. Onlar da tamamen ithal, yani yurtdışından geliyor. Aslında Türkiye’nin ekonomik olarak çökertilmesine bir darbe de bu sokak hayvanları kanalıyla yapılıyor.
Sokak hayvanlarına destek verdiğini söyleyen 400’ü aşkın dernek var Türkiye’de. Ama sokak hayvanlarına karşı insanların haklarını koruyanların, köpeklerce ısırılan, öldürülenlerin haklarını koruyanların kurduğu iki dernek var ve bu dernekler mağdur insanların seslerini duyuramıyorlar.”
“Turizm kötü etkileniyor”
“Amerika ve İngiltere, Avrupa Birliği ülkeleri kendi vatandaşlarını Türkiye’deki sokak hayvanları tehlikesine karşı uyarıyor. Bu hayvanların kuduzlu olduğunu söylüyorlar. Bizim turizmimiz başıboş sokak köpekleri yüzünden kötü etkileniyor.”
“Şimdi 10 milyon. 60 milyon sokak köpekle karşı karşıya kalmak üzereyiz”
“10 milyon sokak köpeği olduğunu tespit ettik. Bu hayvanları belediyelerin küpelediğini söylüyorlar ama gelin görün ki asla küpelemiyorlar. Bu küpelerin yüzde 90’ından fazlası sahte. Dolayısıyla köpekler üremeye devam ediyorlar. Şu an için her bir kişiye 8 tane sokak hayvanı düşerken, beş sene sonra her bir sokak hayvanına 8 insan düşecek. 60 milyon köpekle karşıya karşıya kalmak üzereyiz. Tam bir işgal.”
“Elimde sopayla çocuğumu karşılamaya gidiyorum”
“Önceliğimiz canlıların hepsinin hayat haklarının sağlanmasıdır ama önce insan. Ben Çankaya’da yaşıyorum. Akşam elimde sopayla çocuğumu karşılamaya gidiyorum. Çocuk tek başına sokakta yürümeye korkuyor, biz anne ve babalar endişeleniyoruz, korkuyoruz. Sokak köpekleri yüzünden sokaklarda can güvenliği yok.
Şu an yılda 300 bin sokak hayvanı saldırısı oluyor Türkiye’de. Bunu da şu an için kuduz aşısı yapılan hayvan sayısından biliyoruz.”
“Kısırlaştırmak çözüm değil. Acı ama uyutmaktan başka çare yok”
“Türkiye’deki mevcut imkan ve kabiliyetlerle beraber ancak sokak hayvanlarının sadece yüzde 30’u kısırlaştırılabilir bu da kısırlaştıramadıklarımızın sokak köpeği popülasyonunu sürekli artıracak oranda olduğunu gösteriyor. İpin ucu kaçmış durumda.
Tabii ki acı bir durum. Ama bunları artık dişi erkek diye ayırmak lazım, bir şekilde toplama alanlarına toplamak lazım. Hastalıklı olanları uyutmak lazım. Evet acı ama uyutmaktan başka çare yok. Dernekler madem sevgi dolular, bunları sahiplensinler. Benim yürüdüğüm yola, parka, bahçeme mama ve su kabı koymak nedir? İyi de, ben korkuyorum. O ne olacak?
Etkin bir kısırlaştırma yönteminin sonuç vermeyeceğini de görüyoruz. Diyelim ki bunları kısırlaştırdık. İyi de bu hayvanlar, insanlara tecavüz etmiyor. Bunlar ısırıyorlar. Bunlar saldırıp yaralıyorlar, öldürüyorlar. Kısırlaştırmak saldırganlığa engel olmuyor ki.”