İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ni Azerbaycan’ın diğer bölgelerine bağlayacak Zengezur Koridoru projesiyle ilgili, İran’ın komşu ülkelerinin sınırlarında herhangi bir değişikliğin ülkesi için kırmızı çizgi anlamına geldiğini ve “tümüyle kabul edilemez” olduğunu söyledi.
İran Zengezur’un açılmasından epeyi endişeli anlaşılan. Bunun nedenleri var. Birinisi Azerbaycan ile Ermenistan’ın barış anlaşması imzalanacak olmasından memnun değil. Azerbaycan ile Ermenistan ihtilafında İran sessizce Ermenistan’ı destekledi. Bunun başlıca iki nedeni vardı. İran bünyesindeki oldukça fazla Azeri kökenlilerin mevcudiyetinden rahatsız. İkincisi Azerbaycan Ermenistan ile meşguldü. Dolayısıyla Azeri-Ermeni ihtilafı İran’ı rahatlatan bir durumdu. Zengezur koridorunun barışçı bir çözüme kavuşması İran’ın Ermenistan’la bağlantısını kesecek. Zengezur, Nahcivan-Azerbaycan-Türkiye bağlantısını sağlayacak. Ancak, bu konu Azeri-Ermeni ilişkilerinin en zor kısımlarından biri.
Ayrıca Ermenistan-Azerbaycan-Gürcistan ve Türkiye arasında artması beklenen ticaret İran’ı büyük ölçüde devre dışı bırakabilir. İran üzerinde çeşitli uluslararası ve ulusal yaptırımlar da bulunuyor.
Serbestiyet sütunlarında Zengezur koridoru konusunda ayrıntılı bir yazı ahiren çıkmıştı.
Son zamanlarda Ermenistan ve Gürcistan yüzlerini Batıya çevirmiş durumdalar. Kısacası, İran, Rusya gibi Kafkaslardan dışlanmış olacak. İran bu nedenle de Türkiye’nin BRİCS üyeliğini destekliyor.
İran’ın elindeki tek koz Hazar altı boru hattı. Zira, İran Hazar denizinin kullanılması konusunda söz sahibi olduğu görüşünde. Bu boru hattı gerçekleşirse İran enerji nakli konusunda da bir ölçüde devre dışı kalacak.
İşte bu nedenlerle İran, Zengezur yerine Ermenistan’ın tercih ettiği “Barış Koridoru” projesine destek veriyor. Ermenistan önerisi bir ölçüde Türkiye’yi dışarıda bırakıyor. Rusya da İran gibi Ermeni projesini destekler.
Kafkaslardan da dışlanmış bir İran, Gazze harbinden sonra nükleer bomba üretme faaliyetlerine hız verebilir.
Nitekim, Uluslararası Atom Enerjisi Direktörü Grossi yakın zamanda Tahran ziyareti sonrasında sunduğu raporda İran’ın nükleer programının geliştiğini, Trump’ın ABD’yi geri çektiği 5’li anlaşmada izin verilen zenginleştirilmiş uranyum miktarını 27 misli arttırdığını, 3 nükleer bomba üretecek duruma geldiğini açıkladı. Yanlızlaşmış bir İran’ın nükleer silahların yayılmasının önlenmesi anlaşmasından çekilebileceğine de işaret ediyor.
İran’ın bulunduğu bölgede ağırlığını hissettirmesi için Hizbullah aracılığı ile vekalet savaşları yetmez. Ayrıca, Hizbullah son zamanlarda önemli darbeler yedi. Batıda Gazze halkına duyulan sempati Hizbullah için duyulmuyor. Ayrıca, Lübnan’ı adeta esir almış Hizbullah bu durumunu devam ettirebilir mi!
Bu gelişmeler ve yediği darbeler karşısında İran, maalesef nükleer güce başvurabilir. Onlar da nükleer silah sahibi olmanın ayrıcalık verdiğini görüyor.