“Tekirdağ’ın Saray ilçesinde yaşayan Piyade Er Caner Sarmaşık vatani görevini yaptığı Suriye’de intihar ederek yaşamına son verdi”
30 Nisan günü haberlerde bu cümle ile yer alan er Caner Sarmaşık’ın ölümü ile ilgili Türkiye’deki Roman toplumundan yükselen tepkiler, Sakarya’da protesto gösterisine döndü.
Sakarya Romanlar Derneği Başkanı Orhan Tangel ve Güzel Parti İl Başkanı Aydın Canbaz’ın da katıldığı gösteride Caner Sarmaşık’ın fotoğraflarını taşıyan kalabalık yolu kapattı. Kalabalık büyük bir bayrak açarak, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” diye bağırdı.
İddialara göre Roman asker Sarmaşık, Suriye’de görev yaptığı bölüğün komutanının ırkçı mobbinglerine maruz kaldı.
Bölük komutanı, okuma, yazma bilmediği halde Caner Sarmaşık’a bir kağıt verip ezberlettirmeye çalışmış, “Şopar, siz anca teneke çalıp oynarsınız, bu kadar metni bile ezberleyemiyorsun” diye hakaret etmiş, Sarmaşık durumu ailesine bildirince aile muhtarlık üzerinden bölük komutanına ulaşmış ama bu şikayet ırkçı tacizleri artırmıştı.
Sarmaşık’ın ailesine ikinci şikayetinden birkaç gün sonra ise Caner Sarmaşık’ın intihar ettiği haberleri basında yer aldı.
Protesto gösterisinde konuşan Sakarya Romanlar Derneği Başkanı Orhan Tangel’e göre olay intihar değil, cinayet:
“Kırklareli’den Caner kardeşimiz Şırnak’ta askerlik görevini yapmakta. Caner kardeşimiz gönüllü olarak sınır harekatına katılmak istiyor fakat oradaki bölük komutanı bu arkadaşımıza roman olduğundan dolayı “şopar öyle yap, şopar böyle yap” gibisinden hakaretler ediyor. Caner kardeşimizin “Bana şopar demeyin” ve “bu roman kelimesiyle önüme çıkmayın” diyor fakat bölük komutanı da bu arkadaşımızın okuma yazması olmadığından dolayı bu arkadaşı rencide etmek için elinden geleni yapıyor. Git evine bunu ezberle diyor. Komutanım ben bunu nasıl ezberleyeyim benim okuma yazmam yok diyor. Komutanının üzerine gitmesi nedeniyle Caner kardeşimiz ailesini arayarak bu komutan ‘benim üzerime çok geliyor ne yapacağımı bilemiyorum’ diyor. Ailesi de muhtara gidiyor ve muhtar da bölük komutanını arıyor. Aradığında bölük komutanı tabii, “Ben buna gıcık oluyorum, ben bunu ezeceğim, elimden geleni yapacağım” diyemiyor. Sonrasında komutanı tekrardan bu çocuğa, “Sen aileni niye arıyorsun, bizi şikayet ediyorsun” gibi cümleler kullanıyor. “Allah’ın şoparı, geri zekalı” gibi hakaretlere maruz kalıyor Roman olduğundan dolayı. Bu konuşmadan sonra tekrar ailesini arıyor, “Bana sizinle konuştuğum için yine ‘Seni bak ne yapacağım, seni gerekirse burada öldüreceğim, burada gömeceğim ve ailene de bu onuru, şehitliği yaşatmayacağım’ gibi cümleler kuruyor” diyor. Bu çocuk askeri silahla kendini vurarak intihar etmiyor. Küçük silahla ve bölük komutanının silahıyla vuruluyor bu çocuk. İntihar süsü veriliyor. İntihar eden hiçbir kişi silahı kalbine doğrultmaz. Direkt kafasına tutar. Bu bir kere mantık dışı. Bu komutan bu çocuğu vurmuştur arkadaşlar. Bunun araştırılmasını istiyoruz. Devlet büyüklerine sesleniyorum, bu ırk ayrımcılığı, bu millet ayrımcılığı devam etmesin. Devam ederse biz bunun peşinde duracağız. Bu eylemleri Türkiye’nin her yerinde gerçekleştireceğiz. Lütfen daha büyük olaylara maruz kalmadan bu olayı araştırın. Araştırın derken, bu komutanın yargılandığını tüm Roman camiası önünde sergilemelerini istiyoruz. Takipçisi olacağız bu sürecin. Vekillerimizi de aradım, ailenin yanına gidiyor. Gerekirse tekrar otopsi raporu yapılsın. O çocuğun cenazesine giren insanlar kalbinde bantlar olduğunu söylüyor. İntihar eden hiçbir insan silahı kalkıp da kalbine doğrultmaz. Direkt kafasına doğrultur.”
Yolu kapatan protestocuların yanına giden Sakarya İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, “Değerli vatandaşlarımız, şu anda tam olarak ne olduğunu bilmediğiniz bir haber üzerine burada toplanarak yasakları ihlal ediyorsunuz. Şimdi sosyal medyadan veya kulaktan kulağa duyduğunuz bilgilerin doğruluğunu hiçbirimiz bilmiyoruz. Dolayısıyla bu pandemi yasaklarının geçerli olduğu bu vakitte yapmış olduklarınız kanuna aykırıdır” dedi.
Grup, daha sonra olaysız bir şekilde dağıldı.