Karar TV’de Yıldıray Oğur ve Elif Çakır’ın konuğu olan PanoramaTR Araştırma Direktörü Hatem Ete, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı’nın ortak Cumhurbaşkanı adayı açıklanmasının ardından anketlerdeki son durumu anlattı.
Ete’nin açıklamaları şöyle:
“Yeniden Refah, Cumhur İttifakı ile bir eksene girseydi oyunun yarısını kaybederdi”
İktidar ve muhalefet bloğunun bir sürü rengi kendi bünyesinde barındırması her ikisinde desiyasetsizliğe yol açtı. Ama bu siyasetsizlik eski kültürel ön yargıları, sosyolojik olarak dayandığı siyasal dinamikleri de yok etmiyor. Yani Millet İttifakı’nda bir CHP, İYİ Parti ağırlığı var. Cumhur İttifakı’nda bir AK Parti, MHP ağırlığı var, buna muhafazakar-milliyetçi eksen diyoruz. Bu iki eksene de girmek istemeyen seçmen için küçük partiler güçlü bir adrese dönebiliyor ve bu partilerin varlıklarını sürdürebilmesinin yolu da her iki ittifaktan da rahatsız olan seçmenin adresi olma üzerine kurgulanıyor.
Yani mesela Yeniden Refah seçmeni pekala Saadet Partisi’ne de gidebilir. Bir kısmı gelecek ve DEVA’ya da gidebilir. Fakat Saadet, Gelecek ve DEVA, Millet İttifakı’nda olduğu için ve bu seçmen Cumhur İttifakı’ndan ayrılıp Millet’e de geçmek istemediği için Yeniden Refah bir adrese dönüşüyor. Burada eğer Yeniden Refah, Cumhur İttifakı’yla böyle bir eksene girmiş olsaydı, çok büyük bir ihtimalle Yeniden Refah’ı iki düzeylerinde ölçüyorsak, bunun yarısını kaybederdi zaten.
“İnce’yi yüzde 5-7 arası ölçüyoruz”
Muharrem İnce’yi biraz farklı değerlendirmek lazım. Yeniden Refah’ın bir geleneği var. Muharrem İnce yeni bir durum. Çünkü Memleket Partisi bir süredir var ama bir süre boyunca Memleket Partisi bizim ölçümlerimizde yüzde biri geçemedi. Şimdi ilk defa Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ilan edildikten sonra bir Muharrem İnce’yi adres gören bir seçmen grubu var. Yüzde beş-yedi arası ölçüyoruz biz Muharrem İnce’yi bu ay ve bu, bir ilk defa gerçekleşen bir şey. Biz genel olarak bu hızlı oy artışlarda ya da değişikliklerde çok tedirgin oluruz. Çünkü seçmen bu kadar hızlı fikir değiştirmez. Fakat daha genel bir yerden cevap vereyim buna. Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı muhalefetin bütün partileri için denklem değiştirici bir dinamik olmuş gibi gözüküyor. Millet İttifakı içerisinde oy oranı değişmeyen parti yok.
“Kılıçdaroğlu’na duyulan tepkinin tamamen ideolojik olduğunu zannetmiyorum”
Öteden beri bizim sorduğumuz ‘muhalefetin adayı kim olursa olsun, oy verir misiniz’ sorusuna ‘vermem’ diyen, ‘ya sandığa gitmem ya Erdoğan’a oy veririm’ diyen, İYİ Parti’nin 3-6 Mart kriziarası dönemdeki tutumuna hem önce ayrılması sonradan geri gelmesi üzerine kimisi ayrıldığı için, kimisi geri döndüğü için, kimisi bu tutumunu sürdürmeyeceği, sürdürmediği için öfkelenen bir kesimin oyunu alıyor Muharrem İnce. Şöyle söyleyebilirim: Muharrem İnce’nin aldığı oyun yaklaşık yüzde altmış, yüzde yetmişi 40 yaş altı. Neredeyse yüzde ellisi 18-24 yaş arası. Yani tamamen yeni oy verecek, ilk defa oy verecek.
Eğer okumamız doğruysa, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına duyulan bu tepkinin tamamının ideolojik olduğunu da zannetmiyorum. Yani bir kısmı ‘ne Erdoğan ne Kılıçdaroğlu mahkum muyuz biz’ diye bir tutum da var burada.
“İnce yüzde 10, Memleket Partisi yüzde 5’in üstünde”
Muharrem İnce, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 10’u geçiyor ilk turda. İlk refleksi söylüyorum size. Yani bunu bir 15 gün sonra tekrarlamak lazım belki. Parti olarak da yüzde beşleri, altıları, yedileri buluyor farklı farklı araştırmalarda. Biz de beşin üstünde gördük. Bu, seçimi kazandıracak bir sistem mi emin değilim ama ikinci tura ikinci tura atacağı kesin. Bunun yüzde ellisi kırkı, herhangi bir siyasal geleneğe yaslanıp bu siyasal gelenek üzerindenKılıçdaroğlu’nun uygun bir aday olmadığını düşünerek tepki gösteren seçmen, kanaatimceseçime yakın bir zamanda biraz daha durulup azalacak. Vazgeçecek.
Ümit Özdağ’a göre de bir anlamı var bence Muharrem İnce’nin. Ümit Özdağ da mesela hani bir ara bir şey oldu, sonra duruldu. Ümit Özdağ’ı da yüzde birlere düşürmüş gözüküyor bu ay, bir ara yüzde üç, üç buçuk diye ölçtüğümüz o tepki oyu kendine şimdi bu bir adres arıyor sürekli. Bu kitleyi bence ilk defa ete kemiğe büründürüp kamuoyunun önüne burada anlamlı bir kitle var diye yaratan Cem uzandı. Mesela 2017-2018-2019’lara kadar MHP’de yer aldı o. İYİ Parti kurulduğunda İYİ Parti’ye gitti. Bu kitle şimdi Muharrem İnce’yi kendine adres aldı. O yüzde üçlük dörtlük kesimin bu olduğunu düşünüyorum.
“Cumhur İttifakı’nı yüzde 40 üstü görüyoruz”
Cumhur İttifakı’ndan neredeyse bir değişim yok. Hıbu ne kadar görünüyor şu anda mesela Cumhur İttifakı sizinle? Cumhur İttifakı’nı biz yaklaşık dört aydır yani Erdoğan. Kırk üstü görüyoruz. Kırk üstü yani partilerin genel seçimlerdeki muhtemel oyunu kırk üstü görüyoruz. AK Parti artı MHP, 41-42 civarında bir şeye sahip. Dört beş aydır, bu ay da değişmemiş.
“Erdoğan’ın oyu yüzde 40’ın biraz üstünde”
Erdoğan daha düşük çünkü Cumhur İttifakı’nda, özellikle MHP’lilerin yüzde on on beşi hemen hemen her ankette çıkıyor, Erdoğan’a oy vermeme tutumu. Doğrudan tercihleri sorduğumuz zaman kırkın altında Erdoğan.
Kararsızları dağıttığımızda kırkın biraz üstüne çıkıyor Erdoğan. Bu ayın bir önceki aydan hiçbir farkı yok Erdoğan açısından. Deprem de bir şey değiştirmedi. Trendi durdurdu sadece deprem.
“HDP’de 3-4 puan düşüş var”
Üç dört puanlık bir oy düşüşü var HDP’de. Hadi üç diyelim. Büyük bir ihtimalle Kılıçdaroğlu’nun adaylığı üzerinden aslında CHP’ye de gitmesi muhtemel. Fakat HDP’yi tercih eden bir kitle CHP’ye yöneldi. Millet İttifakı ve Kılıçdaroğlu’nun oyu nasıl? Önce oradan başlayalım.
“İYİ Parti’de 3-4 puan düşüş var”
İYİ Parti’de bir düşüş var mesela. Üç dört puanlık bir düşüş var. İYİ Parti’demuhtemelen bir kısmı CHP’ye bir kısmı Muharrem İnce’ye gitti. İYİ Parti’nin masaya geri döndükten sonra niye ayrılıp niye döndüğünü konuşmak istememesi ve şu anda da kampanyaya aktif ve dinamik bir destek vermemesi bu oy kaybınındevam etmesini mümkün kılıyor diye görüyorum. Yani burada İYİ Parti ayrılma ve geri dönme gerekçeleriyle yüzleşip kamuoyuna anlatırsa eğerBu oyun bir kısmı geri gelebilir. Ama olmazsa orada bir kırılma olmuş gözüküyor.
“CHP’de 3-4 puanlık yükseliş var”
CHP’de de 3-4 puanlık bir yükseliş var. Geçtiğimiz aya kadar, son altı aydır oy kaybediyordu CHP. En son yüzde 22-23’e kadar düşmüştü CHP’nin oyu. Millet İttifakı’ndaki her arıza, her ayrışma, her ihtilaf aslında CHP’ye oy kaybettirdi çünkü CHP o işin lokomotifiydi ve o lokomotif yani rotada beliren her türlü şüphe insanların CHP’ye yönelmesinde de bir yol açıldı. Şimdi bu adaylık krizi netleşince CHP’de biraz yükselmiş gözüküyor. Üç dört puanlık bir artış var CHP’de de.
“DEVA, Gelecek, Saadet yerlerini muhafaza ediyorlar”
DEVA, Gelecek ve Saadet eski yerlerini muhafaza ediyorlar. Yani birle iki arası bir şeyde duruyorlar.
“Kılıçdaroğlu, Erdoğan’dan biraz daha önde”
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’dan biraz daha önde. Fakat biz HDP’nin de aday çıkardığını düşünerek bu araştırmayı yaptık. Biraz da bu durum Muharrem İnce’nin oyuna bağlı. Bu akımı Muharrem İnce sürdürürse Erdoğan daha önde ikinci tura geçer. Çünkü İnce’nin muhalefet kanadından aldığı oy daha fazla. Muhalefete gitmesi beklenen oyun yüzde 70’ini İnce alıyor. Kararsız kesimin Kılıçdaroğlu’na oy verme eğilimini daha yüksek görüyorum ama bu 2 aylık kampanya kararsız seçmeni sandığa küstürürse, bu durumda da Erdoğan avantajlı hale gelir.