Şanlıurfa Geri Gönderme Merkezi’nde yaşadıkları şiddet, ihmal ve çaresizlik, hepsi de 30 yaşın altında olan yedi göçmeni intihar girişimine sürükledi.
Serbestiyet, intihar girişiminde bulunan göçmenlerin arkadaşlarıyla konuşmuş, olayın ayrıntılarını kamuoyuyla paylaşmıştı. Haberimizden sonra Şanlıurfa Barosu Göç ve İltica Merkezi’nden bize ulaşan avukatlar, intihar eden göçmenlerle görüştüklerini iletti. Bu gelişme üzerine Baro’ya hem intihar girişiminde bulunan gençlerin durumu hem de adını sık sık mülteci ve göçmenlerin yaşadığı hak ihlalleriyle duyduğumuz Şanlıurfa Geri Gönderme Merkezi’nde yaşananlar hakkında sorular sorduk. Baro yetkilileri sorularımıza yazılı olarak cevap verdi.
Türkiye’de bir geri gönderme merkezinde tutulan göçmenler.
Yedi göçmen Şanlıurfa’da neden şampuan içerek hayatına son vermek istedi?
21.11.2022 tarihinde saat 13:00 civarında Şanlıurfa Geri Gönderme Merkezinde 7 Pakistan uyruklu yabancının şampuan içerek intihar girişiminde bulunduğuna yönelik medyada çıkan haberler üzerine Göç ve İltica merkezi olarak ivedi bir şekilde Geri Gönderme Merkezi’ne gidildi. İl Göç İdaresi müdürü ve Geri Gönderme Merkezi müdürü ile yapılan yüz yüze görüşmeler neticesinde sağlık durumlarının iyi olduğu, hayati tehlikelerinin olmadığı, tedbiren 24 saat müşahede altında tutulduklarının bilgisi verildi. Şahıslar hastanede oldukları için görüşme sağlanamadı. Ancak şahıslar geri gönderme merkezine alındıktan sonra merkez üyeleriyle birlikte şahıslarla görüşme gerçekleştirildi.
Göçmenler neler anlattı?
Pakistan uyruklu 7 yabancı ile yaklaşık 3 saat görüşme gerçekleştirildi. Yapılan görüşmelerde genel olarak ekonomik ve siyasi sebeplerle Pakistan’dan çıkıp İran üzerinden Türkiye’ye geldikleri öğrenildi. Türkiye’de hiç kimlik başvurusunda bulunmadan kimliksiz bir şekilde yaşamlarını idame etmişlerdir. Şahıslardan 5 yıldır Türkiye’de olan da var 1-2 yıldır olan da var. Kolluk tarafından yapılan rutin kontrollerde hepsi farklı tarihlerde yakalanarak idari gözetime alınmak üzere Şanlıurfa Geri Gönderme Merkezine getirilmişlerdir.
Şahıslarla avukat görüşme odasında birebir yüz yüze görüşme yapıldı. Türkçe ve İngilizce dilleri ile anlaşma sağlandı. Yabancıların sağlık durumlarının iyi olduğu gözlemlendi. Türkiye’de sığınma taleplerinin olmadığı, bir an önce idari gözetimin sonlandırılması ile Avrupa’ya gitmek istediklerini belirttiler. 3 yabancı buradan çıktıktan sonra Avrupa’ya gidemeyecekleri takdirde Pakistan’a tekrar dönebileceklerini belirtti. Buna ilişkin gönüllü geri dönüş yapmak istediklerini ilgili personele belirttikleri halde herhangi bir işlem yapılmadığı söylendi.
İlgili personelle bu durum görüşüldüğünde işlemlerin halen devam ettiği bilgisi alındı. 2 yabancıyı Pakistan’da bekleyen tehlikeler olduğu, döndükten sonra can güvenliklerinin olmadığı belirtildi. Sığınma taleplerinin olduğu hatırlatılmasına rağmen Türkiye’de kalmak istemediklerini bir an önce Avrupa’ya gitmek istedikleri belirtildi. Pakistan’da hayat şartlarının zor olması sebebiyle ülkeden çıktıklarını, sağlık, ekonomik, güvenlik sorunlarının olduğunu ve herhangi bir işte çalışıp Pakistan’da bulunan ailelerine para gönderdiklerini belirttiler. Şanlıurfa’da kimseleri olmadığı için kışlık giyeceklerinin olmadığını belirttiler. İçeride bazen ısıtmanın yeterli olmadığını, bu sebeple üşüdüklerini belirttiler. İçeride bir belirsizlik olduğunu, ne zaman çıkacaklarını bilmediklerini, Pakistan’da bulunan aileleri ile iletişim kuramadıklarını, onların ne durumda olduklarını bilmedikleri ve personelin de buradan çıkamazsınız diye belirttikleri için psikolojilerinin bozulduğunu bu sebeple seslerini duyurmak adına böyle bir girişimde bulunduklarını belirttiler.
Şanlıurfa geri gönderme merkezinde insani şartlar nasıl?Belirli bölümler halinde odalarda idari gözetimler devam etmektedir. Türkiye’nin birçok yerinde geri gönderme merkezlerinin kapasiteleri dolduğu için yabancılar buraya getirilmektedir. Şanlıurfa’da hiçbir bağlantıları olmadığı için para, kıyafet vs. konularında erişim sağlayamamaktadırlar. GGM’nin ana binasının yeni oluşumu ve personelin yeterli sayıda olduğu göz önünde bulundurulduğunda Türkiye’deki diğer GGM’lere nazaran daha iyi şartlar sağlanmış durumda olduğunu söyleyebiliriz. Yaklaşık olarak 700 kişilik bir kapasiteye sahiptir. GGM sistemi tam oturmadığı için aile görüşleri, emanet para yatırma, kıyafet verme gibi kurallar sürekli olarak değişmekte olup aileler bu durumda zorlanmaktadır.
Urfa’da genel olarak göçmenlerin durumu hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Şanlıurfa genelinde birçok idari birim bulunmakta ve işler ivedilikle yürütülmeye çalışılmaktadır. Sınır vilayeti olması sebebiyle diğer vilayetlere göre hareketlilik biraz daha fazladır. Yasadışı girişler fazla olduğu için kayıtsız birçok Suriyeli bulunmaktadır. Bu yıl içerisinde 5 ilde kurulan geçici barınma merkezleri ile yeni kayıt başvurusunda bulunanlar bu merkezlere götürülmektedir. Bu merkezler Kahramanmaraş, Adana, Osmaniye, Kilis ve Hatay’da kurulmuştur.
Merkezlerin şartları geri gönderme merkezlerinden farklı olmadığı için Suriyeliler yeni kayıt başvurusunda bulunmaktan çekinmektedirler. Geçici barınma merkezleri ile kayıtsız Suriyelilerin kayıt altına alınması ve düzensiz göçmenlerin tespiti ile düzenli hale getirilmesi amaçlanmıştır. Ancak bu durum kayıtsız Suriyelilerin sayısını daha fazla arttırmaktadır. Çünkü Suriyeliler geçici barınma merkezinde aylarca kalıp belirsiz bir durum içerisine girmektense kayıtsız bir şekilde yaşamayı tercih ediyorlar.
Geçici koruma sahibi ve uluslararası koruma sahibi hatta ikamet izin sahibi yabancılar için işler gittikçe zorlaşmaktadır. Siyasilerin mülteci karşıtlığı ve nefret söylemleri sonucu birçok değişiklik yapıldı ve koruma prosedürleri zorlaştırıldı. Kayıtsız göçmenlerin kayıtlı hale getirilmesi veya kontrol altına tutulması için çaba sarf edilirken yapılan değişiklikler kayıtsız göçmen sayısını arttırdı. Yine son zamanlarda gelen talimatlara istinaden basit bir suçtan dolayı hakkında ihbar, şikayet, soruşturma veya kovuşturma olan bir yabancı doğrudan idari gözetim altına alınmaktadır. Hakkında takipsizlik veya beraat kararı verilse bile yine idari gözetim altında tutulmaktadır. Bu durumu bilenler, yabancılara yönelik asılsız ihbar veya şikayetler ile mağdur olmalarına sebebiyet vermektedir. Şikayet sonucu herhangi bir dava açılmasa bile yabancı artık hedef haline geliyor, idari gözetime alınıyor, sınırdışı kararı alınıyor ve kimliği kapatılıyor. Bu durum yabancıları çok kolay bir şekilde hedef haline getirmektedir.
Şanlıurfa bilindiği üzere birçok şehre nazaran stratejik bir konumda yer alan kozmopolit bir şehirdir. Kendi içinde birçok milleti ve dili barındıran bir şehirdir. Yabancıların da dil farklılığı gibi bazı önemli unsurlar bulunmaktadır. Her ne kadar tercümanlar eşliğinde işlemler yürütülmeye çalışılsa da göçmen nüfusu göz önüne alındığında zaman zaman yetersiz kalmaktadır. Göç iltica merkezi olarak daha önce yaşanan hak ihlallerine karşı da açıklamalarımız ve raporlamalarımız oldu. Avukat olarak, Türkiye’de kaldıkları süreç içerisinde hukuki alanlarda gönüllü çalışan meslektaşlarımızla birlikte tüm sorunlara çözümü için çalışıyoruz. Bunun yanında baromuz bünyesinde daha iyi hizmet verebilmek için Kürtçe ve Arapça tercümanlar da bulunmaktadır. Göç ve iltica merkezi olarak amacımız ülkemizde yaşayan yabancılara her konuda yardımcı olabilmektir. Merkez olarak Şanlıurfa’da bulunan Sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte bu çalışmalara ortak oluyoruz.
Baro bünyesinde Türkiye Barolar Birliği ve BMMYK ortaklığında yürütülen mülteci adli yardım projesi yılın 8-10 ayı aktif olarak işlemektedir. Barolara yapılan maddi destek ile mültecilere yönelik atamalar ivedi bir şekilde yapılmaktadır. Ancak projenin kapandığı ve bir sonraki açılışına kadar geçen sürede barolar atama yapamamaktadır. Bu süreçte yabancıların adalete erişimleri sekteye uğramaktadır.
Baroların kendi adli yardım yönergeleri ve bütçe engelinden ötürü projenin yürütülmediği zamanlarda yabancılara yönelik atama yapılamamaktadır. Bu hususta baroların adli yardım sistemlerine kuruluşlar tarafından desteğin arttırılması gerekmektedir. Yine merkezimiz bünyesinde cezaevinde bulunan yabancı tutuklu ve hükümlü yabancılara yönelik bir çalışmamız mevcut. Onların yaşadığı hak ihlalleri, zorluklar sırf yabancı oldukları için mahrum kaldıkları hakların tespiti ve raporlamasına yönelik bir çalışmamız halen devam ediyor. Bir daha bu gibi olayların yaşanmamasını temenni ederiz. Olayın takipçisi olduğumuzu siz değerli basın mensuplarına ve kamuoyuna saygıyla sunarız.