İsmailağa Cemaati mensupları ve Nakşibendi çevrelerinde Mahmut Hoca, Mahmut Efendi veya Efendi Hazretleri olarak bilinen Mahmut Ustaosmanoğlu’nun vefatından sonra Fatih-Çarşamba’da cemaat üyeleri ve mahalle sakinleri ile konuştuk. Törene katılamadıkları için İsmailağa Camii’nde toplanıp hatim indiren kadınlardan biri duygularını Serbestiyet’e şöyle aktardı: “Hocamız, cenazesinin kalabalık olacağını tahmin ettiği için, kadınları korumak adına böyle bir emir verdi. İzdihamdan zarar görmeyelim diye. Ama yine de orada olmak isterdik...” Mahalleliler: “CHP’lilerin gelmesinden kimse rahatsız olmadı”, “Onu tanısanız siz de ağlardınız.”
Av. Cem Kaya Karatün: “Belediyeden cenaze arabası alamadığımız için kiraladığımız bir ambulansla bir cuma günü büyük dayımızı İsmailağa Camisi’ne götürdük. O camide hoparlör bile kullanılmıyor. Cemaatin yüzde sekseni sakallı, sarıklı, cüppeli insanlardan oluşuyor. CHP milletvekilliği yapan dayım ‘Cem inşallah buradan dayak yemeden çıkarız’ dedi. Mahmut Hoca’ya, ‘Bu cenaze Alman Mezarlığına, Hıristiyan olan eşinin yanına gömülecek. Bir mahzuru var mı’ dedim. ‘İnsanlara ne oluyor ki? Her yer Allah’ın toprağı, her yer insanlar için ayrılmış. Müsaade ederseniz cenaze namazını ben kıldırayım’ dedi.”
Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota: “Bu politika kesinlikle sürdürülemez. Bu işin sonunda üç ihtimal var: Kur krizi, faiz krizi ya da Türkiye’nin sermaye hesabının kapatılması, yani dövizin sadece enerji, ilaç gibi ihtiyaçlarımızı karşılaması, diğer ihtiyaçlar için ithalatın yapılamamasıdır. Ben üçüncünün olacağını zannetmiyorum. Seçim yılına giriyoruz, bundan kaçınacaklardır ama bu politikanın sürdürülemez olduğu açık. Bu iş ya bir kur kriziyle ya da bir faiz kriziyle sonuçlanacak gibi gözüküyor.”
2018'de İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'na giren ve yok edilen gazeteci Cemal Kaşıkçı davası için Cumhurbaşkanı Erdoğan, "11 Eylül'den sonra 21. yüzyılın en tartışmalı olayı" demişti. Önce davanın dosyası Suudi Arabistan'a gönderildi. Ardından Cumhurbaşkanı Riyad'a gitti. Ve finalde cinayetin emrini veren Veliaht Prens Salman Beştepe'de ağırlandı.
Darbeye teşebbüsten tutuklanan ve altı yıldır cezaevinde olan askeri okul öğrencisi oğluna Yargıtay’dan çıkan tahliye kararıyla kavuşan anne Melek Çetinkaya ‘buruk mutluluk’ yaşıyor. Oğluna kavuştuğuna inanmakta halen güçlük çektiğini anlatan Çetinkaya şimdi tüm askeri okul öğrencilerinin tahliye edilmesi için daha geniş çaplı eylemlere hazırlanıyor. Anne Çetinkaya Serbestiyet’e konuştu: “Adalet yerini bulmadı. Hapiste halen yüzlerce çocuk var. Ankara’ya döndüğümde yeniden eylemlere başlayacağım. Hukuksuzluk sürdükçe ben de susmayacağım."