Uçun kuşlar uçun, doğduğum yere
Şimdi dağlarında mor sümbül vardır
Ormanlar koynunda bir serin dere
Bi Sarıgül olcaktı, şimdi o nerde?
Uçun kuşlar haydin, sandığa doğru
Yüzlerde şimdiden mor gölge vardır
Maarrem’den Meral’den uzanan mendil
Gözyaşım silmeye yetmez, ufaktır.
Evet ağır akar, yorgun mu bilmem
Mehtab evet mi der, hayır mı bilmem?
Sandık gelin gibi mahsun mu bilmem?
Neden her işimde bin bozgun vardır?
SSK'da geçti güzel günlerim
O demleri anar, bugün inlerim
Destan-ı iflası sezip, beklerim
Aklımda yararsız bin akış vardır
Uçun kuşlar uçun, selam götürün
Seçmenin verdiği yetmiyor, gördün
Başkan olamıycam bilirim, yavrım
Saraydan geliyor, bana bu hüzün.
Sandık kapanınca hemen fırlayın
Müdürün emridir, üstüne oturun
Belkim silme oktur, hayır’dır içi
Gene de ruyamı siz hayr’a yorun…
Ben ne idim, bakın görün ne oldum?
Denizleri aşıp geldim göl oldum
Emir buyurulunca, hop, kılıç oldum
Hain dil üstüne bal sayın beni.
Sandık kuşu okla vurulur sandım
Bütün melanetlerden oy, destek aldım
Eski yeni olmaz, hep ona yandım
Ben nasıl anlarım, ona ağlarım…
Tank yürüdü, köprü doldu, şan oldu
Jetlerin bombası havai fişek oldu
Ben sandıydım kurtuluş bayramıdır
Ne bileydim, gene ihtilal oldu?
Uçun kuşlar uçun, burda vefa yok
Hepsi genel başkan, bize biat yok
Feryadıma karşı aks-i sada yok
Bu yangın yerinde soğuk kül vardır
Tanklar yürüdüydü, demokrasiy’çün
Ben saklanmış idim, diriliş içün
Bey’fendi tatildeydi, canı içün
Jetleri kim uçurdu, bilmem ki niy’çün?
Hey müdür, kederin başından aşkın
Bitip tükenmiyor makam-ı aşkın
Sende Deniz gibi daima azgın
Alafucuruk bozduman bi duruş vardır…
Rıza Tevfik'ten tornistan Anonim…