Dünyanın koronavirüs salgınıyla mücadele ettiği şu günlerde BM 2020 Dünya Mutluluk Raporu’nu yayınladı.156 ülkeyi kapsayan ve 2018-2019 dönemi verilerine dayanan araştırmaya göre dünyanın en mutlu ülkesi yine Finlandiya çıktı. BM’nin hazırladığı önceki yedi mutluluk raporunda olduğu gibi bu yıl da en mutlu ülkeler listesinin başında İskandinav ülkeleri yer aldı. İskandinav ülkelerinin yanı sıra İsviçre, Yeni Zelanda, Avusturya ve Lüksemburg da ilk onun içinde.
BM’nin mutluluk raporunun sonunda yer alan ülkeler ise çatışmalar ve aşırı yoksulluğun hakim olduğu ülkeler oldu. Afganistan, Zimbabve ve Güney Sudan.
Türkiye'de gerileme
Türkiye ise bu yılki raporda 93’üncü sırada yer aldı. Türkiye 2019 raporunda ise 79’uncu sıradaydı. Dolayısıyla gerilemiş oldu.
Uzmanlar bu yılki rapor için 2018 ve 2019 yıllarını baz aldı. Raporda koronavirüsün yol açtığı etkenler, alınan önlemler yer almadı.
"Mutlulukta aidiyet ve güven önemli"
Rapor kapsamında ilgili ülkelerde yaşayan insanların mutluluk seviyeleri değerlendirildi. Bu hazırlanırken de ülkelerin kişi başına düşen gayrisafi yurtiçi hasılası, sağlıklı yaşam süresi, sosyal destekler, sosyal özgürlükler ve yolsuzlukların rakamları gibi çeşitli kriterler değerlendirildi.
Raporu hazırlayan uzmanlardan biri olan John Helliwell, en mutlu ülkelerin, insanların aidiyet duyduğu, birbirlerine ve kamu kurumlarına güvendiği ve bunların tadını çıkardığı ülkeler olduğuna dikkat çekti.
Finlandiya niye mutlu?
En mutlu ülke çıkan Finlandiya 5 milyon 500 bin nüfusa sahip. Finlandiya'daki alkol bağımlılığı ve intihar oranlarının yüksekliği uzun yıllar ülkenin kuzeyinde uzun ve karanlık geçen kış günleriyle ilişkilendiriliyordu. Ancak kamuoyunda bu konuda uzun yıllar yürüten çalışmalar sayesinde bu alandaki rakamların yarı yarıya azalması başarıldı.
Finlandiyalılar yüksek yaşam standardı, güvenlik ve kamu hizmetlerinin tadını çıkarıyor. Finlandiya OECD ülkeleri arasında yoksulluk ve eşitsizliğin en düşük olduğu ülkelerden de biri.
Salgın bir fırsat olabilir
Raporu hazırlayan uzmanlara göre halihazırda salgın nedeniyle ilan edilen kısıtlamalar kulağa çelişki gibi gelse de gelecekte mutluluğu artırabilir. Raporu hazırlayan ekip internet sayfasında yaptığı açıklamada, insanların bu zor koşullarda komşularının ya da kurumların yardıma hazır olması süpriziyle karşılaşmasından duyduğu memnuniyete işaret ediyor.
Avrupa genelinde insanların salgın nedeniyle izole bir hayat sürdürdüğü akşamlarda balkonlara çıkarak sağlık personelini alkışladığına dikkat çekiliyor, yardım programları ile evinden çıkamayanlara destek verildiği hatırlatılıyor. Ancak raporu hazırlayan uzmanlar, bir ülkenin sosyal dokusunun güçlü olmadığı durumlara da işaret ederek, “İşte o zaman korku, hayal kırıklığı ve öfke bir felaket anında mutluluğu ortadan kaldırır” uyarısını yapıyor.