CHP İstanbul milletvekili Gürsel Tekin, Serbest TV’de yayımlanan “Hilal Köylü ile Şimdiden Seçim 2023” programına katıldı.
Türkiye’de seçmenin iktidarda değişim konusunda net fikri olduğunu, muhalefetin ise ülkenin her yerinde görünür olmadığını düşünen Gürsel Tekin, Altılı Masa’da gördüğü eksiklikleri, CHP Genel Merkezi’ne kırgınlığını anlattı:
“Seçim güvenliği konusunda eksiğimiz var”
Altılı Masa’nın sandıkları koruyabilecek bir mekanizma oluşturması gerekiyor. Zaman zaman arkadaşları dinliyorum, konuşuyorlar. Elbette kimsenin bizim aklımıza ihtiyacı yok. Mesela şunlar söyleniyor. 50 bin avukat hazır. Vallahi ben bu 50 bin avukat ne iş yapacak, ne olacak, anlayabilmiş değilim. Birinin bana izah etmesi lazım. Ne işimiz var bizim 50 bin avukatla. Bizim 197 bin sandığa, bir sandık sorumlusu bir de onun yedeğini tayin etmemiz lazım. Yani o sandıktan ıslak imzalı tutanak gelmediği sürece sizin 50 bin değil 1 milyon 50 bin avukatınız olsa hiçbir şey ifade etmez.
Bütün Türkiye’deki sandıkların tamamına bakıyorum. Ne kadar ordunuz, ne kadar askeriniz var? Yani nöbet tutturabilecek askerleriniz var mı? Görüyorum, eksiklik var. Birçok yerde bir üye sorunu var. Üyenizin olmadığı yerde sandık görevlisi yazma şansınız var mı? Bütün bunların bugüne kadar tamamlanıp bitmesi gerekiyordu. Hatta seçimden önce bir tatbikatın yapılması gerekiyor. Çünkü bu seçim gerçekten kolay seçim değil. Bir rejimi değiştirme seçimi bu. Bu eksikliklerin giderilmesi için ciddi bir çalışmaya ihtiyaç var.
“İktidar medyası Altılı Masa’yı çabuk enfekte ediyor”
Ne dedim ben? HDP’ye bakanlık verilebileceğini söyledim. Benim bu cümlelerim bir şeyi daha gösterdi ki; Altılı Masa ve siyasi partiler, AKP medyası tarafından çabuk enfekte ediliyor. Keşke Sayın Akşener de, CHP’nin genel merkez yöneticileri de biraz zahmet edip ya benim konuşmamı dinlemiş olsalardı ya da bir telefonla “arkadaşımıza bir soralım” refleksi gösterselerdi. Çok açık söylüyorum ben: Bu anayasa yürürlükte olduğu sürece her siyasi parti, kim millet iradesiyle seçimi hak etmişse, kazanmışsa elbette her şeyi alır. Benim Altılı Masa, CHP ya da başka bir parti adına bakanlık tahsis etme görevim yok. Ama nereye baktılar? Akit’e, A Haber’e baktılar. Bir zahmet, bir arkadaşınızın ne söylediğine bir bakın. Sonraki fotoğrafı herkes biliyor. Altılı Masa’dan ricam; iktidarın, iktidar medyasının ne dediğini görmemeleri.
“CHP genel merkez yöneticilerine kırgınım ama CHP küskünü değilim”
Ben CHP küskünü değilim. Ben ev sahibiyim. Çocukluğum CHP’de geçti. Kiracı da değilim. Hiçbir zaman CHP’ye, CHP’li arkadaşlara kırgınlığım yok. Ama genel merkez yöneticilerine elbette kırgınlığım var. Bir telefon kadar onlara yakın olmama rağmen beni AKP medyasına doğramalarına gönlüm razı olmadı. Kırgınım. Yoksa yoldaşlarıma, partidaşlarıma kırgınlığım yok. Ben yakıtı bitince yakıt ikmali yapan bir siyasetçi değilim.
“Kılıçdaroğlu temiz eller operasyonu başlatabilir”
Altılı Masa’da bir liderin aday olabileceğini hepimiz biliyoruz. Bu da Şubat’ın başında kamuoyuyla paylaşılacaktır. Sahadaki gözlemim net: Seçmen değişim konusunda çok kararlı. Sayın genel başkanımızla ilgili bir kısım arkadaşımızın kaygılarını anlayabilmiş değilim. Bir veriye dayalıysa hiç itiraz etmiyorum. Sayın Kılıçdaroğlu da seçmenin Türkiye’de bir yönetimden beklediği ‘temiz eller masası’nın lideri olabilecek nitelikte biri. Başlatabilir bunu. Sistemi değiştirebilecek biri. Aday konusunun Altılı Masa’da sorun olabileceğini sanmıyorum.
Yayının tamamı için: