Pazar ayini sırasında Santa Maria Kilisesi’ne yapılan ve Tuncer Murat Duran’ın öldürüldüğü saldırıyla ilgili gözaltına alınan 25 kişi tutuklandı. Tutuklananlar arasında saldırıyı yapan Amirjon Khliqov ile David Tanduev de bulunuyor. 9 şüpheli hakkında da adli kontrol uygulandı.
Gazeteci Tolga Şardan, T24’teki yazısında Sarıyer’deki Santa Maria Kilisesi’ne yapılan saldırı ve öncesinde IŞİD’e karşı yapılan operasyonlarda Horasan grubu bağlantısına dikkat çekti.
Şardan’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
“İstanbul’da IŞİD’e yönelik son dönemde arka arkaya üç önemli operasyon gerçekleştirildi. Gerek MİT gerekse polisin yaptığı çalışmalarda, kasım sonunda 15 ilçedeki operasyonlarda 13 şüpheli gözaltına alındı. Aralık ayındaki iki ayrı operasyonda ise toplamda 34 IŞİD şüphelisi yakalandı.
Son dönemde gözaltına alınan 50’ye yakın IŞİD’linin tek bir ortak yönü var: Horasan Grubu ile bağlantıları.
IŞİD’lilerin ülkeye giriş tarihleri, yöntemleri, bağlı oldukları yerel üniteler farklı olmakla birlikte, IŞİD’in yeni eylem grubu olarak tanımlanan IŞİD-H yani Horasan Grubu’yla bağlantıları, üzerinde durulması gereken bir gelişme kanımca.
Yeri gelmişken IŞİD’in Horasan Grubu kolu hakkında kısa bilgi vermekte fayda var.
(…)
El Kaide’nin devamı olarak biliniyor. Bir dönem, El Nusra içinde de faaliyeti vardı. Hatta ABD güvenlik birimleri, özellikle yeni kurulduğu dönemde Horasan Grubu içinde Afganistan, Pakistan ile Kuzey Afrika ve Çeçenistan’dan gelen 50’ye yakın kıdemli El Kaideci’nin görev aldığı bilgisini paylaştı.
Taliban’ın, Afganistan yönetimini 2021’de ele geçirmesiyle Horasan Grubu, silahlı eylemlerine hız verdi. Taliban’ın IŞİD-H’ye yönelik operasyonlarını genişletmesi, 2022’de grubun yeni eylem stratejisine yönelmesine yol açtı.
Büyük intihar saldırılarına başlayan grup, yabancı uyruklu siviller, diplomatlar, Taliban komutanlarının yanı sıra lider konumundaki dini isimler ile başkent Kabil’deki önemli ve değerli tesisleri hedef haline getirdi.
Horasan Grubu, yakın zamanda IŞİD içindeki en etkin ve güçlü eylem grubuna dönüştü.
(…)
Sarıyer’deki kiliseye yönelik IŞİD eylemine bakıldığında, Horasan Grubu’nun izlerini görmek mümkün.
Gözaltına alınan iki şüphelinin, Horasan Grubu ile bağlantılı olduğu belirlendi. Tıpkı, İstanbul yapılan son üç operasyonda gözaltına alınan şüphelilerdeki gibi.
Şüphelilerden birisi bilindiği üzere Tacik uyruklu. Diğer eylemci, Rus pasaportu taşımasına rağmen Tacik.
Her iki eylemcinin de yasal yollardan Türkiye’ye giriş yaptığı yaklaşık dört yıldır ülkede bulunduğu anlaşıldı.
12 IŞİD eylemi önlendi
Eylem konusunda değerlendirmesini aldığım güvenlik bürokrasisinde üst düzey bir isim, özellikle yılbaşından önce İstanbul’da yapılan operasyonlarla 12 terör eyleminin önlendiğini anlattı.
Kentteki yabancı uyrukluları takip edebilmenin zorluğuna dikkat çeken yetkili, operasyonların arı kovanına çomak sokulduğunu ve birbiriyle bağlantısı olmayan IŞİD hücrelerinin tespit edildiğini söyledi.
Bu arada, son olayın üzerinde araştırma yaparken, kritik bir bilgiye daha ulaştım.
Şöyle ki, yine İstanbul’daki son IŞİD operasyonlarında, Balat ve çevresindeki farklı dinlere ait ibadethanelerin hedef alındığı anlaşıldı. Söz konusu ibadethanelere yönelik yoğun güvenlik önlemleri alındığı yine güvenlik kaynaklarından edindiğim bilgilerden.”