MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 26 Kasım’da “DEM-İmralı derhal görüşsün” çıkışının ardından, DEM milletvekilleri Pervin Buldan ile Sırrı Süreyya Önder, Öcalan’ın bulunduğu İmralı adasına ilk ziyareti 28 Aralık’ta yapmıştı.
Bu ziyaretin ardından DEM vekilleri aracılığıyla kamuoyuyla “Sayın Bahçeli ile Sayın Erdoğan’ın güç verdiği paradigmaya katkı sunacak kararlılığa sahibim ve hazırım” mesajını paylaşan Öcalan, Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’le 22 Ocak’ta yeniden görüştü.
Dört saatlik ikinci görüşmenin ardından Bolu Grand Kartal Oteli’ndeki yangın nedeniyle başsağlığı ve şifa dileklerini içeren kısa bir açıklama yapmayı kararlaştıran DEM İmralı heyetinin, Öcalan’la üçüncü bir görüşme için İmralı’ya gitmesi planlanıyor.
“İşler yolunda giderse Şubat ayı içinde çağrı yapılır”
Görüşmenin ne zaman olacağı şimdilik belirsiz. Ancak DEM Parti kaynakları daha önce AK Partili yetkililerin de dile getirdiği “Öcalan, PKK’ya Şubat ayı ortasında ya da sonunda silâh bırakma çağrısı yapacak” açıklamasına benzer açıklamalar yapıyor ve “İşler yolunda giderse PKK’ya Şubat ayı içinde silâh bırakma çağrısı yapılır” diyorlar.
“İşlerin yolunda gitmesi” sözü İmralı’yla yapılan görüşmelerde bir soruna işaret etmiyor; “daha yapılacak işler” olduğuna işaret ediyor.
Yani “Daha yapılacak işler” tamamlanmadığı için Öcalan, DEM İmralı heyeti ile dört saatlik ikinci görüşmesinde “çalışmalarının sürdüğü” mesajı verdi.
“Öcalan tek başına değil, üç arkadaşıyla çalışıyor”
DEM Parti kaynakları, Öcalan’ın “yapılacak işler için” İmralı’da kendisi gibi örgütten gelen üç yakın arkadaşıyla birlikte çalıştığı haberlerini doğruluyor.
O üç kişinin de ağırlaştırılmış müebbet cezası aldığı ve yıllardır İmralı’da olduğu biliniyor.
“Çağrıdan önce yapılması gerekenler var”
Peki Öcalan, üç arkadaşıyla ne çalışıyor? DEM Parti kaynakları, bu soruyu “PKK’ya silâh bırakma çağrısı yapılmadan önce yapılması gerekenler var” yanıtını veriyor.
Burada, PKK’nın silâh bırakması, şiddete son vermesi için bir yasal düzenlemenin olması, yani o düzenlemeye atfen şiddetin bitirilmesinin gerektiğine işaret eden düzenlemelerden bahsediliyor.
O düzenlemenin ya da düzenlemelerin ne olacağı ya da olması gerektiği konusunda bir belirsizlik var. O düzenlemenin ne olacağının netleştirilmesi durumunda Öcalan’ın da hemen silâh bırakma çağrısının biçimini ve içeriğini belirleyeceği söyleniyor.
Öcalan’ın bu konuda DEM İmralı heyetine “Gelecekte yapacağım çağrının önemli koşulları, yapılacak yasal düzenmeler, şiddetin ortadan kaldırılmasının koşullarının oluşturulması gerekiyor” mesajı verdiği belirtiliyor.
Öcalan örgüte mesajı kendi iletebilir
Bu yüzden DEM İmralı heyetinin Öcalan’la görüşme takvimi kadar, Öcalan’ın çalışma trafiği de hızlanabilir. Nasıl bir yasal çerçeve ile ilerleneceği, hangi yasaya ya da düzenlemeye dayanarak silâh bırakılabileceği belirlenince, Öcalan’ın Kürt kamuoyu ile örgüt yapısına silâh bırakma çağrısını iletebileceği konuşuluyor.
Üzerinde durulan yasal düzenlemelerin başında, Öcalan’a ve onun koşullarında olan örgüt mensuplarına umut hakkı gösteriliyor. Umut hakkının, İnfaz Yasası’ndaki denetimli serbestlik maddesine bir fıkra ile eklenebileceği gibi, ek başka bir maddenin de yasaya eklenmesiyle sağlanabileceğine dair değerlendirmeler var.
Bütün bunların bir çeşit “çözüme başlangıç için çerçeve yasa”ya da işaret edebileceğini anlatan kimi kaynaklar, 2013-2015 yılları arasındaki çözüm sürecine benzer bir dönemin yaşanabileceğini söylüyor. Tüm tartışma ve değerlendirmelerin özellikle TBMM çatısı altında yapılacağına dikkat çekilirken, TBMM’nin temel alınmasının kamuoyu desteği için de önemli olacağı belirtiliyor.