Ana SayfaHaberler"Esed geçiş döneminde olabilir"

“Esed geçiş döneminde olabilir”

Başbakan Binali Yıldırım, aralarında ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Çin, Japonya ve Katar'ın yer aldığı ülkelerde yayın yapan ajans, televizyon ve gazete temsilcileriyle kahvaltılı toplantıda buluştu. İstanbul'da Vahdettin Köşkü'nün bahçesinde düzenlenen toplantı, saat 10.15'te başladı. Toplantıya, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek de katıldı.

 

Başbakan Binali Yıldırım, Suriye konusunda çok önemli açıklamalar yaptı. Yıldırım, Türkiye'nin Suriye'nin etnik olarak bölünmesine izin vermeyeceğini söyledi. Yıldırım, "500 bin kisiyi öldurmüş Esed Suriye'nin geleceginde tasinabilir mi? Amerika da Rusya da tasinamayacagini biliyor. Ancak istesek de istemezsek de Esed bir aktör. Suriyenin geleceginde yer alamaz ama gecis doneminde olabilir" dedi.

 

"Bir saniye bile beklemeden adim atılması lazım"

 

Yıldırım, Halep'te yaralanan 5 yaşındaki Ümran'ı hatırlattı ve Suriye konusunda bir an önce adım atılması gerektiğini söyledi:

 

"Bu sorun maalesef artik Suriye’nin bölgenin sorunu olmaktan çıktı, küresel bir yara haline geldi. Bugüne kadar 500 binden fazla masum hayatini kaybetti. 2 gün once Ümran bebeğin o halinden insanlik utanmali, hicbir sey o çocugun geleceginden daha onemli degil. Ayni şekilde denizden sahile vuran Aylan bebek bugün herkesin hafızasina kazıldı. Bu aymazlığa daha ne kadar devam edilecek? Bu soru mutlaka sorulmalı, mutlaka bir saniye bile beklemeden adim atilmasi lazim."

 

"Suriye'nin bölünmesine izin verilmemeli"

 

"Çözüme gelince herkes elinin ucuyla tutuyor ve insanlar ölmeye devam ediyor. Çözüm de bir turlu gelmiyor. Biz diyoruz ki artık akan kan dursun, bu bebekler bu çocuklar, bu masum insanlar ölmesin. O yüzden Türkiye olarak önümüzdeki 6 ay içerisinde bölge ülkesi olmanın ve tehlikenin daha da büyümemesi adına daha aktif olacagiz eskisine göre. Bu ne anlama geliyor? Bu Suriye'nin hiçbir şekilde etnik temelde bölünmesine izin vermemek anlamına geliyor. Türkiye için hayati oneme sahip konulardan birisi budur. İkincisi yönetimin etnik temele dayalı oluşturulmamasi. Herhangi bir etnik grubun insiyatifler alıp Suriye’yi yönetecek yapıya izin verilmemesi. Arap, Kürt, Nusayri… Bütü etknik gruplarin temsil edileceği toprak bütünlüğünü esas alan bir yönetim şeklinin oluşturulması"

 

"PKK da DAEŞ de Esed de olmamalı"

 

"500 bin insanın kanına girmiş Esed'i uzun vadede Suriye taşıyabilir mi ? Ölen insanların yakınları gördüğü zaman ne diyecek ? Anamın, çocuklarımın katline sebebp olan, yuvamızı başımıza yıkan bu idareyle nasıl geçineceğiz ? Bu soruyu hep soracaklar. ABD ve Rusya bugün biliyor Esed'in uzun vadede taşınamayacağını.

 

Geçiş için oturulur konuşulur. Bir suhlet içinde geçiş sağlanabilir. Bizim Suriye'nin geleceğinde PKK da DAEŞ de Esed de olmamalı diye düşünüyoruz, burada huzurun tam olarak sağlanması için. İsetesek de istemesek de şu anda aktörlerden biri Esed'dir. Diğer etnik gruplar da kendi çapında mücadele etmektedir. PYD, DAEŞ unsurları, diğer örgütler, rejim yanlıları, Rusya, Amerika, Türkiye, İran…. Diğerleri de çözüm adına orada varlıkalrını sürdürmektedir.

 

Bizim önümüzdeki en öncelikli işimiz bu insanların daha fazla ölmemesinin, yerinden yurdundan edilmesinin önüne geçecek adımların atılması. Bunun için oradaki  partnerlerin ikna edilmesi, özellikle bölge ülkeleri, Türkiye, İran, körfez ülkeleri başta olmak üzere Amerika ve Rusya2nın faal olacağı yapıyla çözümün sağlanması… Hedefimiz o.  Bu konuda kötümser değiliz. Geç bile kaldığımızı düşünüyoruz. O yüzden Türkiye olarak daha fazla gayret edeceğiz. Oradaki istikrarsızlık bizim de canımızı yakıyor. Bize bölücü terör örgütü olarak bedel çıkarıyor."

 

Kaynak: Al Jazeera

- Advertisment -