Hürriyet gazetesi Ankara temsilcisi Abdülkadir Selvi’nin İYİ Parti’deki FETÖ tartışmasıyla ilgili yazısı şöyle:
“Ümit Özdağ, FETÖ’cülükle suçladığı Buğra Kavuncu’nun İYİ Parti’ye geliş sürecinde Meral Akşener’i “Bu FETÖ’cü” diye uyardığını anlattı. Bunun üzerine Akşener’in “İki devlet görevlisiyle görüştüğünü, devlet görevlilerinin Buğra’yla ilgili kendilerinde bir kayıt olmadığını söylediklerini” aktardı. Bu görüşme doğru. İYİ Parti kaynakları, Ümit Özdağ’ın “Çok yüksek” dediği iki devlet görevlisinin Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan olduğunu söylediler. Dün Bakanlar Kurulu toplantısı nedeniyle benim Akar ve Fidan’a sorma imkânım olmadı.
Ümit Özdağ, Meral Akşener’e gidip Buğra Kavuncu hakkında, “Bu FETÖ’cü. Hem dayısı hem kendisi FETÖ’cü” diyor.
Akşener, “Nereden öğrendin FETÖ’cü olduğunu” diye soruyor. Özdağ, “Hem MİT’ten, hem Genelkurmay’dan öğrendim” diye yanıt veriyor. Akşener bunun üzerine partiye kayıtlı sabit telefon hattından Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a ulaşıyor. Buğra Kavuncu’nun FETÖ’cü olduğuna dair bir bilgi olup olmadığını soruyor. Akşener bir ya da en fazla iki gün sonra Ümit Özdağ’ı davet ediyor. “İki tarafa da sordum. ‘Hayır. Bizde böyle bir kayıt yok’ dediler” diyor. Özdağ, canı sıkkın bir şekilde, “Ha öyle mi, memnun oldum” deyip görüşmeden ayrılıyor. Ama belli ki ikna olmamış.
Ümit Özdağ’ın artık gemileri yaktığı anlaşılıyor. Özdağ, vuruşarak çekilme stratejisini uyguluyor. Peki İYİ Parti Özdağ’ı ihraç edecek mi? Disiplin sürecinin hemen başlatılması görüşünde olanlar vardı. Ancak Akşener’in, Buğra Kavuncu’nun suç duyurusu üzerine, “Ümit Özdağ, Buğra Kavuncu’yu FETÖ’cülükle itham etti ama delil sunamadı” demek için beklemeyi tercih edeceği anlaşılıyor.
İYİ Parti’nin Ümit Özdağ’ı gözden çıkardığı anlaşılıyor. Ama Buğra Kavuncu hakkındaki iddiaların da açıklığa kavuşturulması gerekiyor.