Karar'da yer alan habere göre, dünyanın büyük bir devinim içinde hareket ettiği günlerden geçildiğini söyleyen Davutoğlu, 'ahlaki erozyon' uyarısı yaparak şunları kaydetti:
“Hem dünyada karamsarlık var ve maalesef hem de ülkemizde. Son dönemde nerede, kiminle karşılaşsanız, psikolojik olarak bir karamsarlığın etkisi altında olduğunu görüyorsunuz. Ekonomik krizler, gergin siyasi söylemler ve hepimizin karşı karşıya kaldığı ve görmekten büyük üzüntü duyduğu ahlaki erozyonlar bir karamsar atmosfer oluşturuyor. Eğer dünyanın bu kaotik döneminde insanlığa bir mesaj ileteceksek önce psikolojimizi düzelteceğiz.
"Bize karamsarlık yakışmaz; iktidar, tekrar kazanılır"
Bize her şey yakışır, ama asla beis ve karamsarlık yakışmaz. Her şeyi kaybedebiliriz, tekrar kazanırız. İktidar kaybedilir tekrar kazanılır. Bir tek şey var ki, kaybedildiğinde ikame edilmesi mümkün değildir. O da ümit, ümidini kaybedenin yarını olamaz. Ümidi oluşturacak olan şey; korkular, dürtüler değildir. Ümidi oluşturacak olan şey; ortak referanslara sahip bir toplumun yeni bir vizyon üretmesidir. Vizyon üretmek ise düşünce özgürlüğüyle olur. Bize en aykırı bile olsa, üretilen her düşünce berekettir.”
"Mahallelerimizden çıkmamız lazım"
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
”Beni son dönemde, bir ilim adamı, bir devlet adamı olarak ama en fazla da bu ülkeye aşkla bağlı bir vatandaş olarak en çok kaygılandıran hususlardan bir tanesi de ortak referanslarımızı kaybetmiş olmamızdır. Bir toplumu bir arada tutan temel unsur ortak referansların mevcudiyetidir. Hepimizin mahallelerimizden çıkmamız lazım. Gittikçe kendi mahallesine sığınan topluluklar, bir nesil sonra parçalanırlar. Ben bunu Irak’ta gördüm. Bağdat’ta, Musul’da mahallelerin nasıl bölündüğünü gördüm. Bizim geleceğimizin en önemli teminatı son dönemde iyice içine kapanılan bu mahallelerimizden çıkmamızdır."