ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’ın bahçesinde dün düzenlediği basın toplantısında Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) koronavirüs nedeniyle yaşanan ölümlerde sorumluluğu olduğunu savunarak örgütün en temel görevini yerine getiremediğini söyledi. Trump, "DSÖ’nün kötü yönetimi ve Çin’i duyduğu güveninin salgının daha trajik hale gelmesine ve dünyaya yayılmasına neden olduğunu" iddia etti.
"İnceleme başlatıyoruz"
Hükümetinin önümüzdeki 60-90 gün içinde "DSÖ’nün koronavirüsün yayılmasının gizlenmesi ve kötü idare edilmesinde nasıl bir rol oynadığını" inceleyeceğini ifade eden Trump, bu yapılana kadar örgüte maddi yardımları durdurduklarını belirtti.
Trump 10 dakikalık konuşmasında DSÖ’ye sert eleştiri ve suçlamalar yönelterek "DSÖ’nün en tehlikeli ve en ağır kararı, Çin ve diğer ülkelere karşı seyahat yasağına karşı olanıydı" dedi. Trump, "Neyse ki ben bu konuda ikna olmuştum ve Çin’den geleceklere seyahat yasağı koyarak çok sayıda yaşamı kurtardım" ifadesini kullandı.
ABD, Ocak ayı sonunda virüsün ortaya çıktığı Çin’den ABD vatandaşı olmayanlara seyahat yasağı getirmişti. Trump’a göre diğer diğer birçok ülke bu konuda DSÖ’nün tavsiyelerini dinleyerek salgının dünya genelinde hızla yayılmasına neden oldu.
"DSÖ Çin’in verdiği bilgileri incelemedi"
Çin’den koronavirüse dair gelen bilgilere eleştirel yaklaşma ve kısa süre içinde inceleme konusunda DSÖ'nün başarısız olduğunu da söyleyen Trump, bunun yerine örgütün Çin’e inandığını ve ülkeyi şeffaf davrandığı için övdüğünü dile getirdi.
"DSÖ, hızlı ve kararlı adımlar atarak virüsü ortaya çıktığı yerde sınırlandırabilirdi" diyen Trump, "Bu sayede binlerce hayat kurtarılabilirdi ve dünya genelinde de ekonomik zarar engellenirdi" diye eleştirilerini sürdürdü.
BM’den Trump’ın kararına eleştiri
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ise Trump’ın DSÖ’ye mali yardımları durdurma kararını eleştirdi. Guterres, "DSÖ ya da herhangi bir yardım örgütünün virüsle mücadele kaynaklarını azaltmanın zamanı değil" diye konuştu.
Guterres, virüs ve virüsün yol açtığı sonuçlara karşı ortak mücadele edilmesi gerektiğini kaydederek "DSÖ, Amerikalıların korunmasına yardım ediyor. Bu, vazgeçilemeyecek bir kurumdur" şeklinde sözlerini sürdürdü.
DSÖ’nün bütçesi ne kadar?
Merkezi Cenevre’de olan DSÖ, BM’nin sağlık alanındaki başlıca organizasyonu. DSÖ’nün verilerine göre ABD, organizasyona en büyük maddi katkıyı sağlayan ülke. ABD'nin 2020 ve 2021'de her bir yıl için DSÖ'ye 116 milyon dolar aktarması planlanıyordu. Çin’in DSÖ için aynı zaman diliminde ayırdığı bütçe ise yine her bir yıl için 57 milyon dolar.
Çin, 31 Aralık'ta Vuhan kentinde akciğer hastalığına neden olan yeni bir hastalığın ortaya çıktığını duyurmuştu. DSÖ aynı gün içinde bilgilendirildiğini açıklamıştı. DSÖ, 30 Ocak’ta salgını kamu sağlığı için "acil durum" ilan etme kararı almış, 11 Mart’ta ise pandemi (küresel salgın) ilan etmişti.
Trump ülkesinde baskı altında
Öte yandan ABD Başkanı Trump, ülkesinde salgını hafife aldığı ve ABD’nin krize hazırlıksız yakalandığı eleştirileri ile karşı karşıya. Trump'ın bu açıklamayı yapmasının zamanlaması da dikkatleri başka bir yöne çevirme taktiği olarak değerlendiriliyor. Trump, Mart başına kadar salgın nedeniyle ABD’nin endişe içinde olmasına gerek olmadığını savunmuştu.
Ancak ülkede vaka sayısı hızla arttı. ABD'deki Johns Hopkins Üniversitesi’nin verilerine göre dünya genelinde koronavirüs vaka sayısı bir milyon 981 bin 239 ve bu vakaların 609 bin 240’ı ABD’de.
New York Times gazetesi, geçen hafta Trump yönetiminin koronavirüs krizine tepkisini kapsamlı bir biçimde ele almış ve yönetimin ihmallerine dikkat çekmişti. Trump ise bu iddiaları yalanlayarak kendisine yapılan uzman tavsiyelerini dinlediğini savunmuştu. Demokrat Partili Temsilciler Meclisi Sözcüsü Nancy Pelosi, "Gerçek şu: Trump, Ocak ayında salgın konusunda uyarıldı ve bu uyarıları gözardı etti, yeterince önlem almadı ve boşu boşuna ölümlere neden oldu" eleştirisini getirdi.
New York tedbirlerin gevşetilmesine karşı
Trump, Beyaz Saray'daki basın toplantısının sonunda bazı eyaletlerde salgının iyi durumda olduğunu söyleyerek Nisan sonundan önce ekonominin yeniden faaliyete geçirilebileceğini söyledi. Bunun için bütün eyalet valileriyle görüşeceğini de kaydetti.
Ancak koronavirüste çok sayıda can kaybı yaşayan New York gibi bazı eyaletler Trump’ın aksine tedbirlerin gevşetilmesine karşı. New York Valisi Andrew Cuomo, CNN’e yaptığı açıklamada "Cumhuriyetçilerin tedbirlerin gevşetilmesi konusunda verdiği, vatandaşları tehlikeye atabilecek talimatları yerine getirmeyeceğini" söyledi. New York Valisi ayrıca Trump’ın salgınla mücadele konusunda eyaletler üzerinde talimat yetkisinin olduğu açıklamalarının da doğru olmadığını söyledi.