MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’deki grup toplantısında konuştu. Bahçeli, Gara katliamı için “eşi benzeri görülmemiş bir canavarlık örneği” tanımlaması yaptı.
Konuşmasının bir kısmını Anayasa Mahkemesine ve mahkemenin kararlarına ayıran Bahçeli, “AYM milletin mahkemesi olmayacaksa kendisini feshetsin, başındaki zat da derhal istifa etsin” dedi.
Bahçeli, Anayasa’nın “ilk dört maddesi” tartışmaları bağlamında DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a da çattı.
“Kandil’e bir şafak vakti Türk bayrağı dikilmelidir”
Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan satırlar şöyle:
“Dün yedi düvel sahillerimize akın etmiş topraklarımıza saldırmıştı. Bugün de kiralık tetikçileriyle karşımızdadır. Bu tehdidi ciddiye almayan, bölücülük sorununu örtbas etmeye çalışan, beka mücadelesini küçümseyen kim varsa eli silahlı terörist kadar adidir, alçaktır.
“Hıyanet ile haysiyet arasında bir seçenek veya ara durak yoktur. ‘Ama’ları, ‘fakat’ları el yapımı patlayıcı gibi konuşlandıran, kanlı örgütün adını anmaktan imtina edenler sadece korkak ve kokuşmuş değil, terörün koçbaşlarıdır.
“Bu koçbaşları Türk milletine ve Türkiye’ye ait her değere mesafelidir. Bunların hüviyetini biliyoruz. 10 Şubat 2021’de Gara bölgesine yapılan harekât, geçtiğimiz cumartesi günü tamamlanmıştır. Çok sayıda terörist hıyanetlerinin bedelini canlarıyla ödemiştir. Dileğimiz teröristlerin peşinin bırakılmaması, döktükleri kanların varlıklarından sorulmasıdır.
“Kandil’e bir şafak vakti Türk bayrağı dikilmelidir. Mahmur’da terör kampları yıkılıp yakılmalıdır. Sincar’ın kısa süre içinde yerle bir edilmesi artık hayat memat konusudur.
“Farklı tarihlerde PKK terör örgütü tarafından kaçırılan 13 kahraman kardeşimiz, baş bölgelerine yakın mesafeden ateş edilmek suretiyle bir mağarada katledildiler. Bu katliam yeryüzünde çok nadir görülen bir canavarlık örneğidir. Milli hafızadan asla çıkmayacaktır.
“Suçsuz, günahsız, savunmasız insanlarımıza kurşun sıkmak terörün ilkel yüzünü göstermiştir. Bu kadar mı alçaldınız, bu kadar mı insanlıktan uzaklaştınız! Terör örgütlerine kol kanat geren özgürlük simsarları, bunları nasıl anlatacaksınız.
“Gara’da akan kan alayınızı boğacak. Ateş bundan böyle düştüğü yeri yakmayacaktır. PKK’nın yanında yöresinde kim varsa çembere alıp tutuşturacaktır.
“Gara öncesi ile sonrası aynı olmayacak”
“Bundan sonra terörle mücadele stratejisinde Gara öncesi ile sonrası aynı olmayacak, inanıyorum. PKK ile saf tutan kim varsa tepeden tırnağa tutuşturulacak.
“PKK terör örgütü ya silahları ile ve son teröriste kadar güvenlik güçlerine teslim olup adalet önünde hesap verecektir, ya da azdan az çoktan çok gidecek, hainlerin kafaları koparılacak.
“O mağarada aslında Türk milletinin tamamına ateş açılmıştır. Biz göreceğimizi gördük, çekeceğimiz çileyi çektik. Bundan böyle gerisini bölücüler, yardım ve yataklık yapan işbirlikçiler, teröristler düşünmelidir.
“Ön şartsız şekilde, devletimize ve hükümetimize bu mücadelede desteğimiz tamdır ve tartışmasızdır. Bu vatandan bu ülkeden hainlerin tamamını söküp atmalıyız. Bu ülkeyi seveni severiz, sevmeyene ‘cehenneme kadar yolun var’ deriz.
“Artık bir karar arifesindeyiz. Cumhuriyet’in 100. yıl dönümüne terörü bitirmiş şekilde ulaşmak durumundayız. Biliyorum bu zor ve zahmetli bir süreçtir ancak Gara’daki barbarlık bir kırılma anıdır.
“Evlatlarımızın kurşun yediği mahalde terörün elebaşları birer birer sallandırılmazsa yüreklerimiz soğumayacak. Herkes tarafını ve tercihini yapmak mecburiyetindedir. Teröre sessiz kalarak her gün bir yerimizden mi koparılacağız?
“Herkes nerede durduğunu gözden geçirmelidir. Pozisyonunu, niyetini, ilişki ağlarını yeni baştan kontrol etmelidir.
“Türk Devleti’nin ekmeğini yiyip havasını soluyan, hazinesinden geçinen, sonra da dönüp devletin varlığına diş bileyenlerin yakasından tutmak her muhterem milletvekili için namus meselesidir.
“Bebek katiline ‘sayın’ diyen milletvekili istemiyoruz. Teröriste ‘gerilla’ diyen milletvekiline katlanamıyoruz. Yeter artık, sabır taşı çatladı, bıçak kemiğe dayandı. Bu mesele varoluş yok oluş meselesidir. İp inceldiği kadar incelmiştir, kopacağı varsa zaten kopacaktır.
“Mazbatalı teröristler gazi Meclis’te olamaz”
“Mazbatalı teröristler gazi Meclis’te olamaz. Bu kutlu çatı altında düşmana methiye düzenlerin ne işi var? Şerefsizlere sempati besleyenlerle, tasmaları Kandil’den tutulan müptezellerle aynı yerde nasıl buluşacağız? Hak mıdır, adalet midir? Onların demokrasi mücadelesi içinde oldukları iddia ediliyorsa bizim yaptığımız nedir?
“HDP sözde diplomatik çabalardan bahsediyor. Kiminle diplomasi? Terör örgütüyle diplomasi nerede söz konusudur? Utanmazlar, yüzsüzler PKK’nın değil, iktidarın hesap vermesini söylüyorlar. HDP, PKK’nın bagaj kapağıdır. PKK’nın kundura giymiş halidir.
“Seri bir katilin işlediği cinayetleri lanetlemesi abesle iştigaldir. HDP’nin kapatılmasına yönelik kısa metrajlı üç maymunu oynayan kimdir? HDP, kapatılmadan PKK’nın ayağını TBMM’den kesmenin başka formülünü bilen aslan parçası başka bir demokrat var mıdır?
“Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açtığı soruşturmayı değerli buluyorum. Bu milletvekillerinin ve diğer HDP’lilerin milletin paralarıyla aldığı maaş haramdır, zıkkımdır.
AYM’nin ihlal kararlarına sert tepki
“Anayasa Mahkemesi’nin yerindelik denetimi yapamayacağı bilinen yasa kuralıdır. Hak ihlalleri hep şaibeli ve hakkında soruşturma olan isimlerle ilgili verilmektedir. Can Dündar ve terörist Demirtaş hakkında da hak ihlali kararı sağlanmıştır.
“Anayasa Mahkemesi hak ihlali kararlarını fütursuzca verirken milletin kararlarını hesaba katmadığı görülmektedir. Bu AYM kime hizmet etmektedir, kimin mahkemesidir?
“Yurt dışında yaşayan casusun nasıl hakkı var ki ihlal edilmiş olsun? AYM milletin mahkemesi olmayacaksa derhal kendisini feshetsin, başındaki zat da gecikmeden istifa etsin.”
“Babacan’ı uyarıyorum”
“Kimin devası olduğu, kimlere deva olacağı az çok belli olan ipotekli bir partinin başkanı, Anayasa’nın ilk dört maddesinin tartışılabileceğini söylemiştir. Anayasa’nın ilk dört maddesini tartışmaya hazır olan şahsa tavsiyem, sen git önce kendini tartışmayı dene, sicilini ve siyasi dönekliğini tartışmayı iste. Anayasa’nın ilk dört maddesi Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuki kimliği, kuruluşunun ve kurtuluşunun simgesidir. Bu kimliği tahrip etmeyi hayal edenler veya aklından geçirenler ya HDP’ye kapağı atsınlar, ya PKK’nın dağ kadrosuna katılsınlar, ya da Pensilvanya’da soluğu alsınlar.
“İlk dört maddeyi tartışacak babayiğit henüz doğmadı, tartışmaya hazırlanan, buna meyleden Babacan’ı ise uyarıyorum, böyle giderse tarihin ve milletin hışmından asla kurtulamaz. “Stratejik hedefimiz Ada’daki Türk işgalini bitirmektir” diyen Yunanistan Başbakanı’yla, Anayasa’nın ilk dört maddesini mesele yapan çürük çarık zihniyet aynı muhasım çevrelerin piyonudur. Siyaset piyon işi değil misyon ve millete hizmetkarlık işidir.”