CHP’de üç büyük ilin adayları hemen hemen kesinleşmiş gibi. Ekrem İmamoğlu (İstanbul), Mansur Yavaş (Ankara), Tunç Soyer (İzmir). Adana’da Soner Çetin için de tamam deniyor. Bu dört adaydan üçü şu an ilçe belediye başkanı. İmamoğlu- Beylikdüzü, Soyer- Seferihisar, Çetin-Çukurova. Mansur Yavaş da eski bir ilçe belediye başkanı (Beypazarı).
Bazı çevreler, İmamoğlu’nun görece az tanınan bir isim olmasını dezavantajlı görürken, Kılıçdaroğlu ve İstanbul CHP yönetimi, onun gençliğini ve Beylikdüzü’nde başarılı olmasını, sağ gelenekten gelmesini (eski ANAP’lı) hatta soyadını avantaj sayıyor.
CHP’nin İstanbul’daki ağır toplarının (Gürsel Tekin, Muharrem İnce vb.)
İmamoğlu’na desteğinin de önemli olduğuna dikkat çekiliyor. İmamoğlu, ilk etkinlik olarak, önceki gün, Beylikdüzü’ne göre kentin öteki ucu sayılan Çekmeköy’ü ziyaret etti. Bunun “şehrin iki yakasını birleştirici” bir hamle olarak anlamlı olduğu söyleniyor.
Mersin’de İYİ Parti ile görüşmenin sonuçları bekleniyor. Hâlâ üç isim önde gidiyor: İstemihan Talay, Serdal Kuyucuoğlu, Vahap Seçer. Bu arada Fikri Sağlar, Kılıçdaroğlu ile sürpriz bir görüşme yaptı ve aday olduğunu ifade etti.
İstanbul’un ilçeleri
İstanbul’un ilçelerine gelince: İmamoğlu, en az 10 ilçenin başkan adaylarının belirlenmesinde söz sahibi olmak istediğini belirtti. İsimlere ilişkin kartlar yeniden karılacak. Bu nedenle İstanbul ilçelerinin başkan adaylarının açıklanması, İmamoğlu’nun isminin açıklanması sonrasına bırakıldı. İmamoğlu’nun ise, TBMM’nin tatile girmesinin ardından, Binali Yıldırım’ın açıklanmasından sonra aday ilan edileceği tahmin ediliyor.
Bu arada bugünlerde açıklanması beklenen CHP’li 300 başkan adayının ismi, İYİ Parti ile yapılan görüşmelerin sonrasına bırakıldı. Şu noktada 100 adayın ismi açıklanacak.
Bu durumda, İstanbul’da, Binali Yıldırım’la, Ekrem İmamoğlu yarışacak. Biri çok tanınmış ve deneyimli bir siyasetçi. Diğeri genç ve başarılı, ancak az bilinen, tanınmamış bir isim.
Netice ne olur? Binali Yıldırım’ın şansı yüksek görünüyor. Tabii, önümüzde üç aydan fazla bir zaman bulunuyor. Her ihtimale açık olmak gerek. Sürprizlere açık bir coğrafyada, sürprizlere açık bir siyasi iklimdeyiz.
Adil ve hakkaniyetli bir yarış olsun. Toplumun iradesi bir engelle karşılaşmadan sandığa yansıyabilsin…
Kitap: Marcea Eliade, Dinsel İnançlar ve Düşünceler Tarihi, Hz. Muhammed’den Reform Çağına 3 cilt (Alfa yayınları)