Betül Doğan Akkaş

ANALİZ | ABD ve İngiltere’nin Husilere askeri operasyonu neyi gösterdi?

Husilere karşı Kızıldeniz’de düzenlenen operasyonları ve hareketin Yemen’deki rolünü Dr. Betül Doğan Akkaş Serbestiyet için değerlendirdi: “2015’den bu yana Yemen’de ölen insan sayısını, 7 Ekim’den bu yana Gazze’de ölen insan sayısını düşündüğümüzde, yalnızca uluslararası ticaret riske girdiğinde bu adımın atılması oldukça düşündürücü. Bölgenin kolonyal, ticari bir yerden okunduğunu gösteriyor.”

Filistin’e dair benzer ‘küçük’ ayrıntılar

1948’den bu yana değişmeyen şeylerden biri, İsrail’in Filistinlileri öyle ya da böyle göçe zorladığı toprakları birkaç yıl içinde tanınmaz derecede değiştirerek sanki orada 100 yıldır Yahudi bir köy varmış haline getirmesi. Gazzeliler neden ölmek pahasına güneye gitmiyorlar sorusunu Türkiye’den soranlara, bir daha asla dönemeyeceklerini biliyorlar demiştim. Kuzey Gazze, büyük bir uluslararası müdahale olmazsa en kısa zamanda Araplara ait bütün tarih tamamen yerle bir edilerek, Avrupa’da bir küçük kasabaymışçasına modern ve temiz bir Yahudi mahallesi haline gelebilir. Adı değişir ve orda yaşanan zulme dair her şey silinir.

Birleşik Arap Emirlikleri’ne yeni veliaht prens: Şeyh Halit

Geçen hafta Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) devlet başkanı Muhammed Bin Zayid ( MbZ) yeni veliaht prens olarak oğlu Şeyh Halit’i atadı. 1982 doğumlu yeni veliaht prens King's College mezunu ve Asya savaş sporlarıyla ilgileniyor. Bu atama, 2017’de Suudi Arabistan’ın geçirdiği türden bir değişikliğin Emirlikler’de de başladığını gösterdi: tahta çıkma sırası kardeşler arasında değil, baba oğul arasında devrediliyor. MbZ oğlunu veliaht prens ilan ederken Al-Nahyan ailesi içinde dengeleri gözetmeye çalışarak “Fatıma’nın oğulları” denen kardeşlerini de liderliğe yakın makamlara atadı. Peki bu değişiklik BAE’yi nasıl etkiler?

Arap Baharının âliminin ardından…

Dünya Müslüman Âlimler Birliğinin kurucu başkanı Mısırlı Yusuf el-Karadavi 96 yaşında Doha’da hayatını kaybetti. Arap Baharı’nın âlimi olarak bilinen Karadavi, 2011 yılında Tahrir Meydanı’nda yaptığı konuşmada meydandaki milyonlara her şeyin yeni başladığını söylemiş, devrimi gücü ele geçirmek için yüz değiştiren siyasi aktörlere karşı korumaları için uyarmıştı. Tam olarak öngördüğü gibi, statüko karşısında reform çağrıları yenik düştü ve devrim hezimete uğradı. Eğer 2017 Körfez Krizi olmasaydı cenazesi muhakkak ki çok daha görkemli ve uluslararası olurdu.