Belkis Kılıçkaya

Medeniyet düşmanlığı DAEŞ zihniyetidir

Fransa’da, ihtilâlde dahi adam kitapları yağmalayıp, basıp üstünden geçmiyor; el koyup kütüphaneye aktarıyor. Bizde ise DAEŞ zihniyetli adamlar var; medeniyet düşmanı, eser yakmayı, yok etmeyi seven bakanlar, yetkililer, rektörler, dekanlar! DAEŞ’çi diye anılmadıkları gibi, makbul insanlarmışçasına isimleri sağda solda caddelere, sokaklara veriliyor.

Ya Fransızsın, ya da ne?

Dindar Yahudiler sadece Fransa’da değil, bütün Batı literatüründe “Ortodoks Yahudi” diye tavsif ediliyor. Eski Yunan’dan gelen Ortodoks kelimesi “doğru yolda giden, geleneğe saygılı olan” demek. Müslümanlara gelince, onların dinî kurallarına ilişkin ne varsa (oruç hariç, herhalde Hıristiyanlıkta da benzer bir şey olduğu için) “ortodoks” değil “radikallik alameti ” diye yorumlanıyor. Radikal deyince de potansiyel terörist çağrışımı yapıyor.

Kim korkar ahlâksızlıktan, hıyanetten, katliamdan!

Kendilerine karada ölüm olmadığını bire bir tecrübe etmeselerdi, o adamlar orada olur muydu? Şebekenin menfaatleri için sıkıntı kaynağı olabilecek filanca adama iftira atmak, medyada haberini yapmak, sonra gene şebekenin savcısı ve hâkimi aracılığıyla mahkûmiyet kararı verdirtmek, nihayetinde üst yargıda da onanmasını sağlamak imkânı olmasaydı, orada olurlar mıydı?

Burkini plajdan çıktı, cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanıyor! (*)

Parisienne gazetesinin, Marks and Spencer’in tesettürlü kadınların kullanabileceği, dalgıç kıyafetine benzeyen bir mayo satmaya başladığını duyurmasından bir gün sonra, feminist filozof Elisabeth Badinter, kamuoyunu Müslüman kadınlara tesettür seçeneği sunan moda markalarını boykota çağırdı. Le Monde gazetesinde yayınlanan röportajında, bu nedenle İslamofobik diye anılmaktan katiyen rahatsızlık duymadığını. Badinter’e çok az isim tepki gösterebildi. Yeşiller Partisi’nden Senatör Esther Benbessa, “Müslüman kadınlara kendi vücutları üzerinde tasarruf hakkı tanınmazken, dindar Yahudi kadınlarınkinden neden söz edilmiyor? Acaba bugün anti-semitik diye anılmaktan korkmamak gerektiğini söylemeye cesaret edecek bir tek kişi çıkabilir mi Fransa’da?” diye çıkıştı.