Onur Erkan
ÖZEL HABER | Colani’nin annesi ile babası Türkiye’de mi?
Colani’nin annesi ile babası, Suriye iç savaşının çıktığı 2012’de ülkeden ayrılarak Mısır’a yerleşmişti. Mısır medyasında, Colani’nin annesi ile babasının halen Mısır’da olduklarına dair haberler çıktı. Ancak Mısırlı araştırmacı yazar Maher Farghali, Colani’nin ailesinin Sisi darbesinden sonra Türkiye’ye gittiklerini yazdı. Ailenin halen Türkiye’de olduğu iddia ediliyor.
ÖZEL HABER | Salim Güran, cinayet saatinde yalnızca 45 adım atmış: “Daraltılmış baz”a göre 1 saat boyunca hareket halindeydi
Narin Davası sanığı amca Salim Güran’ın telefonunda bulunan adımsayar uygulamasında yapılan inceleme sonucunda, Salim Güran’ın cinayet saatini kapsayan saat 15.00-16.00 saatleri arasında yalnızca 45 adım attığı tespit edildi. İddianamede ve savcı mütalaasında kaynak alınan, “HTS daraltılmış baz” çalışması raporunda Salim Güran’ın bir saatin çok büyük bölümünde sürekli olarak hareket halinde olduğunun tespit edildiği iddia ediliyordu. Salim Güran o saat aralığında kendi evinde dinlenmekte olduğunu savunmuştu.
ÖZEL HABER | ABD’de Hristiyan okulu saldırganı Eskişehir’de cami bahçesindekileri bıçaklayan neo-Nazi Arda Küçükyetim’i model almış: “Yüce bir aziz”
ABD Wisconsin’de Hristiyan okuluna saldırarak biri öğrenci biri öğretmen iki kişiyi öldürdükten sonra intihar eden 15 yaşındaki öğrenci Natalie Rupnow’un manifestosu ortaya çıktı. Rupnow, manifestoda 12 Ağustos’ta Eskişehir’de üzerinde cami bahçesindeki beş kişiyi bıçakla yaralayan 18 yaşındaki Arda Küçükyetim’den “Onu tanımıyordum ama o bana ilham oldu. Yüce bir aziz” diye bahsediyor. Üzerinde Nazi simgeleri bulunan Arda Küçükyetim, saldırıyı sosyal medyadan canlı yayınlamıştı.
ÖZEL HABER | Salim Güran cinayet saatinde iki fatura ödemiş: 15:19 ve 15:28’te. “Daraltılmış baz”a göre Nevzat Bahtiyar’la evin içindeyken…
Narin Davası sanıklarından Salim Güran’ın cinayetin işlendiği saat aralığında iki fatura ödediği ortaya çıktı. Salim Güran’ın banka işlem kayıtlarında; cinayet günü saat 15.19’da ve 15.28’te birer fatura ödediği görülüyor. İddianame ile savcı mütalaasının en önemli bölümünü oluşturan HTS daraltılmış baz raporunda; Salim Güran’ın, ikinci faturayı ödediği 15.28’de Nevzat Bahtiyar’la birlikte Narin’in ailesinin evinin içinde bulunduğu iddia ediliyordu.
ÖZEL HABER | Nevzat Bahtiyar cinayet akşamı askeri üsse gitti mi? Korucu kayınbiraderi nöbetçiydi, kameranın kayıtları kayıp
Narin Davası’nı aydınlatabileceği düşünülen Daran-2 askeri üssündeki hareketli kameranın cinayet günü olan 21 Ağustos’taki kayıtlarının kayıp olduğunu Serbestiyet duyurmuştu. Serbestiyet, korucuların 21 Ağustos’taki yazışmalarına ulaştı. Yazışmaya göre; Nevzat Bahtiyar’ın korucu olan kayınbiraderi Necmettin Kaya, 21 Ağustos’ta Daran-2’de nöbetçiymiş. Sanık Enes Güran’ın avukatı Mustafa Demir, Serbestiyet’e konuştu: “Nevzat Bahtiyar’ın da 21 Ağustos saat 21.08’de askeri üsse gittiğini söyleyen görgü tanıkları var. Mahkeme’de dinlenmelerini talep edeceğiz.”
ÖZEL HABER | Amcanın aracında bulunan tek DNA profili Narin’inki değilmiş: Jandarma Kriminal raporu, savcıları yalanladı
Narin Davası sanıklarından amca Salim Güran’ın aracında Narin’e ait DNA profili tespit edilmişti. İddianamede ve savcının esas hakkındaki mütalaasında; “Araçta elde edilen tek DNA profilinin Narin Güran'a ait olduğu, kendi ailesine dair bir DNA profili dahi bulunamadığı” ifadeleri yer almıştı. Ancak 6 Eylül tarihli Van Jandarma Kriminal Raporu’nda, araçta Narin ile Salim Güran’ın yanısıra Salim Güran’ın oğlu Devran Güran, kardeşi Kurtuluş Güran ve yeğeni Muhammet Kaya’ya ait DNA profillerinin de tespit edildiği ortaya çıktı.
RÖPORTAJ | Adli bilişim uzmanları Peksayar ve Mazılıgüney: “Avrupa’da, ABD’de Narin Davası’ndaki gibi geriye dönük daraltılmış baz verisi kullanıldığını hiç duymadık”
Türkiye’nin önde gelen adli bilişim uzmanlarından Koray Peksayar ve adli bilişim uzmanı Av. Levent Mazılıgüney, Narin Davası’nın en önemli başlıklarından HTS daraltılmış baz ek raporunu Serbestiyet’e değerlendirdi. Peksayar: “Rapordan, hazırlayanların hangi işlemleri yaptığını anlayamıyoruz. Avrupa’da, ABD’de veya dünyanın hiçbir yerinde Narin Davası’ndaki gibi geriye dönük daraltılmış baz verilerinin kullanıldığını duymadım. Geriye dönük daraltılmış bazla herkes terörist, hırsız, namussuz ilan edilebilir” Mazılıgüney: “Birçok ceza hukukçusu, ‘böyle bir şey olamaz’ diyor ama Narin dosyasının hassasiyeti nedeniyle değerlendirme yapmıyor.”
ÖZEL RÖPORTAJ | İmamoğlu’nu trolleyen “Atatürk sözü”nün ‘üretici’si: “’Atatürkçülerin’ kendileri hariç herkesi cahil sanması canımı sıkıyordu”
Suriye iç savaşının başladığı 2012’den bu yana sosyal medyada Atatürk’e ait olduğu iddiasıyla dolaşan, Sözcü’nün 30 Ağustos’ta manşetten verdiği, İmamoğlu’nun Atatürk’ün öngörüsü diye canlı yayında okuduğu sözleri 12 yıl önce Atatürk’ün sözü diye Facebook’tan yayan Erdal İ., Serbestiyet’e konuştu: “’Atatürkçü’ kitlenin kendilerini Türkiye’nin aydınlık yüzü, harici herkesi cahil sanmasındaki derin çelişki canımı sıkıyordu. Bu tuhaf tutumun yanlışlığını görünür kılmak için bir tür sosyal deney düşüncesiyle bu fikir ortaya çıktı.”
ÖZEL RÖPORTAJ | Narin Davası’nda işkence iddiaları. Şebnem Korur Fincancı: “Diyarbakır Barosu, suç duyurusunda bulunmalıydı”
Şebnem Korur Fincancı, Narin Davası’nda Güran ailesi mensuplarına işkence iddiaları ve Diyarbakır Barosu’nun tutumunu Serbestiyet’e değerlendirdi: “Hiç kimseye işkence yapılamaz. ‘Hiç kimse’ye hakkında çok ağır suçlar isnat edilenler veya ispat edilenler de dahildir. Diyarbakır Barosu, işkence iddiasının kendilerine iletildiği görüşmenin ardından suç duyurusunda bulunmalıydı. BM’nin İstanbul Protokolü’ne göre soruşturma için işkence iddiasının ortaya atılması yeterli. İnsanlar, tekrar işkence görebileceği kaygısıyla belge imzalamaya çekinebilir; Baro daha aktif tutum almalı. Diyarbakır Baro Başkanı’nın işkence iddiası için ‘afaki beyan’ demesi olacak iş değil. İçişleri bakanları ‘kırın ayaklarını’ diyor profesyonel kurumlar da dahil toplum da bu mesajlardan etkileniyor.”
ANALİZ | Atatürk’ten Esad apolojisi için uydurulan sözün öyküsü: Facebook, Sözcü manşeti, İmamoğlu…
İmamoğlu, Suriye’yle ilgili Atatürk’ün “Bir gün, Cihan Harbi’nden sonra Ortadoğu'da kurulan suni devletlerin halkları ayaklanacaktır. O gün geldiğinde, yeni kurduğumuz cumhuriyetimizin yöneticileri, bu halkların değil emperyalist güçlerin yanında yer alırsa aynı akıbete kendileri uğrayacaktır” sözünü hatırlattı. Ama Atatürk’ün öyle bir cümlesi yoktu. Herşeyi başlatan Sözcü’nün 2012’deki manşeti olmuştu.
ÖZEL HABER | Narin Davası’nda şüphe yaratacak sesler: Salim Güran’ın “cesedi kontrol etti” denilen anlarda yaptığı görüşmenin kaydı çıktı
Narin Davası sanığı Salim Güran’ın cinayet gecesi, Narin’in cansız bedeninin bulunduğu Eğertutmaz yakınına gittiği iddia edilmişti. Kamera görüntülerinde marka, model ve rengi belirlenemeyen bir aracın 22.35 civarında Eğertutmaz'a doğru hareket halinde olduğu, 22.47-22.55 aralığında da Eğertutmaz’ın yakınında bulunduğu tespit edilmiş; bu aracı Salim Güran’ın kullandığı kanaatine ise HTS daraltılmış baz raporundaki tespitlerle ulaşılmıştı. Ancak Salim Güran’ın 22.41’de yaptığı bir telefon konuşmasının ses kaydı, iddiayla ilgili şüphe oluşturuyor. Ses kaydında, iddianameye göre o sırada araçla hareket halinde olan Salim Güran’ın etrafından insan sesleri geliyor ve Salim Güran’ın yürüdüğünü düşündüren sesler duyuluyor.
Narin Davası’nda savcı mütalaasını sundu: Tespit edilen katil yok, tüm sanıklar için “ortak fail” olarak ağırlaştırılmış müebbet talebi
Narin Davası’nda savcı, 26 Aralık’taki ikinci duruşma öncesi esas hakkındaki mütalaasını verdi. Savcı mütalaasında cinayetin “ortak fail”i olarak gösterilen Narin’in annesi Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran, amcası Salim Güran ve Narin’in cansız bedenini dereye gömdüğünü itiraf eden Nevzat Bahtiyar hakkında “İştirak Halinde Çocuğa Karşı Kasten Öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Mütalaada, davanın iddianamesinde olduğu gibi HTS daraltılmış baz kaydı raporundaki tespitler önemli rol oynadı. Mütalaada sanıklardan hangisinin cinayeti işlediğiyle ilgili bir tespite yer verilmedi.
ÖZEL HABER | Narin Davası’nda Mahkeme’nin istediği “daraltılmış baz” ek raporuna Serbestiyet ulaştı
Narin iddianamesinin en önemli dayanağı olan HTS daraltılmış baz raporu hakkında Mahkeme’nin talep ettiği ek rapora Serbestiyet ulaştı. Rapordaki tespitlere göre sanıkların olduğu yer ve zamanlar ile dosyaya giren bazı kamera görüntüleri arasında çelişkiler olduğu ortaya çıkmıştı. Mahkeme, ara kararında raporu hazırlayanlar tarafından yöntem ve hangi cihazların kullanıldığı ve sapma payının olup olmadığını açıklayan ek rapor talep etmişti.
ÖZEL RÖPORTAJ | Diyarbakır Barosu Başkanı: “Narin Davası’nda sanıklara işkence afaki bir beyan, harekete geçmemiz için Baro’ya başvurmalılar”
Diyarbakır Baro Başkanı Abdülkadir Güleç’le Narin Davası üzerine konuştuk: “Jandarmanın soruşturmada esası etkileyecek çok ciddi bir eksikliğinin olduğunu düşünmüyorum. (…) Sanıkların işkence gördüklerine dair iddiaları varsa Baro’ya müracaat etmeli. Onlara işkence yapılmadığını iddia etmiyorum ama Baro’ya başvuru olmadı. Soyut, afaki bir beyan. Başvuru olursa takipçisi ben olacağım. Türkiye’de işkence yapılıyor. İşkenceyle mücadele edebilmemiz için o başvurunun yapılması gerekir.”
ÖZEL HABER | Güran ailesinin görüntülerindeki kişi Nevzat Bahtiyar’ın yeğeniymiş: “’Bir şey gördün mü’ diye sordum hızla kaçtı”
Güran ailesinin, Narin’in bulunmasından önceki akşam (7 Eylül) bir kişiyi sorguladıkları görüntüler ortaya çıkmıştı. Sorgulanan kişinin Narin’in cansız bedenini dereye gömdüğünü itiraf eden Nevzat Bahtiyar’ın yeğeni Ahmet Akgün (32) olduğu ortaya çıktı. Narin’in amcası Erhan Güran Serbestiyet’e konuştu: “Bir şey gördün mü diye sordum hızla kaçtı. Ertesi gün çağırdık gelmedi haliyle şüphelendim.” Ahmet Akgün: “Bir şey gizlediğimi sandılar. Çok dövdüler. Şikayetçi olmadım, yüzlerini görmesem daha iyi.”
ÖZEL HABER | Narin Davası’nda skandalın belgesi. Askeri üsteki hareketli kameranın görüntüleri kayıp: Serbestiyet’in haberiyle ortaya çıkmıştı
Narin cinayetini aydınlatacağı düşünülen Daran-2 askeri üsteki hareketli (dönen) kameranın cinayet günü olan 21 Ağustos’a ait kayıtlarının kayıp olduğu Serbestiyet’in haberiyle ortaya çıkmıştı. Serbestiyet, jandarmanın tutanağına ulaştı: “Kısıtlı kayıt alma kapasitesine sahip hard diskte 23.24.25 Ağustos 2024 tarihlerine ait görüntülerin olduğu tespit edilmiştir.” Hareketli kameranın, Tavşantepe’nin girişi ile Eğertutmaz Deresi arasını görmesi nedeniyle dava açısından önemli görüntüleri ortaya çıkartabileceği değerlendiriliyordu.
Sedat Peker’den “örgütüne üyelikten yargılanmaktan gurur duyuyorum” diyen avukatın cenazesine 10 çelenk: Atilla Peker cenazedeydi
Sedat Peker’in uzun yıllar avukatlığını yapan Ayhan Sağıroğlu’nun vefatı nedeniyle Fatih Camisi’nde cenaze töreni düzenlendi. Sedat Peker, cenazeye birinde kendisinin, diğerlerinde de aile üyelerinden birinin adının yazılı olduğu 10 tane çelenk gönderdi. Peker’i temsilen ağabeyi Atilla Peker cenazeye katıldı. Sedat Peker’in avukatı Ersan Barkın, Serbestiyet’e konuştu: “Ayhan Ağabey, devlet aygıtını şahsi emelleri için kullananlara karşı Sedat Peker ile birlikte anılmaktan onur duyduğunu söyleyecek kadar günün gereğinin değil doğrunun peşinden gitti.”
ÖZEL RÖPORTAJ | Adli bilişim uzmanı Mazılıgüney: “Daraltılmış bazla Narin dosyasındaki gibi oda oda tespit yapılması gerçekçi değil”
Narin iddianamesinin en önemli delili olarak gösterilen “daraltılmış HTS” raporunu adli bilişim uzmanı ve hukukçu Dr. Levent Mazılıgüney ile konuştuk: “Teknik takibin geriye dönük yapılmasında ciddi problemler var. Çünkü kayıtlar geriye dönük tutulmuyor. Narin dosyasında bu yapıldı. Ancak raporda geçmişe dönük ölçümlerin nasıl yapıldığı bilgisi de yok. Rapordaki gibi oda oda tespitler gerçekçi değil. Baro başkanlarının elde veri olmadan yaptıkları açıklamaları yadırgıyorum. Diyarbakır Barosu’ndan, baz kayıtlarıyla suçlanarak tutuklanan birçok meslektaş hem mevcut Baro Başkanı’na hem Nahit Eren’e bu açıklamalardan rahatsızlıklarını iletti. ‘Daraltılmış baz’ teriminin hukuka ve hukuk ilkelerine bakışımızı ‘daraltmasına’ izin vermemeliyiz.”
PORTRE | “Sedat Peker’e bağlılıkta simge isim” Ayhan Sağıroğlu hayatını kaybetti: “Sedat Peker örgütü üyeliğinden yargılanmaktan gurur duyuyorum”
Sedat Peker’in 2005’te tutuklandığı Kelebek Operasyonu sürecinde ve Ergenekon Davası’nda avukatlığını yapan Ayhan Sağıroğlu hayatını kaybetti. Sağıroğlu, kendisinin de sanık olduğu “Sedat Peker organize suç örgütü” davasındaki, "Sedat Peker organize suç örgütü üyesi olarak yargılanmaktan gurur duyuyorum. Sedat Peker ile ismimin her yerde geçmesi benim için bir şereftir” demişti. Sedat Peker, hesabından “Sedat Peker'e Bağlılıkta Simge İsim” başlıklı bir yazı paylaştı. Sağıroğlu, Şike Davası’nda da Ümit Karan’ın avukatlığını yaptı.
ÖZEL HABER | Narin soruşturmasında skandal: Tavşantepe ile Eğertutmaz arasını gören hareketli kameranın cinayet günü kayıtları kayıp
Narin cinayetini aydınlatacağı düşünülen Daran-2 askeri üst kameralarının görüntüleri Mahkeme’ye sunulmuştu. Ancak askeri üstte bulunan hareketli kameranın, cinayet günü olan 21 Ağustos’a ait kayıtlarının dosyaya girmediği, 23 Ağustos ve sonrasındaki günlere ait kayıtların olduğu ortaya çıktı. Kameraya Narin’in cansız bedenini bulunduğu 8 Eylül’de bakıldığı ve kameranın 15 gün geriye kadarki kayıtları tutması nedeniyle cinayet gününe ait kayıtlara ulaşılamadığı öğrenildi. Narin’in ortadan kaybolması sonrası 18 gün süren arama çalışmaları sırasında hareketli kameranın kayıtlarına bakılmadığı ortaya çıktı. Hareketli kamera, Tavşantepe’nin girişi ile Eğertutmaz Deresi arasını görüyor.
ÖZEL HABER | Mahkeme, Narin cinayetini aydınlatacak görüntüleri Baykal’ın kasetine montaj raporu veren Ulusal Kriminal Büro’ya gönderdi
Narin Davası’nda mahkeme cinayeti aydınlatacağı düşünülen Dara-2 askeri üs görüntülerini Ulusal Kriminal Büro adlı özel bir şirketin incelemesine karar verdi. Kriminal incelemeler yaptığını iddia eden şirket, kamuoyunda daha önce hazırladığı şüpheli raporlarla tartışma konusu olmuştu. Şirket 2010’da Baykal’ın daha sonradan doğruluğunu kabul ettiğini ve genel başkanlıktan istifasına yol açan seks kaseti için montaj raporu hazırlamıştı.
ÖZEL RÖPORTAJ | Muazzez Çığ’ın vakfından şikayetçi olan 12 Eylül mağduru: İnekle ilişkiye girdin mi diye sordular
Muazzez İlmiye Çığ ile kardeşi Turan İtil’in kurduğu 12 Eylül işkencelerine “bilimsel katkı” veren HZİ Vakfı’yla ilgili tek suç duyurusunu yapan ülkücü Recep Küçükizsiz, Serbestiyet’e konuştu: “İtil, askerlerle birlikte bize içinde ‘Bir inekle ilişkiye girdiniz mi?’, ‘Annenizi çıplak gördünüz mü?’ gibi absürt sorular olan 300-400 soruluk bir test dağıttı. Testten sonra uygulamalarda değişiklikler başladı. 80 santimetrekarelik hücreler yaptılar. O hücrelerde günlerce tutulduk. Fiziki işkence grup halinde değil kişilere odaklandı. İçerideki dayanışma bitti, ruhsal ve psikolojik olarak çökertildik. Hayat boyu yaşayacağımız psikolojik travmalar, kişilik bozuklukları oluştu. Bizden aldıklarını sonra Diyarbakır Cezaevi’nde de uyguladılar.”
ÖZEL YAYIN | Narin Davası’nda üç gün sonra elde hala var sıfır
Narin Davası’nın Diyarbakır’da üç gün süren ilk duruşmasını Yıldıray Oğur ve Onur Erkan değerlendirdi: “Sanık avukatları, iddianamenin temelini oluşturan daraltılmış HTS kayıtlarıyla ilgili rapordaki bilgilerin kamera görüntüleriyle çeliştiğini nasıl tespit etti? Mahkeme Başkanı, cüppesini çıkartarak Nevzat Bahtiyar’a neden “Kamera görüntüleri gelirse bize yalan söylediğin ortaya çıkar mı” dedi.
ÖZEL HABER | Nevzat Bahtiyar’ın kendisine “Para vereyim suçu üstlen” dediğini iddia ettiği Ali Rıza Güran konuştu: “İftira atıyor. Kendileri görüşmek istedi”
Narin Davası’nda sanıklardan Nevzat Bahtiyar, Güran ailesinin büyüklerinden Ali Rıza Güran’ın, Hasan Kaya adlı birinin aracılığıyla cinayeti üstlenmesi karşılığında kendisine para ve arazi teklif ettiğini iddia etti. Ali Rıza Güran, Serbestiyet’e konuştu: “Hasan Kaya, komşu köyden bir dostumuz. Nevzat’ın eşinin de amcaoğlu. Yeğenim ile Nevzat’ın oğlu arasında Narin’in kaybolmasından önce bir ticari anlaşmazlık olmuş. Hasan, o meseleyi çözmek için Bahtiyarların talebiyle bana geldi. Talep de onlardan geldi mesele de başkaydı. Şimdi palavra atıyorlar. Hasan da konuşsun. Varsa bir kanıt çıkarsınlar. Biricik kızım Narin’im gitti. Ciğerimizi söktü. Üstüne ona mal mülk mü teklif edeceğim? Delil karartmak için toplandılar dedikleri aile toplantılarını jandarmanın söylemesi üzerine yaptık.”
Narin Davası: Enes Güran: “Bana jandarmada işkence yapanlar bu salonda bana bakıyorlar”
Sanık avukatlarının talep ettiği Dara Üs Bölgesi kameralarından görüntülerin geldiğini ve salonda izleneceğini açıklayan hâkim cübbesini çıkarıp Nevzat Bahtiyar'a sordu: "Yeni kamera görüntülerinde yeni deliller çıkınca bize söylediğinden farklı şeyler olacak mı?" Bahtiyar: "Hayır."
Narin Davası’nın ilk duruşmasında ara karar verildi. Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Duruşma, 26 Aralık 2024’e ertelendi.
CANLI AKIŞ | Narin’in amcası Barış Güran: Nevzat’ı jandarma inşaata götürdü ondan sonra itirafçı oldu
Narin'in amcası Barış Güran, Nevzat Bahtiyar'ın "itirafçı" oluşunu anlattı: Gözaltına alındığımız gün köyde kırmızı bir araba var mı dediler. Var Nevzat'ın dedim. "Çarıklı'daki evini biliyor musun gösterebilir misin" dediler. Evi bilmiyordum ama dayaktan bıktım "biliyorum" dedim. Beni Çarıklı'ya götürdüler. Amcasının kahvesi vardı. İnşallah açıktır kahve diye dualar ederek gittim. Oğlunun evinde bulduk. Nevzat'ı evden aldılar. İnşaata götürdüler orada iki tokat sesi geldi. Ondan sonra Nevzat itiraf etti.
Kayyım atanan Batman Valisi’nin 29 Ekim konuşması: “Artık 45 senedir süren kardeş kavgasına son verilmeli. Silahların gömüldüğü topraktan umut fışkırsın”
Batman Belediyesi’ne kayyım atanan Batman Valisi Ekrem Canalp, 29 Ekim’de düzenlediği Batman’daki Birlik ve Kardeşlik Yürüyüşü’nde şöyle konuşmuştu: “İhtiyaç duyduğumuz şiddet değil barış, huzur dolu bir memleket. Buradaki kalabalığın sesi sınırlarımızın ötesine ulaşmak zorundadır. Sınırlarımızın ötesindeki herkes de bu sessiz haykırışı duymakla mükelleftir. Artık 45 seneden beridir süregelen bu kardeş kavgasına bir son verilmelidir. Artık herkes silahlarını gömsün. Artık herkes silahlarını gömsün ki silahların gömüldüğü topraktan umut fışkırsın.”
ÖZEL HABER | Bir fotoğrafın hikayesi
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in PKK yöneticisi Remzi Kartal’la 2015’teki telefon irtibatı, hakkındaki terör suçlamasına konu edilince sosyal medyada “Remzi Kartal’ın AKP milletvekilleri Ayşenur Bahçekapılı ve Hüseyin Yayman’la fotoğrafı” olduğu iddiasıyla bir fotoğraf dolaşıma girdi. Birçok medyanın haberleştirdiği iddiayı Özgür Özel de mitingde dile getirdi. Fotoğraf, Çözüm Süreci’nin sürdüğü 10-11 Aralık 2014 tarihinde Brüksel’de Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen Kürt Konferansı sırasında çekilmişti. Fotoğrafta Ayşenur Bahçekapılı zannedilen kişi konferansta konuşan gazeteci Şirin Payzın’dı. Konuşmacılardan Hüseyin Yayman ise fotoğrafın çekildiği tarihte henüz siyasete atılmamıştı, Gazi Üniversitesi’nde öğretim üyesi ve Vatan gazetesi köşe yazarıydı.
ÖZEL YAYIN | Narin soruşturmasında iddianame neden fare doğurdu?
Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran cinayetiyle ilgili günlerce televizyon ve gazetelerde manşetlere çıkan yüzlerce iddia, 14 sayfalık iddianameye girmedi. Gazeteciler Yıldıray Oğur ile Onur Erkan, Narin iddianamesini ve soruşturma sürecinde yapılan yayınları Serbestiyet özel yayınında değerlendirdi.
RÖPORTAJ | Orhan Miroğlu: “Bahçeli’nin çıkışının arkasında bir devlet aklı var”
AK Parti MKYK Üyesi, yazar Orhan Miroğlu, “yeni süreç” hakkında Serbestiyet kanalına konuştu: “Kurtuluş Savaşımızın en zayıf karnı ne idiyse -Kürtlerin farklı tercihler yapma ihtimali gibi düşünmek gerekir bunu- bugün de durum çok farklı değil. Mustafa Kemal'in dahası odur ki Kürtlerdeki isyan dinamiğini gördü ve Kurtuluş Savaşı'nın en zayıf karnı olarak belirledi. Erzurum ve Sivas kongreleriyle bunu birlik dinamiğine dönüştürdü. Bugün de durum bu. Devlet Bey gibi milliyetçiler bu tarihi süreç içerisinde Türkiye'nin güçlü yanlarının korunması ama zayıf yanlarının da güçlenmesi doğrultusunda bir irade koyuyorlar.”