Onur Erkan

ÖZEL HABER | Göç İdaresi, “Uygur Mahmut Anayeti’nin Çin’e deport tehlikesi” için “gerçek dışı haber” dedi: Serbestiyet, “sınır dışı” kararına ulaştı

Türkiye’de 2016’dan bu yana ikamet izniyle yaşayan Uygur Mahmut Anayeti’nin (37) geri gönderme merkezine gönderildiği ve hakkında geri gönderme prosedürü uygulandığı Serbestiyet’in haberiyle gündeme gelmiş ve sosyal medyada büyük tepki görmüştü. Göç İdaresi Başkanlığı, “gerçek dışı iddialar” başlıklı açıklama yayımladı. Serbestiyet, Mahmut Anayeti hakkında Göç İdaresi’nce verilen “sınır dışı” kararına ulaştı: “Gidebileceği güvenli üçüncü bir ülkeye sınır dışı edilmesine veya gönüllü olması halinde menşe ülkesine çıkışının sağlanmasına karar verilmiştir.” Av. Halim Yılmaz: “Uygur şahıs hakkında bir sınırdışı kararı olduğundan şüphe yok.”

ÖZEL HABER | Silivri’de 7 Uygur çocuğa cinsel istismar davası… Sanık, 8 yaşındaki kızı suçladı: “Evime gelip porno izledi”

Serbestiyet’in haberiyle ortaya çıkan, Silivri’de Uygur çocukların gittiği bir etüt merkezinin çalışanının, yaşları 4 ile 12 arasında değişen 7 Uygur kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmasıyla ilgili davanın ilk duruşması görüldü. Çocuklara istismarla suçlanan sanık Ahmet Kader (57), olay tarihinde 8 yaşında olan mağdur kız çocuğu için “Komşumun kızı. Benim evimde porno izlerken gördüm” dedi. Mağdur çocuk babası Abdülhekim Gazi, etüt merkezinin bağlı olduğu vakfın yöneticileri olan Uygur toplumunda tanınan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyledi: “Çocuğum olayı anlatınca, vakıf idarecileri Habibullah Küseni ve Abdurrahim Teşna, ‘Sanık hakkında şikayetçi olmayın’ dediler, sanığı kaçırdılar. Sanığı ben yakalayıp jandarmaya teslim ettim. Vakıf idarecileri tarafından tehdit edildik. Suç duyurusunda bulunduk.”

ÖZEL RÖPORTAJ | Ferit Şenyaşar, Suruç’taki “barış süreci”ni anlattı: “Bekir Bozdağ ile Abdülhamit Gül, ‘Cumhurbaşkanı’nın selamını getirdik’ dedi”

2018’de Şanlıurfa Suruç’ta dört kişinin öldürüldüğü olaylar sonrasında Şenyaşar ile Yıldız aileleri arasında barış sağlanması için AK Parti’den Bekir Bozdağ ile Abdülhamit Gül, DEM Parti’den Sırrı Süreyya Önder ile Ahmet Türk Suruç’a giderek ailelerle görüştü. DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ferit Şenyaşar, Suruç’un “barış süreci”ni Serbestiyet’e anlattı: “Bozdağ ile Gül, Cumhurbaşkanı'nın talimatıyla geldiklerini ve selamlarını getirdiklerini söyledi. Yaşananların, ismi konulmayan süreçle ilgisi olduğu açık. Temennimiz bu bir başlangıç olsun ve devamı da gelsin. Sadece kişisel görüşüm değil parti olarak da bu fikirdeyiz. Yıldızlardan tahliyelere itiraz etmeyeceğiz. Barış için gerekli sağduyu gösterilecek. 2 yıl önce de hükümet kanadından barış talebi geldi, kardeşim tutukluyken olmaz dedik.”

ÖZEL HABER | Sefaköy’de lokanta işleten Uygur Mahmut Anayeti’nin Çin’e deport tehlikesi var: “Türkiye, eşimi Çin’e teslim etme”

Türkiye’de 2016’dan bu yana yasal ikamet izniyle oturan Uygur Mahmut Anayeti (37), gözaltına alınarak geri gönderme merkezine gönderildi. Anayeti’ye Çin’e gitmeyi kabul ettiğine dair evrak imzalatılmak istendi ancak Anayeti imzalamayı reddetti. Eşi Hurşide Anayeti: “Türkiye’nin hakkında hiçbir dava, suçlama olmayan üç kızıyla birlikte yaşayan bir babayı, Uygur Türkü kardeşini Çin’e teslim edeceğine inanmıyorum. Yetkililer, yıllardır Türkiye’de kanunlara uygun şekilde esnaflık yapan eşimi en kısa sürede serbest bırakacaklardır. Tüm Türkiye’den dualarını bekliyorum.”

RÖPORTAJ | İstanbul Barosu Başkan Adayı Halim Yılmaz: “Baro’daki statükoyu değiştirirsek adalet sistemini de değiştiririz”

İstanbul Barosu’nun 19-20 Ekim’de yapılacak genel kurulunda 11 başkan adayı yarışacak. Bağımsız Avukatlar Grubu’nun İstanbul Barosu Başkan Adayı Halim Yılmaz, Serbestiyet’e konuştu: “İstanbul Barosu’nu 2002’den beri aynı grup yönetiyor. ‘Baro’nun AKP’si’ diyebiliriz. ‘İktidar çürütür, mutlak iktidar daha da çürütür’ sözünü burada da görüyoruz. Önceden avukatların menfaatleri için ya da toplumsal olaylarla ilgili etkin rol almak için baro adım atıyordu. Son birkaç yıldır baro ne avukatlarla ilgili ne toplumsal olaylarla ilgili adım atıyor. Baro seçimi sadece avukatları değil müvekkilleri yani vatandaşı, bütün Türkiye’yi ilgilendirir. Baro yönetimini değiştirirsek Türkiye’deki adalet sistemini de olumlu yönde değiştiririz.”

ÖZEL RÖPORTAJ | Galip Ensarioğlu: “PKK, ‘Türkiye’deki silahlı varlığına son verip, muhatap bundan sonra demokratik siyasettir, siyasetçilerdir’ dediğinde sorunlar çözülür”

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Bahçeli’nin DEM Partililerle tokalaşmasıyla başlayan yeni süreç hakkında Serbestiyet’in sorularını yanıtladı: “PKK Türkiye’deki silahlı varlığına son verip, ‘Türkiye’de var olan sorunların muhatabı bundan sonra demokratik siyasettir, siyasetçilerdir’ dediği zaman sorunlar çok daha rahat çözülür. Siyasete alan açılır, DEM Parti’nin de yeni anayasa sürecine katkı verebileceği bir ortam doğabilir. (Erdoğan’ın “Kobani olaylarının hukuki açıdan hesabı sorulmuştur” çıkışı) Söylenen hiçbir şey boşuna değildir.”

PORTRE | Daron Acemoğlu’nun ailesi: Yön Bildirisi imzacısı baba ile şair annenin oğlu, Yüce Divan’lık olan ANAP’lı bakanın damadı

Türkiye’ye üçüncü Nobel’i getiren Daron Acemoğlu’nun ticaret hukukçusu olan babası Kevork Acemoğlu, 1961’de Doğan Avcıoğlu’nun çıkarttığı Yön Dergisi’nin ilk sayısında yayımlanan Yön Bildirisi’ni imzalayanlar listesinin ilk sırasındaydı. 1970 yılındaki bir yazısında 1915’le ilgili “Ellinci yılı geride kalmasına rağmen Türkiye aleyhindeki hava körüklenmek istiyor” diye yazdı. Annesi İrma Acemoğlu öğretmen ve Ermenice yazdığı şiirlerle tanınan bir şairdi. Kayınpederi İsmail Özdağlar ise Özal’ın ilk kabinesinde devlet bakanı olarak görev yapmış, rüşvet ve görevi kötüye kullanma suçlamalarıyla Yüce Divan’lık olmuştu.

ÖZEL HABER | “Narin’in baba evinde öldürüldüğü HTS kayıtlarıyla kesinleşti” denilmişti: “Savcı haberleri yalanladı; halılar da yıkanmadı”

Diyarbakır Başsavcılığı’nın Narin’in ailesinin evindeki DNA incelemesi sonucunda Narin’in evde öldürüldüğünü ve daraltılmış HTS kayıtları incelemesi sonucunda da Narin’in eve gittiği esnada amcası Salim Güran’ın da evde olduğunun tespit edildiği iddia edildi. Güran ailesi: “Haberlerin gerçek dışı olduğu, Başsavcılık ile avukatlarımız arasındaki görüşmede yetkililerce ifade edilmiştir.” Güran ailesinden bir kişi delil karartmak için yıkandığı iddia edilen halılarla ilgili Serbestiyet’e konuştu: “Halılar yıkanmadı. Köylü kadınlar, tv kameralarından rahatsız oldu ve evin içi görünmesin diye buldukları örtüleri, halıları, battaniyeleri balkona astı.”

ÖZEL HABER | KFC müşterileri isyanda! Türkiye’de 7 aydır KFC Gravy Sos yok: “Gravy Sos kıtlığına devlet çözüm bulmalı. Cumhurbaşkanım bizi duy”

KFC’nin fenomen sosu “KFC Gravy Sos”, 7 aydır Türkiye’de neredeyse hiçbir şubede bulunamıyor. KFC Türkiye distribütörlüğünden aylardır açıklama alamayan KFC müşterileri sosyal medyada Gravy Sos isyanında: “Ben Gravy Sos için KFC yiyorum, bir kere yiyeyim şunu.” “Gravy’siz KFC nedir ki.” “Kafayı yiyeceğim, Gravy Sos yoksa dükkanı kapayın.” “Ülkedeki Gravy Sos kıtlığına devlet bir çözüm bulmalı artık. Cumhurbaşkanım bizi duyup gerekeni yapacaktır.”

ÖZEL HABER | Cem Garipoğlu’nun kardeşinin tartışılan paylaşımındaki eser: “Idi Di Marzo 1”

Cem Garipoğlu’nun kardeşi Sakine Garipoğlu’nun Instagram hesabından paylaştığı fotoğrafta görünen işkence aletine benzeyen cisimle, Münevver Karabulut’un otopsi raporu arasında kurulan paralellikler cinayetle ilgili yeni teorilere neden oldu. Serbestiyet, fotoğraftaki aletin izini sürdü: Tuhaf alet, ünlü İtalyan heykeltıraş Valeriano Trubbiani’nin 1970’te yaptığı “Idi Di Marzo 1” adlı bir sanat eseri. Cagliari Belediyesi Sanat Galerisi’ne kayıtlı eser, 2020-2021’de Sardinya Adası’ndaki Cagliari’nin ünlü tarihi yapısı Saint Remy Kalesi’nin içinde sergilendi. Eserle ilgili Serbestiyet’e bilgi veren İtalyan sanat tarihçisi Dr. Roberta Sonedda: “Bir tecrit mekanı olarak kafes, işkence aracı olarak kırık makas, bir kadın eldiveniyle makas tutan el ve tarihsel ve sembolik anlamlara gönderme yapan insan ve/veya hayvan varlığı öne çıkar.”

ÖZEL HABER | Narin soruşturması: Nevzat Bahtiyar’ın Tavşantepe’deki evi jandarma korumasında taşındı

Narin’in cansız bedenini çuval içinde Eğertutmaz Deresi’ne gömdüğünü itiraf eden ve çelişkili üç ifade veren tutuklu şüpheli Nevzat Bahtiyar’ın kardeşleri ve oğulları, dün akşam (3 Ekim) Nevzat Bahtiyar’ın Tavşantepe’deki evini taşıdı. Nevzat Bahtiyar’ın yakınları, evdeki eşyaları jandarma eşliğinde kamyona yükledi. Taşınma sırasında Nevzat Bahtiyar’ın yakınları ile bazı köylüler arasında tartışma yaşandığı öğrenildi.

ANALİZ | Narin’in ölüm şeklini, cansız bedeninin bulunmasından 8 gün önce kim duyurmuştu?

Narin’in elle boğularak öldürüldüğünü tespit eden Adli Tıp raporu 19 Eylül’de kamuoyuna yansıdı. Narin’in cansız bedeni ise 8 Eylül’de bulunmuştu. Ancak Narin’in elle boğulduğunu kamuoyuna cansız bedeninin bulunmasından bile 8 gün önce duyuran biri vardı: “Murat Çınar Çatalca”. Narin’in ölüm şeklini bilen “Murat Çınar Çatalca” adlı Facebook hesabının paylaşımları ile Nevzat Bahtiyar’ın ifadeleri arasında da paralellikler vardı.

ÖZEL HABER | Narin’in tutuklu amcası Salim Güran’ın avukatı: “Müvekkilimin evinde hiçbir zaman kamera yoktu; okulun anahtarı onda değildi”

Narin’in tutuklu amcası Salim Güran’ın evinde güvenlik kamerası takılı olduğu ancak Narin’in öldürülmesinden sonra çalışamaz hale getirildiği ve Narin’in öldürülmesinden sonra anahtarı kendisinde olan köydeki okula giderek kamera görüntüleri izlediği, bu nedenle görüntülerde bir oynama olup olmadığıyla ilgili inceleme başlatıldığı iddia edildi. Salim Güran’ın avukatı Serbestiyet’e konuştu: “Müvekkilimin evinde hiçbir zaman güvenlik kamerası takılı değildi. Narin’in öldürüldüğü gün jandarmanın isteği üzerine okul görevlisini aradı. Okul çalışanı gelip okulu açtı. Kamera görüntülerini jandarma izledi.”

ANALİZ | “İtirafçı” ifade değiştirdi, Narin haberleri azaldı

Narin soruşturmasında en çok öne çıkan iki haber kanalı A Haber ile Halk TV oldu. A Haber, soruşturmada atılan adımları ve dosyaya giren ifadeleri hızla duyuran özel haberleriyle, Halk TV ise Diyarbakır’daki muhabirlerinin kaynaklarına ve gözlemlerine dayalı özel içerikleriyle öne çıktı. Kamuoyunda “itirafçı” diye tanımlanan tutuklu şüpheli Nevzat Bahtiyar’ın son ifade değişikliği sonrası her iki kanal da Narin haberlerini azalttı. Geçen hafta konuyla ilgili 20’şer özel içerik yayımlayan iki kanal da bu hafta itibariyle 1’er özgün içerik yayımladı.

ÖZEL HABER | Polisi öldüren Yunus Emre Geçti’nin mensubu olduğu “Pitonlar 82”: Rap şarkıları eşliğinde silahlı videolar

Polis memuru Şeyda Yılmaz’ı (27) başından vurarak öldüren Yunus Emre Geçti’nin (19) birkaç arkadaşıyla birlikte kendilerine “Pitonlar 82” adını veren bir suç grubuna mensup olduğu iddia ediliyor. Pitonlar 82’nin sosyal medya hesaplarında, son dönemde öne çıkan başta “Daltonlar çetesi” olmak üzere birçok suç grubundaki gibi rap şarkıları eşliğinde silahlı videolar dikkat çekiyor. Grubun lideri Yunus Emre Geçti’nin kuzeni.

ÖZEL HABER | Tavşantepe’den 5 köylüye jandarma karakolunda gizli tanıklık “misafir”liği: “İtiraf edin tanık korumaya alalım”

Hafta sonu haklarında gözaltı kararı olmayan Tavşantepe’den 5 köylünün jandarma karakolunda “misafir” edildikleri öğrenildi. Köylüler, Güran ailesi hakkında itiraflarda bulunup tanık koruma programına alınmalarıyla ilgili baskı gördüklerini ancak olayla ilgili bilgilerinin olmaması nedeniyle bunu reddettiklerini iddia ediyor. İçişleri Bakanlığı’ndan Ankara’dan Diyarbakır’a gönderilen tanık koruma programında görevli bir ekibin bazı köylülerden gizli tanık ifadesi aldığı iddia edilmişti.

ÖZEL RÖPORTAJ | “Nevzat Bahtiyar kendiliğinden itirafçı olmadı, Çarıklı’da oğlunun evinde saklanırken yakalandı, köydeki evinde bir hafta arama yapılmadı”

Narin’in cinayetten tutuklanan amcası Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ, Serbestiyet’e konuştu: “Nevzat Bahtiyar, kendisi teslim olup ‘itirafçı’ olmuş değil. Tavşantepe’de evinden değil Çarıklı Mahallesi’nde oğlunun evinde, sofanın altında saklanırken yakalandı.” “Nevzat Bahtiyar’ın verdiği ifadelerden sonraki ilk bir hafta evinde arama yapılmadı.” “Salim ile Nevzat’ın arası Narin’in öldürülmesinden 2 ay önce çalıntı araç meselesi yüzünden bozuldu.” “Nevzat, ifadesini baz kayıtlarına göre değiştirdi.” “Savcılığın DNA’yla ilgili soruları sorma biçimi, elde yeterli bulgu yokken bir ‘eksiğini kapatma’ hamlesine benziyor.” “Benzincide çalıştığını iddia eden Facebook hesapları hayali.”

ÖZEL HABER | Narin soruşturmasındaki kritik tape kaydının Kürtçe’den çevirisi değişti mi? İlk hali de farklı yayılmış

Narin soruşturmasında tutuklu amca Salim Güran ile işçisi R.A. arasında Kürtçe olarak yapılan telefon görüşmesinin Türkçe’ye çevirisinin medyada yayımlanan ilk halinde R.A.’nın Salim Güran’a “daha ölmemiş” dediği yer alıyordu. Ancak Diyarbakır Barosu, bu cümlede çeviri hatası olabileceği şüphesiyle bilirkişi incelemesi talep etmişti. AA’nın bugün geçtiği, telefon görüşmesinin çeviri metninde “ölmemiş” ifadesi yer almadı: “1. Erkek şahıs: ‘Biri yerdedir haaa’ 2. Erkek şahıs: ‘Tamam ben şimdi gider alırım.’ Serbestiyet’in ulaştığı tutanağın ilk halinde, “daha ölmemiş” cümlesinin R.A.’nın söylediği “hij ne mire” ifadesinin Türkçe karşılığı olabilecek iki farklı cümleden biri olarak belirtildiği ortaya çıktı.

ÖZEL | Narin soruşturmasındaki kritik tape kaydının Kürtçe’den çevirisi değişti mi?

Narin soruşturmasına giren, tutuklu amca Salim Güran ile işçisi R.A. (15) arasında cinayet günü Kürtçe olarak yapılan telefon görüşmesinin Kürtçe’den çevirisinin ilk halinde R.A.’nın Salim Güran’a “daha ölmemiş” dediği yer alıyordu. Ancak Diyarbakır Barosu, “daha ölmemiş” ifadesinin çeviri hatası olabileceği şüphesiyle bilirkişi incelemesi talebinde bulunmuştu. AA’nın bugün geçtiği telefon görüşmesinin çeviri metninde “ölmemiş” ifadesi yer almadı: “1. Erkek şahıs: ‘Biri yerdedir haaa’ 2. Erkek şahıs: ‘Tamam ben şimdi gider alırım.’

ÖZEL HABER | Sezgin Baran Korkmaz, “Haberlog”u satın mı aldı?: Haber tweetleri atan hesaptan SBK paylaşımları ve çelişkili açıklamalar

Haber tweetleri atan “Haberlog” hesabı, Sezgin Baran Korkmaz’ın katıldığı yayından kesitleri “destekleyici” mesajlarla paylaştı. Hesap aynı günlerde, “ekibimiz genişliyor” paylaşımları yaptı ve gazeteci Rojda Altıntaş’ın “aralarına katıldığını” duyurdu. İki gün sonra Korkmaz, Altıntaş’a, kendisi aracılığıyla 3 milyon TL yardım dağıtma talebi ileten tweet attı. Ardından Haberlog’dan çelişkili açıklamalar geldi. Haber sitesi kurma hazırlıklarındaki Haberlog’da çalışmaya başlayan Mediha Olgun ve Rojda Altıntaş, konu hakkında Serbestiyet’in sorularını yanıtlamak istemedi. Mediha Olgun, Haberlog’dan ayrıldığını açıkladı.

ANALİZ | Halk TV’nin “dört kaynaktan teyitli, cinayeti çözecek” diye duyurduğu Salim Güran kaydı nasıl uydurma çıktı?

Narin Güran’ın öldürüldüğü Tavşantepe Mahallesi’nden yayınlar yapan Halk TV muhabiri Ferit Demir, Narin’in amcası Salim Güran’ın, 15 yaşındaki çalışanı R.A.’ya, “R…, kız öldü mü yaşıyor mu?” dediği bir tape kaydının dosyaya girdiğini, “4 kaynaktan teyitli” diyerek iddia etmişti. Ertesi gün ortaya çıkan tapelerde Salim Güran’ın böyle bir ses kaydı ya da cümlesi çıkmadı. Tapelere göre Salim Güran ile konuşan R.A, “Tamam henüz bende değil, daha ölmemiş” diyordu. Demir’in iddia ettiği görüşme saati de yanlıştı.

ÖZEL RÖPORTAJ | HÜDA PAR milletvekili Faruk Dinç: “Narin’in ailesinin hiçbir ferdinin HÜDA PAR’la ilgisi yok”

Narin’in ailesinin HÜDA PAR’lı olduğu iddialarını HÜDA PAR milletvekili ve eski Diyarbakır il başkanı Faruk Dinç’le konuştuk: “Narin’in ailesinin hiçbir ferdinin HÜDA PAR’la bir ilgisi bulunmamaktadır. Diyarbakır’ın birçok köyünde temsilciliklerimiz var ancak Tavşantepe’de temsilcimiz olmadığı gibi bir üyemiz de yok. Tavşantepe’de 2018’de AK Parti %42.88, HDP %35.45, bağımsız adayımız %13.23 oy almıştır. 2023’te İYİ Parti %46.7 ile birinci parti. Son yerel seçimde AK Parti 100 oyla birinci; DEM, 32 oyla ikinci parti, HÜDA PAR 16 oyla üçüncü parti olmuştur.”

ÖZEL RÖPORTAJ | Galip Ensarioğlu: “Amcası Salim Güran görmemesi gereken bir şeyi gördüğü için Narin’i öldürmüş olabilir”

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Serbestiyet’e konuştu: “Tülbentin evde bulunması Narin’in eve ulaştığını gösteriyor. Ayrıca o gün, köyün gençleri de iki gün sonra olacak düğünün davetiyelerini dağıtmak için civar köylere gitmiş. Bunlar, Narin’in ‘görmemesi gereken’ bir şey gördüğü için, amcası Salim Güran tarafından öldürülmüş olabileceği düşüncesini akla getiriyor. DEM Partililer, aileden AK Parti aleyhinde laf alamayınca ‘Bunlar Hizbullahçı’ demeye başladı. Sözlerimi siyasi kazanç elde etmek için çarpıttılar."

ÖZEL HABER | Narin soruşturmasında itirafçı zanlıdan yeni iddia: “Narin’in amcası Salim Güran, ‘Ben öldürdüm’ dedi”

Narin’in cansız bedenini, Narin’in amcası Salim Güran’ın 200 bin TL vaadiyle Eğertutmaz Deresi’ne sakladığını itiraf eden zanlı Nevzat Bahtiyar’ın ikinci ifadesinde “Salim Güran, ‘Narin’i kendisinin öldürdüğünü söyledi” dediği öğrenildi. Nevzat Bahtiyar, dediğini yapmazsa Salim Güran’ın kendisini ve ailesini öldürmekle tehdit ettiğini iddia etti. “Çocuğu kasten öldürmeye iştirak”tan tutuklanan Nevzat Bahtiyar’la ilgili hakimlik kararında “birtakım şüphelileri korumaya çalıştığı izlenimi uyandırdığı” ifadesine yer verildi.

Adımın Onur olmasının Fatih Altaylı ile ilgisi ne?

Önceki hafta Fatih Altaylı’nın merkezinde olduğu bir tartışma esnasında, Altaylı’nın Güneş gazetesi dönemi hatırlandı. Güneş’in o dönemki sahibi Asil Nadir’in davaları nedeniyle mali krizde olduğu sırada Altaylı, meslekte önemli sıçramalarını yaşamış, gazetenin Ankara temsilciliğini ve yayın koordinatörlüğünü yapmıştı. O sırada aylarca maaş alamayıp sonra kovulan, annemin de aralarında olduğu gazete çalışanları ise binanın karşısında Onur Direnişi eylemindeydi. İşten kovulduktan iki ay sonra doğum yapan annem çocuğuna Onur adını koydu.

ANALİZ | Bahçeli’nin saati Sinan Ateş davasına mı ayarlı? “17:25 saati”nin geri döndüğü günlerde neler olmuştu?

Serbestiyet, uzun yıllardan sonra tekrar Bahçeli’nin makam odasında görülen "17-25 saati"nin, 24 Haziran-2 Temmuz tarihleri arasında odaya geri konduğunu ortaya çıkarttı. Bu tarih aralığı, Sinan Ateş davasının 1 Temmuz’daki ilk duruşmasından hemen öncesine tekabül etmesiyle de önem kazanıyor. Peki, saatin yeniden ortaya çıkmasına giden günlerde neler olmuştu?

ARŞİV | “17-25 Aralık Yolsuzlukla Mücadele Haftası” kutlamalarından, “17-25 Aralık ihanetine”: Bahçeli 17-25 Aralık için neler demişti?

Bahçeli, 17-25 Aralık operasyonlarına destek için 2015’te makam odasına koyduğu “17:25 saati”nin yıllardan sonra yeniden odasında görülmesiyle ilgili çıkan haber ve yorumlara tepki gösterirken, “17-25 Aralık darbe süreci, 15 Temmuz FETÖ ihanetinin kuluçka evresidir. Bu nedenle FETÖ’nün ne 15 Temmuz silahlı kalkışmasını ne de 17-25 Aralık kumpasını hatırımızdan ve gündemimizden çıkarmak mümkün değildir” dedi. Peki Bahçeli, 17-25 Aralık operasyonlarının yapıldığı günlerde ve sonrasında neler demişti?

RÖPORTAJ | “Hükümet, aşırı sağı ötekileştiremeyeceği için Eskişehir’deki olaya ‘camiye saldırı’ demekten imtina etti”

Siyaset bilimci Doğan Gürpınar, Eskişehir’deki bıçaklı saldırıyı değerlendirdi: “Hükümet, aşırı sağı kolay bir şekilde ötekileştiremeyeceğinden dolayı kaçak güreşiyor. Eskişehir’deki saldırı, hükümet açısından bulunmaz bir kutuplaştırma malzemesi gibi görünüyordu ama bundan özenle kaçındılar. Bu bir sağduyudan çok bu tehdide karşı ne yapacağını bilemediklerinden ve işlevsel görülmemesinden kaynaklandı. Pekala 'bu topraklardan çıkmış bir sağ değil karşımızdaki' denebilir. Ancak bu tamamen 'köksüz' bir ideoloji olduğu anlamına gelmez. Devraldığı yerel dinamiklerden beslenen ama kendini sıfırdan inşa etmiş bir öfke durumu var. Genellikle öfke kendini aşırı sağ ile ifade eder."

TİP’te bölünme. Kürt teşkilatları manifestoyla koptu: “Türk kimliği öncelikli ‘hassasiyet hiyerarşisi’ yaratıldı, Kemalizm’le uzlaşıldı”

TİP’in Diyarbakır, Van, Mardin gibi 8 Kürt ilindeki teşkilatları ile İstanbul’dan ilçe başkanlarının da aralarında olduğu geniş bir kitle, parti yönetimine sert eleştiriler yönelttiği bir manifestoyla ayrılarak yeni oluşum çağrısı yaptı: “Bir burjuva ideolojisi olan Kemalizm ile uzlaşmaya çalışıldı. Türk kimliğinin öncelikli olduğu bir ‘hassasiyet hiyerarşisi’ yaratıldı. Partinin merkezi siyasi aklı sağcılaştı.”

ANALİZ | “Tek taraflı” ve “eksik şekilde girilen” Ünye Savcısı haberleri: Videonun 18 saniyesi şüphe uyandırmayınca…

Ordu Aybastı’da bir savcının, yemek yiyemediği lokantanın sahipleri ve çalışanlarını gözaltına aldırdığını iddia eden haberler, olayın aslının mekan sahipleri ile çalışanlarının savcıya saldırması olduğunun ortaya çıkması üzerine düzeltildi. Ancak haberlerin ilk halindeki videonun 18 saniyelik bölümü bile iddia hakkında şüphe uyandırmaya yetiyordu.