77.Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü, "Anora" filmiyle Amerikalı yönetmen Sean Baker'ın oldu. "Emilia Perez" filminin dört kadın oyuncusu, En İyi Kadın Oyuncu ödülünü paylaşarak festival tarihine geçti. Onursal Altın Palmiye’yi Goerge Lucas’a Francis Ford Coppala verdi.
Canlıların, hayvanların da payına düşen kültürümüz, âdetlerimiz pîrüpâk değil. Sokak hayvanlarıyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “inşallah inancımıza, kültürümüze ve şefkat medeniyetimize göre çözeceğiz” açıklamasını da o çerçevede anlamalı. Tarihîinsan zalimliğinin köpekleri “uyutma”yla arasındaki -varsayılan- düşünsel mesafeyse “şefkat medeniyeti”, o masalın sonu anca “bir arpa boyu yol gittik”e bağlanır. Öldüren değil, yaşatan yasa…
Tevhid açısından atmosferin tamamında bir nem olarak varolan ilahi mevcudiyet ve huzur (hazır olma hali) sıvılaşarak görülür ve hissedilir hale geldi. Melek bir eylem iken bir varlık haline geldi. Günümüzdeki insan yapımı melekler Siri veya Alexa adlarını alıyor. Mülkte tasarrufun adı olan melek, tutuşun şahıslaştırılması, uçuşun kuşlaştırılmasıdır.
Akademik teori ile halk kültürünün buluşması ilginç olabiliyor. Hapishaneden bir mektubunda Nâzım, şöyle yazar karısı Piraye’ye (hayat ve ölüm diyalektiği hakkında): “Bilmiyorum, neden / aklımda hep / ilkönce senden duyduğum / Çankırılı bir cümle var: / Pamukladı mıydı kavaklar / kiraz gelir ardından.” Ben de ne zaman bu modern devletin doğuşu ve rakip şiddet odaklarını (kuvayı milliyeler dahil) ezip yok etmesi konusuna girsem, ilk Ahmed Arif’ten duyduğum bir fıkrayı hatırlarım.
Harvard Üniversitesi'nin mezuniyet töreninde öğrenciler adına konuşma yapmak için seçilen Shruthi Kumar, “Bilmemenin Gücü” adlı dağıtılan konuşma metinin dışına çıktı ve Gazze protestoları yüzünden ceza alan, mezuniyetleri engellenen arkadaşlarını andı, öğrencilerin tezahüratları arasında üniversite yönetimini sert sözlerle eleştirdi: “Harvard, bizi duyuyor musun?”