Binlerce, milyonlarca insanın hayatını zehreden, gözünü kırpmadan katliamlar gerçekleştiren, en yakın dostlarını bile ölüme göndermekten çekinmeyen bir diktatör, akşam eve geldiğinde tonton bir ebeveyne dönüşebilir mi? Bir diktatörün kızı ve/veya oğlu dengesini koruyabilir, normal bir hayat sürdürebilir mi? Jean-Christophe Brisard ve Claude Quétel, ‘Diktatörlerin Çocukları’ adlı kitaplarında bu ve benzeri sorulara yanıt veriyor.
CHP Grup Başkanı Özgür Özel, Kasım’da yapılması beklenen CHP Kurultayı’nda genel başkanlığa aday olacağını CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’yla paylaştı. Özel, 15 Eylül cuma günü CHP Genel Merkezi’nde düzenleyeceği basın toplantısında bu bilgiyi kamuoyuyla da paylaşacak.
12 Eylül artık kurumlaştı. Her ne kadar askerin siyaset üzerindeki ağırlığı kalkmış olsa da otoriter siyaset kendini çok net şekilde hissettiriyor. 1981 Anayasası'nın ruhu yaşıyor. Siyasetçi-halk ilişkisi, kurumların giderek merkezi otoriteye daha fazla bağlanması... Darbenin canlı bir organizma olarak aramızda dolaştığını hissediyorum.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KYB) Başbakanı Mesrur Barzani, ABD Başkanı Biden’a bir mektup yazarak Erbil-Bağdat gerilimine müdahale etme çağrısında bulundu: “Başbakan olarak görev yaptığım süre zarfında ilk kez, bize karşı yürütülen bu onursuz kampanyanın, ABD'nin 2003 yılında desteklediği ve o zamandan beri arkasında durduğunu iddia ettiği Federal Irak modelinin çökmesine neden olabileceğine dair ciddi endişeler taşıyorum.” Mektupla ilgili Al-Monitor'a konuşan ve adını açıklamak istemeyen bir Kürt yetkili: "ABD'ye ‘hangi cehennemde olduğunu’ soruyoruz"
Çin devlet medyası, yozlaşmış yöneticileri ülkenin yoksul yerlerinden Hangzhou'ya kaçmakla ve kendileri zevk ü sefa içinde yaşarken sıradan insanların yaşadığı sıkıntıları görmezden gelmekle suçlayan 12’inci yüzyılda yazılmış Çin edebiyatının klasik şiirlerinden birinin yer aldığı bir klibe sansür koydu. Ancak klibi Hangzhou'da düzenlenecek Asya Oyunları için hazırlayan da bizzat devlet medyasıydı.