Her şeyin apaçık olduğu durumlarda her şeyin apaçık olduğunu ispatlamaya kalkmak yalnızca faydasız değil, mantıksal olarak saçmadır da. Fakat yine de birileri çıkar ve ortada yanlış bir şeyin olmadığını söylerse yapabileceğiniz iki şey vardır: Susmak ya da bu ağrınıza gidecekse gülmek; bu da az bir çaresizlik değil. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in “Tarafsızız”, “Bütün kanallara eşit mesafedeyiz” sözleri insanda böyle bir çaresizlik duygusu yaratıyor.
Her ne kadar aile kültürel olarak babanın mülkü kabul edilse de adalet, güvenlik, zor kullanma yetkisi gibi konular, -beli bir ölçüde de olsa- bireylerin sorumluluğunda değil, devlete delege edilmiş alanlar olarak kabul görmüştü, önceki anlatıda. Babanın iktidarı mutlak değil, devlet tarafından sınırlanmış, çerçevelenmiş bir iktidardı. Son on yılda üretilen televizyon dramalarında devletin gücünü ve yetkilerini kullanan bir koruyucu baba-aile modeli izliyoruz.
ABD Temsilciler Meclisi sözcüsü Nancy Pelosi ve beraberindeki 3 Temsilciler Meclisi üyesinden oluşan Kongre heyetinin 3 gün sürecek Ermenistan ziyareti bugün başlıyor. Nancy Pelosi, Ermenistan’ın bağımsızlığını elde etmesinden beri ülkeyi ziyaret eden en üst düzey Amerikalı yetkili olacak. Pelosi ile beraber heyette iki Ermeni kökenli Amerikan Kongre üyesi bulunuyor.
Alperen Ocakları ve yaklaşık 150 STK’nın desteğiyle düzenlenecek LGBTİ+ karşıtı yürüyüş yarın (18 Eylül) gerçekleştirilecek. Etkinlik hakkında bir açıklama metni yayımlayan LİSTAG ( LGBTİ+ Aileleri ve Yakınları Derneği) yürüyüşün yapıldığı saatlerde “Benim Çocuğum” belgeselini izleme çağrısında bulundu.
Yunanistan Başbakanı Mitsotakis “Dayılık yok” demiş. Niye yokmuş, anlayamadım. Bazı devlet adamlarında dayılıktan başka bir şey yok ki! Dolayısıyla, benim derdim başka; dış değil, iç politikayla ilgili. “Bir gece ansızın gelebiliriz” tehdidi sadece Türkiye’nin zavallı komşuları için değil, bizzat Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için de anlamlı. Ve 1923’ten beri hep anlamlı olmuş.