İktidarın YSK başkanı ile üyelerinin görev sürelerini uzatma çabasına karşı muhalefet ve hukukçular ayakta. Bu çabayı, seçim güvenliğini sarsmaya dönük yeni bir adım olarak gören muhalefet, YSK eliyle yapılması muhtemel operasyonlara karşı hazırlıklarını artırdı. İktidara, “Türkiye’de başka yüksek yargıç mı yok” sorusunu yönelten hukukçulara göre ise seçim kanunundaki değişikliklerden sonra gelen yargı atamaları ve nihayet YSK’nın başkan dahil üye yapısını koruma planları; ülkede ‘yasa dışı bir seçim ortamı’ yaratılacağının habercisi.
Bakanlığın, ’1975-1976 yıllarında Ankara ilinde FETÖ’nün etkisi altında olan ışık evlerinde kaldığınız’ anlaşılmıştır’, ‘Bir dönem çocuklarınızın FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne müzahir okullarda eğitim aldığı anlaşılmaktadır’ gibi suçlamalarına Avcı 19 sayfalık ifadeyle cevap vermiş, “Şimdi bana 2010’da yazdığım kitapta yer alan bazı konuların, sanki dün olmuş gibi sorularak ceza gerekçesi oluşturmak makul değildir” demişti.
16 gazetecinin aynı anda tutuklanmasını tesadüfi gelişmelere bağlamak inandırıcı olmaz. İktidarın o bölgede mevcut durumuyla yetinmek istemediği, baskı ve susturma rüzgârıyla tabloyu değiştirmeye çalışacağı akla geliyor.
Yaş haddi değişikliğinin tüm orgeneralleri ve/veya Kuvvet Komutanlarını kapsamayıp sadece genelkurmay başkanı için yapıldığı düşünüldüğünde sorulması gereken bir soru şu: Burada esas amaç, mevcut Genelkurmay Başkanının görev süresini uzatarak kendisinden istifade etmek mi, yoksa, uzatılan bu yaş haddini bir tür tıkaç olarak kullanarak alttan gelen kadroların terfilerini sınırlandırmak mı? (…) Hablemitoğlu soruşturması, MAK Alay Komutanına bu emri kimin verdiği sorusunu gündeme getirme ihtimali bakımından önem taşıyor.
Birleşik Krallık Adalet Bakanı Dominic Raab, bazı durumlarda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Birleşik Krallık nezdinde nihai karar mercii olmaktan çıkartılmasını sağlayacak bir yasa...