“İstanbul Teknik Üniversitesi’nin mühendislik fakültesinde görev yapan ikisi Pakistanlı, biri İranlı üç misafir öğretim görevlisi, uzun sakalları ve takkeleri yüzünden sosyal medyada “AK Parti kadrolaşması” ve “IŞİD’çi canlı bomba” denerek aşağılandı. Ama bilimsel endeksler önyargıların geçersizliğini ortaya koydu. O isimlerden Pakistanlı Doç. Dr. Aamir Hamid, makaleleri 600 kereden fazla alıntılanmış nano teknolojiler konusunda uzman bir isim. Pakistanlı Doç. Dr. Farrukh Mazhar ise insansız hava araçları, İHA motor pervanesi üzerine çalışmalarıyla tanınıyor. İranlı Doç. Dr. Peyman Roodgar Saffari, kompozit yapılar ve ses iletimi konularında çalışıyor ve makaleleri 85 kere alıntılanmış. İTÜ tepkiler üzerine açıklama yaptı: “İTÜ olarak, misafir araştırmacılarımızla ilgili sosyal medya üzerinden kasıtlı olarak yayılan ırkçı söylemleri maalesef üzülerek görüyor ve bilimsel düşüncenin ırk, dil, din veya cinsiyet söylemleri üzerinden tanımlanmasını kınıyoruz. Unutulmamalıdır ki bilim evrenseldir.”
“Darbe planlamaya yardımcı olmuş biri olarak söyleyebilirim ki, burada değil başka yerlerde, ben dediğinize katılmıyorum.” 1980lerden itibaren ABD dış politikasında kilit rollerde bulunmuş olan ve daha 3 sene önceye kadar Milli Güvenlik Danışmanlığı yapan Bolton, televizyonda açıkça başka ülkelerde darbe yapılması için aktif çalıştığını itiraf etmekte beis görmüyor. Cevabında yaptığı ayrım Amerikalıların siyaset etiğinin keskin sınırlarını gösteriyor. ‘Burada’ darbe yapmak, düzenleyenlere yardım etmek yanlış, kabul edilemez. Ancak ‘başka yerlerde’ darbe planlamak beceri gerektiren ve makbul bir iş. Utanılacak bir şey değil, hatta televizyonda rahatça, cümle arasında belirtilebilecek bir şey.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelensky, Pazar gecesi olağanüstü hal yetkilerine dayanarak çıkardığı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Ukrayna Başsavcısı ve Devlet Güvenlik Servisi Başkanı’nı görevden aldı. Zelensky’nin gerekçelerinden biri 60 Başsavcılık ve Devlet Güvenlik Servisi görevlisinin Rusya’nın işgal ettiği topraklarda Ukrayna aleyhine çalışmaya başlaması.
“Bursa'da 15 yabancı Suriyeli, havuza girmelerine izin vermeyen site sakinlerini darp edip kaçtı.” Geçen hafta medyada böyle yer alan ve milliyetçi tepkilere neden olan olayın gerçek sebebi ortaya çıktı. Olay Bursalı bir iş insanının sitede misafir ettiği biri BAE vatandaşı iş insanı, ikisi Alman vatandaşı doktor ve kalp cerrahı ile sitenin havuzuna girmesiyle başladı. Arap asıllı misafirler aralarında Arapça konuşunca site sakinleri onlara tepki gösterdi. Karşılıklı söz dalaşı da kavgaya döndü.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın başdanışmanlığını yapan Can Pulak: "Değerli bir dostum, birkaç güne kadar 55 milyar doların hazineye gireceğini fısıldadı kulağıma. Kim olduğunu sormayın, çok yetkili ve de önemli bir dostum. Bu paranın 20 milyarı Suudi’lerden, 15 milyarı Katar’dan, 10 milyarı Birleşik Arap Emirliğinden (Dubai), 10 milyarı da Rusya’dan geliyormuş. Haydi hayırlısı, karşılığında ne vereceğiz, yine neyimizi satacağız bilemiyorum. Ama para geliyor işte."