1929 krizinden sonra Türk lirası hızla düşüşe geçmişti. Dönemin Maliye Bakanı Şükrü Saracoğlu, Meclis'te kürsüye çıkıp ekonomik kriz iddialarını reddederken şöyle dedi: “Memleketin iktisadi istiklaline hasım olan düşmanların kulaktan kulağa fısıldadıkları zehirli propagandalardır.”
İsminin önünde profesör yazıyor diye söylediklerini dinlememiz gerektiğini düşünenler, bir daha düşünsün. Dünyayı kasıp kavuran entelektüellik karşıtı akım, küresel ısınmadan ekonomik stratejilere, insanlığın ilerlemesini sağlayan her şeye savaş açmış durumda.
İstanbul’un Kartal, Pendik, Maltepe ilçelerinin çeşitli yerlerinde duyulan koku tedirginlik yarattı. İGDAŞ, sosyal medyadan bildirim yapan kullanıcılara kokunun doğalgaz kaynaklı olmadığını açıkladı.
Yeni Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 2014 yılında AK Parti teşkilatlarının zihinsel dönüşümü üzerine yazdığı doktora tezinde AK Parti’nin “tüm kurum ve kurallarıyla işleyen piyasa ekonomisinden yana” olduğunu, “devletin ekonomiye müdahalede bulunmamasını, Avrupa Birliği, Dünya Bankası, IMF gibi kuruluşlarla ulusal çıkarlar ölçeğinde işbirliğini” savunduğunu söylüyor. Bu tezini savunup doktora unvanı alan Nebati’nin yedi yıl sonra Çin’in model olarak alındığı yeni ekonomi modelin bakanlık koltuğuna oturması insanın ağzına o repliği takıyor: “Neredeen nereye?”
Babacan, Esenyurt'ta konuştu: "Bana boş teneke demiş dün. Yahu siz niye 13 yıl boş tenekeyle çalıştınız? Cumhuriyet tarihinin en çok bakanlık yapılmış kişilerinden biriyim ben. İmzayı atan bendim diyor. Madem bir imzayla her istediğini yapıyorsun, hadi ekonomiyi düzelt, enflasyonu tek haneye düşür. Madem keramet imzada hadi bakalım! Ülkenin kötüye gidişinin altındaki imza sizin."