Güney Kore’de 1979’da askeri darbeyle iktidarı eline alan Chun Doo-hwan 90 yaşında öldü. Yakın tarihin en acımasız diktatörlerinden olan Chun, yönetimini kabul etmeyip demokrasi talep eden sivil halka helikopterlerden ateş açtırmıştı. 1995’te yargılanmaya başlayan Chun idama mahkûm edilmiş fakat yaş haddinden ötürü idamı gerçekleştirilmemişti. Chun daha sonra ‘sosyal barış’ adına affedilmişti.
Dolar kurundaki tarihi yükseliş, hükümete yakın bazı gazetelerin bugünkü 1. sayfalarında haber değeri görmedi. Sabah, Akşam ve Milliyet döviz kurundaki yükselişten hiç söz etmeden, Merkez Bankası’nın “döviz kurunda sağlıksız fiyat oluşumu” açıklamasına yer verdi. Hürriyet ve Aydınlık, Merkez Bankası’nın açıklamasına da gerek duymayarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Bahçeli’nin ekonomiyle ilgili mücadele sözlerine ağırlık verdi.
Serbest TV’de yayımlanan Ali Bayramoğlu’yla Bugünler programının bu haftaki bölümünde Kürt meselesi ve HDP’nin Türkiye siyasetindeki konumu ele alınıyor: “Yıllar içerisinde çözülemeyen bir sorunun sosyolojik olarak derinleşmesinin, belirleyici bir unsur haline gelmesinin öyküsü var karşımızda. Dolayısıyla; HDP oyları denilen şey aslında doğrudan doğruya Kürt sorununun siyasal ve toplumsal sistem içerisindeki yeri, rolü, ağırlığıdır.”
Almanya’da Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) koalisyonu kuruluyor.
Koalisyonu oluşturan partilerin renklerinden dolayı “trafik ışıkları” diye adlandırılan hükümette şansölyelik görevine...
Kadir Temiz: “Şi öncesinde Uygurlar, Hong Kong gibi insan hakları krizleri bu kadar derin değildi. Çünkü bürokratlar bu kadar sert, bu kadar muhafazakâr, bu kadar milliyetçi değildi. Daha uzlaşmacı ılımlı bir siyasi anlayış vardı. Bu anlayış Şi ile milliyetçi ve muhafazakâr bir hale büründü. Bunun iç siyasetteki karşılığı da Şi’yi kült ilan etmeye kadar vardı. 2016 yılında Şi ‘liderliğin özü’ anlamına gelecek bir kavramla taltif edildi. Mao’dan sonra ilk kez olan bir şey."