Yaşlanan bir tarihçi, bir öğretim üyesi için en büyük mutluluk ne olabilir? Yazdıkları üzerinden, öğrencilerinden akıllı, titiz, dikkatle düşünülmüş, ölçülüp biçilmiş sorularla karşılaşmak.
Yalnız sosyal medyadan değil, ‘ana akım’ TV’lerden de dile getirilen “Başka ülkelerdekini bilmeyiz, bizim yangınları teröristler çıkartıyor” iddiası iki hafta sürdü. Sonrasında bunları doğrulayacak bulgulara ulaşılamadı. Önceki günlerde, bu iddialardan ikisi daha trajik sonuçlarıyla öne çıktı. Birinci olayda suçlanan kişi yangın sırasında kapıldığı alevler yüzünden kaldırıldığı hastanede can verdi. İkinci olayın ‘faili’ ise büyük bir ihtimalle “işlemediği bir suçu kız arkadaşına hava atmak için işlediğini söylemek” diye bir suç varsa, ondan yargılanacak.
Francis Fukuyama: “ABD’nin hegemonik etkisi, geçmişte, dış politika uzmanı Joseph Nye’ın ‘yumuşak güç’ olarak adlandırdığı kavrama, yani Amerikan toplumunun ve ülkedeki kurumların dünyanın dört bir yanındaki insanlar nezdindeki cazibesine dayanıyordu. Gelgelelim, Amerika, günümüzde bu alandaki cazibesini büyük ölçüde yitirdi. Amerika Birleşik Devletleri'nin geçmişteki hegemonik konumunu geri kazanması söz konusu değildir, bu hedefle hareket etmesi de doğru değildir. Bundan böyle ABD'nin hedefi, aynı fikirde olduğu ülkelerle birlikte, demokratik değerler üzerine kurulu barışçıl bir dünya düzenini ayakta tutmak olmalıdır.”
İspanya’daki beş büyük partinin seçmenleri içinde en “esnek”, en “gevşek” (veya “en liberal” de diyebiliriz) ilişki modelleri, son dönemde gençlerin tercih ettiği Podemos partisinin seçmenleri arasında gözlemleniyor. En “klasik” ilişki modellerine ise merkez sağcı Halk Partisi (PP) seçmenleri arasında rastlanıyor. Liberal Ciudadanos Partisi ise genelde ortalarda yer alıyor.
1996-2001 arasının korkunç anıları henüz canlıyken, Taliban’ın bu kez daha emin adımlarla iktidara gelişi, Afgan halkının ve Afganistan’ın son yüz yıl içinde yaşadığı, açmazlar ve geri dönüşlerle dolu hikâyesine eklenecek daha çok sayfalar olduğunu gösteriyor.