Devletin iletişim stratejisini kendi editoryal çizgisi haline getiren meslektaşlarımız, sorsanız, mesleklerini “demokrasinin dördüncü kuvveti” olarak tarif edeceklerdir. Yani devletin üç temel kuvvetini denetleyen bir mesleğin mensupları olarak… Peki şu fotoğraftaki tablo bu tarife uyuyor mu?
Geçen hafta Anadolu Ajansı ve TRT World, Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin’in France 2 televizyonunda aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi lideri Marine Le Pen'i "yeteri kadar İslam karşıtı olmamak"la suçladığını haber yaptı. Videoda gerçekten de Darmanin Le Pen'e bu cümleleri söylemişti. Ama alaycı bir tonda. Fakat bu yanlış aktarıma rağmen Fransa’da 2022 seçimleri Marine Le Pen ve Macron arasında geçecek ve seçimin sonucunu buna benzer İslam ve laiklik tartışmaları belirleyecek. Meltem Marbois yorumluyor.
Sağlık Bakanı’nın dediği gibi, “istersek” günde 2 milyon aşılama yapabiliriz; fakat iste(ye)miyoruz, çünkü elde yeterince aşı yok. ‘Potansiyel’i kullansak eldeki aşılar birkaç gün içinde bitecek, bu durumda da aşı programları ilan edilemeyecek, “bugün 70 yarın 65 yaş” açıklamaları yapılamayacak.
Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cevdet Kılıç’ın sosyal medya hesabı üzerinden Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yönelik tehdidini Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Hayri Kırbaşoğlu’na sorduk. Kırbaşoğlu’na göre “böyle bir dönemde bu adımların atılması, özellikle bir ilahiyatçı kimliği taşıyan kişi için çift katlı sorumsuzluk örneği…”
Vahap Coşkun yorumluyor: “CHP görüşmesinden sonra ortaya çıkan resim yanlıştı. HDP’nin desteğini alma ama onunla yan yana durmama yönündeki tüm eleştirileri haklı çıkartacak bir fotoğraf ile karşı karşıyayız. HDP yönetiminin böyle bir resmin içerisinde yer alması ya da böyle bir resmin ortaya çıkmasına izin vermesi açıkça bir siyasi basiretsizlik örneğidir.”