Trump’ın Gazze için riviera planı hâlâ belirsizliğini koruyor. Ancak Blair’in Beyaz Saray’daki toplantıya katılması, hem uluslararası meşruiyet görüntüsü kazandırma çabası hem de Blair’in Körfez’deki zengin bağlantıları üzerinden finansal destek sağlama girişimi olarak yorumlanıyor. Toplantıda Trump’ın damadı Kushner de vardı ama tek bir Arap yoktu.
Gazze’deki Nasır Hastanesi’ne yönelik İsrail’in çifte saldırısında öldürülen Filistinli gazetecilerden Mariam Abu Daqqa’yı meslektaşı Youmna ElSayed yazdı: “Onu, oğlu Ghaith’e sevgi dolu bir anne, babasına böbreğini bağışlayan kız olarak hatırlamak istiyorum. O incecik bedeninde, sahada, cephe hatlarına tek böbrekle gidişini, olayları korkusuzca kaydetmesini unutmayacağım.”
AB’nin geleceği için rapor da yazan, eski İtalya Başbakanı Mario Draghi: Avrupa Birliği yalnızca ekonomik güce yaslanarak jeopolitik ağırlık kazanamaz. Ukrayna savaşına milyarlarca avro aktaran AB barış masasında etkisiz kaldı. Gazze’deki vahşete karşı da sesini yükseltemedi.
BBC’nin Uluslararası Haberler Editörü Jeremy Bowen: "7 Ekim Hamas saldırılarından sonra İsrail’in etrafında toplanan müttefikler, Gazze’deki davranışları karşısında sabırlarını yitirmiş durumda. İsrail’in en önemli müttefiki olan Donald Trump’ın bile, Netanyahu’nun Şam’ı bombalaması emrini vermesiyle (Trump’ın tanıdığı ve teşvik ettiği yeni Suriye rejimine saldırı) sürprize uğrayıp sabrını kaybettiği bildiriliyor. Diğer Batılı müttefikler ise çok daha önce sabrını yitirmişti.”
CNN’in kıdemli analiz yazarı Stephen Collinson yazdı: ABD Başkanı Donald Trump ile teknoloji milyarderi Elon Musk arasındaki “ilk dostluk”, yerini açık bir siyasi savaşa bıraktı. Ancak Cumhuriyetçi Parti üzerindeki güçlü hakimiyeti sayesinde, Trump’ın konumu şimdilik sarsılmaz görünüyor. Musk’ın yeni bir parti kurma tehditleri ve Cumhuriyetçi vekilleri hedef alan restleri, Trump’ın siyasi ağırlığı karşısında etkisiz kalıyor.